BEN MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ OLSAM..

Hatay İl Milli Eğitim Müdürü Şenol Genç, okul inşaatlarını geziyor, inceliyor..
İyi, güzel, hoş da..
Peki, Sayın Genç halihazırdaki okulları gezip, öğrenci ailelerinin sıkıntılarını paylaşıyor mu, bilemiyorum.. Öyle olsaydı, şikayet dilekçelerinden bir ansiklopedi hazırlanırdı muhakkak.. Benzer soruyu, İskenderun İlçe Milli Eğitim Müdürü Hayrettin Bereketoğlu’na da yöneltmek istiyorum..
İşte soru:
– Öğrenci velilerinin Milli Eğitim’e ulaştırmış olduğu şikayetler var mı, gereği yapılıyor mu?
Merakımı bağışlayın.. Velev ki, Milli Eğitim velilerinin şikayetlerini dinliyor, sorunları çözüyorsa, nasıl bir metod uyguladıklarını merak ediyorum..
Belki de 10 kez oldu.. Bize ulaşan şikayetleri yazıp çizmeden, Milli Eğitim Şube müdürlerine defalarca ilettik.. Gereği yapılanlar oldu, şube müdürünü ciddiye almayanlar oldu.. Kusuruma bakmasınlar..
Hadiselerin tekrar tekrar, aynı sorun başlıklarıyla karşımıza çıkmasından bende bıktım.. Benim bildiğim, konuyla ilgili şikayetler bir kez iletilir..
Bir daha tekrarı halinde ise gereği yapılır diye düşünüyorum..
Ama hayır.. İskenderun’da herhalde sistemde bir tıkanıklık var..
Ya da birilerinin arkası sağlam olmalı ki, hiç kimseyi takmıyor, ciddiye almıyor sanırım.. Bunları niye yazıyorum?
Diyelim ki, kayıt parası, elektrik parası, fotokopi parası, temizlik parası, vesaireleri geçtik.. Her sene klima parası ödemenin mantığı ne?
Klima meselesine döneceğim.. Ama evveliyatında biraz geçmişe uzanalım..
Bir süre önce, 5 Temmuz İlköğretim Okulu’nda bazı velilerin her sene klima parası ödemekten şikayet ettiklerini, Milli Eğitim’e bildirmiştim..
(Bu arada, şikayet sahibi velilerin kamu görevlisi olduğunu paylaşmakta her halde bir sakınca yok..)
Yazmadım.. Çünkü, Milli Eğitim’e durumu bildirmiştim. Ayrıca, -ismi lazım değil- bir şube müdürümüz, okul müdürüyle görüşüp, gerekli uyarıları yaptığını söylemişti.. Nafileymiş.. Bunca dil dökmesine yanarım..
Baştan söyleyim.. Ne benim, ne de 7 ceddim yakınlarımdan hiç kimsenin çocuğu okumuyor o okulda.. Okusa da farketmezdi, yine yazardım..
Gelelim ikinci olaya..
Yine sahnede İskenderun 5 Temmuz İlköğretim Okulu Müdürü Şükrü Gözüküçük var.. Yine bildiğini yapıyor..
Yine velilerin şikayeti var..
Konuysa, yine klimalar..
Bu kez keyfi bir durumu söz konusu..
Ve şikayeti bildiren velilerin morali de oldukça bozuktu..
Hemen konuya gireyim..
Sevgili Şükrü Gözüküçük müdürümüz, çatır çatır klima parası ödeyen velilerin çocuklarını ‘soğuk havada dayanıklılık’ testine almış..
Niçin mi böyle bir benzetme yapıyorum? Çünkü, sınıflarda klima (üstelik çalışabilir özellikte) olduğu halde çalıştırılmıyor..
Ee, sevgili okul müdürümüz elektrik faturasını düşünüyor olmalı(!)..
Yok, yok, hemen öyle düşünmeyin.. Elektrik faturasını düşünen kendi odasındaki klimayı da kapalı tutar, öyle değil mi?
Olur mu canım.. Yakışır mı?!
Koskoca okul müdürü..
Herhalde kendini Milli Eğitim Müdürü veya Kaymakam sanıyor..
Sevgili Şükrü Gözüküçük müdürümüz, odasındaki klimayı ‘pöfür pöfür’ açıyor, ısınıyor.. Ama, her yıl kendisinden klima parası alınan velilerimizin çocukları, sınıflarda donuyor..
Titriyor.. Hastalanıyor!
Ayıptır, ayıp!
Söyleyin bana..
Vicdan..
Öğrencileri kendi çocuklarımız gibi görmek..
Kaliteli eğitim anlayışı..
Çağdaş bir eğitim dedikleri şey buysa..
Bırakırım ben bu mesleği arkadaş..
Hiç kimsenin.. Ama hiç kimsenin kendi ısınırken, bir sınıfta öğrencileri soğukta tutmaya hakkı yok..
Ben Milli Eğitim Müdürü olsam, okulların alayını gezer, okul müdürlerini değil, bizzat öğrencileri ve velileri dinlerdim..
Ayda, yılda, bir gün değil..
Her gün..
Her an..
Her vakit, zaman ayırırım geleceğimizin çocuklarına..
Tabii ya.. Okullar denetlenmez, sorunlar sümenaltı edilirse, olacağı bu..
Milli Eğitim’in bu konuda yapacağı bişeyler olacak mı, göreceğiz..
Ama ben bu kez direkt, mülki amirimizle dertleşeceğim..
İskenderun Kaymakamı Sayın Cemil Aksak..
Lütfen ama lütfen, okullarımızın denetlenmesini sağlayınız..
Sıkıntılar dizboyu..
Başa buyruk, kendi bildiğini yapan ve çocuklar üşürken, keyfiyetine düşkün okul müdürlerini dinlerken, velilerimizden yükselen şikayetleri de dinleyin..
İyi bir eğitimci, taşıdığı sorumluluğu Milli Eğitim camasına yansıtandır, örnek olandır.. Gerçek bir vicdan sahibinin turnosol kağıdı budur..
Çocukların geleceğini önemseyen bir okul idarecisine yakışan da..

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.