Bu manzarayı çok gördük ve yaşadık!Kimselere hiç bir faydası yok..Gerilimden, kutuplaşmadan kent halkı hep büyük zarar gördü, görecek de..Türkiye, 23. Dönem milletvekili seçimlerinde bu tür bir elektrik şokun yaralarını halen sarabilmiş değil..Kastettiğim şu..Siyaset, sonsuz bir hizmet öğütme değirmenidir. Demokrasinin de vazgeçilmez bir parçasıdır.Gerilen bir toplum, siyasetin sunabileceği hiçbir avantajın nimetlerinden faydalanabilmesi mümkün değildir.Ortada ne memleket çıkarları kalır, ne de halkın iyiliğini isteyebilecek türden bir yaklaşım..Bugün İskenderun’daki siyasi kaosun taraflarını sorgulayacak değilim.Bazı kendini bilmez kalemler gibi, ortalığı kızıştırmak derdini de taşımıyorum..Öyle, okkalı cümleler kullanıp da, demogoji furyasından faydalanabilmeyi de asla düşünmedim..Ben o kalemler gibi olamam..“Çatı, mahkeme kararı, MHP, Mete Aslan, sonun geldi” gibi sözlerle sağ gösterip, sol atışa yeltenenleri de çok gördüm..İki tarafı karşı karşıya getirip, yerel seçim politikaları kuranların nasıl da bıyık altından güldüklerini görür gibiyim..Ben sadece şunu diyorum..MHP’nin, İskenderun’a zarar verecek politikalara yanaşmayacağını, papuç bırakmayacağını bilenlerdenim..Aynı MHP’nin, İskenderun’un menfaatlerine bugüne dek sağladığı desteği de yakından şahit olanlardanım..Böylesine gergin bir atmosferde, aklı selim davranacaklarından da hiç şüphem yok..Yalnız ve yalnızca beklentim şudur..Önümüzde yerel bir seçim süreci var..Birilerine göre bu süre uzun, kimilerine göre de kısa gelebilir.Elbetteki tüm adaylar iyi bir hazırlık dönemi geçirmelidir.Halkla kaynaşmalıdırlar..Bu tür bir beklenti, onların en doğal hakkıdır..Mete Aslan tekrardan aday olabilir, olmayabilir de..AK Parti iktidara gelebilir ya da koltuğu CHP’ye kaptırabilir..Siyasette kazanmak da var, kaybetmek de..Önemli olan, İskenderun’un geleceğini el ele şekillendirmek olmalı..Kendini bilmez bazı gazeteci kılıklı, figüranların belli bir kesime taraf gibi davranıp, kapalı kapılar ardında fitne, fesat karıştırarak siyasete gölge düşürmesine engel olmalıyız. Sağduyu işte tam bu noktada büyük bir önem taşıyor..Üç dönemdir, sevilir ya da sevilmez bu kenti Mete Aslan yönetiyor.. Önemli hizmetler getirmiştir.. Neticede belediye başkanımızdır..Milliyetçi Hareket Partisi de, vazgeçilmez demokrasimizin dinamo taşlarından farksızdır.. Meclis çatısında büyük ölçüde gayretlerini görüyoruz, yaşıyoruz.. Ve muhalefet tarz ve boyutu da büyük bir beğeni toplamaktadır.Zira, her ne kadar parti üzerinde kara bulutlar dolaşsada AK Parti’nin, Türkiye’ye sağladığı katkıları görmezden gelemeyiz. Keza aynı duyguları CHP için de besliyorum..Demem o ki..Siyaset yarışında ardımızda önemli eser bırakmak öncelikli tercihimiz olmalıdır.İskenderun’da hepimiz, ama bir gün karşı karşıya geliyoruz, yüz yüze bakıyoruz!MÜSİAD’ın tertiplediği konferansta, Milletvekillerimiz Mustafa Öztürk ile Aziz Yazar’ın “Hatay’ın geleceği için çalışıyoruz” mesajlarına lütfen kulak verelim..Önemli bir ayrıntıydı bana göre..Şöyle de bakabilirsiniz..Siyasette rekabet vazgeçilmez koşuldur. Zamanı gelecek, tansiyonlar da yükselecek.. Ama tadında..İhtiras beslemeden..Kin gütmeden..Kaprisli davranmadan..Lütfen.. İskenderun’un geleceğine zarar vermeyelim..Gereksiz dedikodularla da ortalığı germeyelim..Bunu en başta, bazı gazeteciler görmeli!Akıntıya kürek sallıyorlar, farkında değiller!!!
İSKENDERUN’U SEVİYORSAK, GERGİNLİĞİ BIRAKALIM!
