MHP İskenderun İlçe Başkanı Bülent Kimyon’un oğlu Bilge Kağan’ın sünnet merasimine katılamadım.
Ama yankısı epeyce sürdü. Bilge’ye, başarıyla dolu sağlıklı bir yaşam diliyorum.
Bülent Kimyon, hiç kuşku yok ki İskenderun’un sahip olduğu ilginç kişiliklerden birisi.
En fırtınalı günlerde sessiz ve mütevazı..
En durgun havalarda ise, esen bir poyraz gibi..
Sıradan düşünmeyi, sıradan davranmayı reddeden insandır.
Zararı da olmaz kimseye..
Bülent Kimyon sadece siyaset yapan veya idare eden insan değildir.
Aynı zamanda “1. Lige oynayan” bir teknik direktördür.
Oynadığı da, siyaseti de tıpa tıp kendi karakteridir.
Siyaset vizyonunun İskenderun’a önemli zaferler tattırdığı da bir gerçek.
Kendisini severim ve değer veririm.
Emlak satışı konusunda düzenlenen basın toplantılarında söylediği sözleri dinlerken, çok düşündüm..
Düşünmemin nedeni, bir bayram coşkusu içinde kutlayabileceği bir siyasi zaferi, tanımlanamaz bir rövanş alma isteği dışına taşıma becerisidir..
İntikam alma duygusu yoktur kalbinde..
Bu yazıyı yazmamın nedeni de bu zaten.
MHP, bugüne dek İskenderun yerel iktidar tarihinde seçim kazanamadı..
Ama sonucu değiştirecek her hamle MHP’den geldi..
Etkili..
Güvenilir..
Öyle davrandığı her seçimde oyunu yükseltti.
İskenderunlu gazeteciler, yorumlarını elbette buna göre yapacaklar.
Bir gazetecinin işi bir partiye veya ilçe başkanına moral vermek değil, gördüğünü yazmaktır.
Tamam, bugün MHP’nin tutumu elbetteki eleştiri alabiliyor..
Ama, İskenderun’a olan bağlılığını, Türk milli değerlerine duyduğu sadakati bilenlerdenim.
Ama bazılarımızın MHP’ye ve doğal olarak İlçe Başkanı Bülent Kimyon’a duyduğu öfke, ölçüyü kaçırmalarına neden oluyor.
Bu inadın nedeninin, Bülent Kimyon’un başarısını itiraf etmeye gönüllerini yatıramamak olduğunu biliyorum.
Ama bu çok büyük haksızlık, çok büyük vefasızlık, çok büyük insani bir zaaf, hatta emeğe saygısızlık değil mi?
Şunu çok iyi biliyorum ki..
MHP, Bülent Kimyon’la çok ileride..
Ve durum gösteriyor ki, İskenderun’un menfaatleri için de bunun büyük bir önemi var..
OLMASI GEREKTİĞİ GİBİ..
Hatay Valisi Nusret Miroğlu’nu göreve geldiği günden bu yana yakından takip ediyor, bölgeye bakış açısını ve kalkınma planına olan yaklaşımını da önemsiyorum.
Hatay’da ilk defa, bölgenin tüm basın mensuplarını ayırdetmeden davet eden devlet adamı kimliğini elinde bulunduruyor.
Tam bu noktada samimi bir itirafta bulunayım..
Hatay’da yürütülecek çalışmaların anlatıldığı toplantının uzaması, basın mensuplarının salondan birer birer çaktırmadan kaçışmalarına neden oldu.
Ne zamanki konuşma bittti, soru-cevap kısmına geçildi..
İşte o zaman kıyamet koptu..
Yanlış anlaşılmasın..
Kıyametten kastım, ortalığın toz dumana katılması değil..
Tamamen iyi yönde..
Müthiş bir diyalog..
Zannedersiniz ki, Hatay basın cemiyetlerinin başkanı Nusret Miroğlu..
Valilik ikinci planda, hatta eseri bile yok..
Bir aile ortamı gibi..
Herşey apaçık deklare ediliyor..
Samimi ve içten bir ifade aktarımı..
Sınırsız düşünce özgürlüğünün tüketildiği bir zemin..
Son derece hoşnut kaldım..
Bugüne dek hiçbir vali, bir basın mensubuyla bu kadar rahat ve doğal bir anlatım tarzıyla bir araya gelmedi.
Dersiniz ki, aile fertleri toplanmış, Hatay’ın güzel coğrafyasındaki her soruna birlikte çözümler üretiyor, kafa patlatıyor..