Bu manzarayı çok gördük ve yaşadık!
Kimselere hiç bir faydası yok..
Gerilimden, kutuplaşmadan kent halkı hep büyük zarar gördü, görecek de..
Türkiye, 23. Dönem milletvekili seçimlerinde bu tür bir elektrik şokun yaralarını halen sarabilmiş değil..
Kastettiğim şu..
Siyaset, sonsuz bir hizmet öğütme değirmenidir.
Demokrasinin de vazgeçilmez bir parçasıdır.
Gerilen bir toplum, siyasetin sunabileceği hiçbir avantajın nimetlerinden faydalanabilmesi mümkün değildir.
Ortada ne memleket çıkarları kalır, ne de halkın iyiliğini isteyebilecek türden bir yaklaşım..
Bugün İskenderun’daki siyasi kaosun taraflarını sorgulayacak değilim.
Bazı kendini bilmez kalemler gibi, ortalığı kızıştırmak derdini de taşımıyorum..
Öyle, okkalı cümleler kullanıp da, demogoji furyasından faydalanabilmeyi de asla düşünmedim..
Ben o kalemler gibi olamam..
“Çatı, mahkeme kararı, MHP, Mete Aslan, sonun geldi” gibi sözlerle sağ gösterip, sol atışa yeltenenleri de çok gördüm..
İki tarafı karşı karşıya getirip, yerel seçim politikaları kuranların nasıl da bıyık altından güldüklerini görür gibiyim..
Ben sadece şunu diyorum..
MHP’nin, İskenderun’a zarar verecek politikalara yanaşmayacağını, papuç bırakmayacağını bilenlerdenim..
Aynı MHP’nin, İskenderun’un menfaatlerine bugüne dek sağladığı desteği de yakından şahit olanlardanım..
Böylesine gergin bir atmosferde, aklı selim davranacaklarından da hiç şüphem yok..
Yalnız ve yalnızca beklentim şudur..
Önümüzde yerel bir seçim süreci var..
Birilerine göre bu süre uzun, kimilerine göre de kısa gelebilir.
Elbetteki tüm adaylar iyi bir hazırlık dönemi geçirmelidir.
Halkla kaynaşmalıdırlar..
Bu tür bir beklenti, onların en doğal hakkıdır..
Mete Aslan tekrardan aday olabilir, olmayabilir de..
AK Parti iktidara gelebilir ya da koltuğu CHP’ye kaptırabilir..
Siyasette kazanmak da var, kaybetmek de..
Önemli olan, İskenderun’un geleceğini el ele şekillendirmek olmalı..
Kendini bilmez bazı gazeteci kılıklı, figüranların belli bir kesime taraf gibi davranıp, kapalı kapılar ardında fitne, fesat karıştırarak siyasete gölge düşürmesine engel olmalıyız.
Sağduyu işte tam bu noktada büyük bir önem taşıyor..
Üç dönemdir, sevilir ya da sevilmez bu kenti Mete Aslan yönetiyor.. Önemli hizmetler getirmiştir.. Neticede belediye başkanımızdır..
Milliyetçi Hareket Partisi de, vazgeçilmez demokrasimizin dinamo taşlarından farksızdır.. Meclis çatısında büyük ölçüde gayretlerini görüyoruz, yaşıyoruz.. Ve muhalefet tarz ve boyutu da büyük bir beğeni toplamaktadır.
Zira, her ne kadar parti üzerinde kara bulutlar dolaşsada AK Parti’nin, Türkiye’ye sağladığı katkıları görmezden gelemeyiz. Keza aynı duyguları CHP için de besliyorum..
Demem o ki..
Siyaset yarışında ardımızda önemli eser bırakmak öncelikli tercihimiz olmalıdır.
İskenderun’da hepimiz, ama bir gün karşı karşıya geliyoruz, yüz yüze bakıyoruz!
MÜSİAD’ın tertiplediği konferansta, Milletvekillerimiz Mustafa Öztürk ile Aziz Yazar’ın “Hatay’ın geleceği için çalışıyoruz” mesajlarına lütfen kulak verelim..
Önemli bir ayrıntıydı bana göre..
Şöyle de bakabilirsiniz..
Siyasette rekabet vazgeçilmez koşuldur. Zamanı gelecek, tansiyonlar da yükselecek..
Ama tadında..
İhtiras beslemeden..
Kin gütmeden..
Kaprisli davranmadan..
Lütfen.. İskenderun’un geleceğine zarar vermeyelim..
Gereksiz dedikodularla da ortalığı germeyelim..
Bunu en başta, bazı gazeteciler görmeli!
Akıntıya kürek sallıyorlar, farkında değiller!!!