Daire müdürleri de orada..
Sıkıntılar yüzyüze aktarılıyor..
Notlar tutuluyor, tarihler veriliyor..
Herşey güzelde, bir noktada uzlaşmaya varamadık.
Sayın Miroğlu’nun, daire müdürlerinin gelişgüzel açıklamalarına getirdiği yasak..
Aslında haksız da değil..
Yine de, kısıtlama olsa iyi de, tümden ‘yasaklama’ kaynaklarımızı düpedüz kuruttu..
Neyse ki, Valilik Basın Müdürü Adnan Gülistan var. Vali Nusret Miroğlu’nun, Gülistan’a verdiği yetkiyle, ilgili makamlardan anında bilgi almamız sağlanacak.
Toplantı ile ilgili kısa notların ardından asıl meseleye gelelim..
GÖZÜMÜZ EYLÜL’DE!
Vali Miroğlu’na, DPT’nin durumu ve fakülterin açılış tarihini sordum. Yanıt, ilgili daire müdüründen geldi.
Eylül dedi..
Yanlış duymadınız.. Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi öğrencilerinin eğitime başlayacağı tarih Eylül 2008..
Yani bu yılın yaz bitiminde..
Gördünüz mü işte..
Yıllarca tartıştık bu meseleyi.. Ama ortak bir bütünleşmeyle bu soruna ‘elveda’ diyoruz nihayetinde..
Arkası gelir artık.. Bir fakülte, bir fakülte daha dedik mi, tabelaya İskenderun Üniversitesi yazdırmak içten bile değil..
Yatırımlar sadece fakültelerle sınırlı değil.
İskenderun 5 Temmuz Stadı bitişiğine yaptırılan spor salonu var sırada..
Üzgünüm, bu yıl bitmesine olanak yok.. Bunu ben değil, sayın Miroğlu diyor.. Yanılmıyorsam 200 bin YTL ödeneği var, ama 2009’da hizmet vermesine kesin gözüyle bakılıyor.
Gelelim Arsuz yoluna..
Hatay’da 2008’de yürütülecek çalışmalara gözattığımızda, 2008 sonu itibarıyla yolun 6 km.’sinin tamamlanacağı görülüyor.
Geriye 24 km kalıyor.
Biter mi, biter!
RESİM:
1. Başlık / Bülent Kimyon
2. Başlık / Vali Nusret Miroğlu
MHP İskenderun İlçe Başkanı Bülent Kimyon’un oğlu Bilge Kağan’ın sünnet merasimine katılamadım. Ama yankısı epeyce sürdü. Bilge’ye, başarıyla dolu sağlıklı bir yaşam diliyorum.Bülent Kimyon, hiç kuşku yok ki İskenderun’un sahip olduğu ilginç kişiliklerden birisi.En fırtınalı günlerde sessiz ve mütevazı..En durgun havalarda ise, esen bir poyraz gibi..Sıradan düşünmeyi, sıradan davranmayı reddeden insandır.Zararı da olmaz kimseye..Bülent Kimyon sadece siyaset yapan veya idare eden insan değildir.Aynı zamanda “1. Lige oynayan” bir teknik direktördür.Oynadığı da, siyaseti de tıpa tıp kendi karakteridir.Siyaset vizyonunun İskenderun’a önemli zaferler tattırdığı da bir gerçek.Kendisini severim ve değer veririm.Emlak satışı konusunda düzenlenen basın toplantılarında söylediği sözleri dinlerken, çok düşündüm..Düşünmemin nedeni, bir bayram coşkusu içinde kutlayabileceği bir siyasi zaferi, tanımlanamaz bir rövanş alma isteği dışına taşıma becerisidir..İntikam alma duygusu yoktur kalbinde..Bu yazıyı yazmamın nedeni de bu zaten. MHP, bugüne dek İskenderun yerel iktidar tarihinde seçim kazanamadı..Ama sonucu değiştirecek her hamle MHP’den geldi..Etkili..Güvenilir..Öyle davrandığı her seçimde oyunu yükseltti.İskenderunlu gazeteciler, yorumlarını elbette buna göre yapacaklar.Bir gazetecinin işi bir partiye veya ilçe başkanına moral vermek değil, gördüğünü yazmaktır.Tamam, bugün MHP’nin tutumu elbetteki eleştiri alabiliyor..Ama, İskenderun’a olan bağlılığını, Türk milli değerlerine duyduğu sadakati bilenlerdenim.Ama bazılarımızın MHP’ye ve doğal olarak İlçe Başkanı Bülent Kimyon’a duyduğu öfke, ölçüyü kaçırmalarına neden oluyor.Bu inadın nedeninin, Bülent Kimyon’un başarısını itiraf etmeye gönüllerini yatıramamak olduğunu biliyorum.Ama bu çok büyük haksızlık, çok büyük vefasızlık, çok büyük insani bir zaaf, hatta emeğe saygısızlık değil mi?Şunu çok iyi biliyorum ki.. MHP, Bülent Kimyon’la çok ileride..Ve durum gösteriyor ki, İskenderun’un menfaatleri için de bunun büyük bir önemi var..
OLMASI GEREKTİĞİ GİBİ..Hatay Valisi Nusret Miroğlu’nu göreve geldiği günden bu yana yakından takip ediyor, bölgeye bakış açısını ve kalkınma planına olan yaklaşımını da önemsiyorum. Hatay’da ilk defa, bölgenin tüm basın mensuplarını ayırdetmeden davet eden devlet adamı kimliğini elinde bulunduruyor. Tam bu noktada samimi bir itirafta bulunayım..Hatay’da yürütülecek çalışmaların anlatıldığı toplantının uzaması, basın mensuplarının salondan birer birer çaktırmadan kaçışmalarına neden oldu.Ne zamanki konuşma bittti, soru-cevap kısmına geçildi..İşte o zaman kıyamet koptu..Yanlış anlaşılmasın..Kıyametten kastım, ortalığın toz dumana katılması değil..Tamamen iyi yönde..Müthiş bir diyalog..Zannedersiniz ki, Hatay basın cemiyetlerinin başkanı Nusret Miroğlu..Valilik ikinci planda, hatta eseri bile yok..Bir aile ortamı gibi..Herşey apaçık deklare ediliyor..Samimi ve içten bir ifade aktarımı..Sınırsız düşünce özgürlüğünün tüketildiği bir zemin..Son derece hoşnut kaldım..Bugüne dek hiçbir vali, bir basın mensubuyla bu kadar rahat ve doğal bir anlatım tarzıyla bir araya gelmedi.Dersiniz ki, aile fertleri toplanmış, Hatay’ın güzel coğrafyasındaki her soruna birlikte çözümler üretiyor, kafa patlatıyor..Daire müdürleri de orada..Sıkıntılar yüzyüze aktarılıyor..Notlar tutuluyor, tarihler veriliyor..Herşey güzelde, bir noktada uzlaşmaya varamadık.Sayın Miroğlu’nun, daire müdürlerinin gelişgüzel açıklamalarına getirdiği yasak..Aslında haksız da değil..Yine de, kısıtlama olsa iyi de, tümden ‘yasaklama’ kaynaklarımızı düpedüz kuruttu..Neyse ki, Valilik Basın Müdürü Adnan Gülistan var. Vali Nusret Miroğlu’nun, Gülistan’a verdiği yetkiyle, ilgili makamlardan anında bilgi almamız sağlanacak.Toplantı ile ilgili kısa notların ardından asıl meseleye gelelim..
GÖZÜMÜZ EYLÜL’DE!Vali Miroğlu’na, DPT’nin durumu ve fakülterin açılış tarihini sordum. Yanıt, ilgili daire müdüründen geldi. Eylül dedi..Yanlış duymadınız.. Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi öğrencilerinin eğitime başlayacağı tarih Eylül 2008..Yani bu yılın yaz bitiminde..Gördünüz mü işte..Yıllarca tartıştık bu meseleyi.. Ama ortak bir bütünleşmeyle bu soruna ‘elveda’ diyoruz nihayetinde..Arkası gelir artık.. Bir fakülte, bir fakülte daha dedik mi, tabelaya İskenderun Üniversitesi yazdırmak içten bile değil..Yatırımlar sadece fakültelerle sınırlı değil.İskenderun 5 Temmuz Stadı bitişiğine yaptırılan spor salonu var sırada..Üzgünüm, bu yıl bitmesine olanak yok.. Bunu ben değil, sayın Miroğlu diyor.. Yanılmıyorsam 200 bin YTL ödeneği var, ama 2009’da hizmet vermesine kesin gözüyle bakılıyor.Gelelim Arsuz yoluna..Hatay’da 2008’de yürütülecek çalışmalara gözattığımızda, 2008 sonu itibarıyla yolun 6 km.’sinin tamamlanacağı görülüyor.Geriye 24 km kalıyor.Biter mi, biter!