Siyasetin en durgun döneminde bazı örnekler, yatırıma yönelik projeler ve barışık politika bağımlısı ifadeler.
AK Parti İskenderun İlçe Başkanı Musa Kurşun’la daha sohbete başlar başlamaz, konulara girdik.. AK Parti’nin adayını sordum..
Kurşun (gülerek) yanıtladı:
“Ona da sıra gelecek.”
Bunun anlamı şu:
Parti ilçe teşkilatı harekete geçmiş ve aynı konularda tabanla ziyaretler oluşmuş durumda.
Bundan sonraki zaman diliminde, AK Parti’nin önemli bir karar vermesi bekleniyor.
Gerçi Musa Kurşun, ‘Herkes seçimlere girer, halk birinde karar kılar. Vatandaşlarımızın kararına saygılıyız. Bizim adayımız millet’ diyor ama, mahalle ziyaretleriyle birlikte bir isme odaklandıklarını da biliyorum.
Anlayacağınız sıcak, çok sıcak bir yaz geçiriyoruz.
Kamuoyu her gün yeni bir haberle sarsılıyor.
Eleştiren, eleştirilen sürekli yer değiştiriyor.
***
Peki bütün bunlar neyi gösteriyor?
İskenderun’daki, karşılıklı suçlamalar, basındaki kamplaşma, zaman zaman kentteki sertleşme neyin işareti?
Bence bir tek şeyin.
Yerel seçimler kavgasında sona yaklaşılıyor.
Hesaplaşmanın son aşamasına giriliyor.
Yerel iktidarı değiştirmek isteyenlerle, iktidar savunucuları arasındaki kavganın son aşamasına.
Bu aşamanın çok sert geçeceğini tahmin etmek için müneccim olmaya gerek yok.
Bir taraf halk diliyle diyor ki: “Gayri menkul satışlarında fikrimizi sorsaydı, birlikte ortak çözümler üretebilirdik.”
Öteki taraf da diyor ki: “Hayır, ben ilkelerimi değiştirmem. Belediye ile ilgili kararları meclisimle görüşürüm.”
Üstü örtülü tartışmanın altında yatan gerçek bu.
***
Kutuplaşma ne yazık ki vatandaşları da bölüyor.
Herkes ‘kişiye’ doğru çekiliyor.
Bilerek ‘kişiye’ diyorum, çünkü particilik ikinci planda yani gölgede kalıyor.
Ve İskenderunlu yakın bir gelecekte, sandıklara düşüncesini yansıtacak..
Peki bunlar olurken, AK Parti kanadında durumlar nasıl?
Musa Kurşun temkinli..
İskenderun Belediye Başkanı Mete Aslan’ı, bugüne dek kente kazandırdığı hizmetlerden ötürü kutluyor..
Bir dönem destek verdiğini de saklamıyor..
Ve bir de hatırlatma yapma gereği duyuyor:
“- İskenderun’da birşeyler yapılmıyor demek haksızlık olur. Üç dönem boyunca elbetteki, şehre katkılar ve kazanımlar sunulmuştur. Ama yeterli görmüyoruz. Biz, Türkiye’yi geziyoruz. Tüm belediyelerin hizmetlerini ölçüyoruz. Onların fikirlerini, kentsel hizmet aktivitelerini inceliyoruz. Kalkınma projelerini değerlendiriyoruz. İskenderun ile aynı konumda olan belediyelerin bütçeleri ile hizmet ağını ilişkilendiriyoruz. Ortaya fiziki uçurumlar ortaya çıkıyor.”
– Nedir bunlar?
– Konya Selçuklu, Kayseri Melikgazi, Kocaeli ile Ceyhan’a bağlı İmamoğlu belediyelerindeki yatırım programları..
Örneğin, Selçuklu Belediyesi Türkiye’nin en modern, en büyük ve en kapsamlı spor salonunu hizmete açmış. (Gerçi, İskenderun’da biri AK Parti, diğeri belediyenin yaptırdığı iki adet spor salonu yapım aşamasında..)
Selçuklu’yu ayıran özellik ise, binayı ‘tasarruf’ kapsamında hayata kavuşturmasında saklı..
AK Parti İlçe Başkanı Musa Kurşun ayrıntılara da değiniyor..
Bir örnek daha..
– Toplu konut alanları ile ilgili ortaya atılan spekülasyonların tartışıldığı bir dönem yaşıyoruz. TOKİ bu konuda ‘orta ve dar gelirlinin’ umudu oldu. İskenderun’da evler 80 ila 120 bin YTL arasında değer bulurken, Kocaeli Belediyesi, ilk etabı gerçekleştirilen İzmit Kent Konutları’nın 588 konutluk birinci etabının satışını bitirdi, sırada 676 konutluk ikinci etap var.
Bunun anlamı şu..
Kente gelen her kuruş hesap ediliyor, planlanıyor ve insanların yararına harcanıyor.
Bu uygulama ile hem kentsel dönüşüm çalışmalarını sürdüren hem de ev hayali kuran dar gelirliye kira öder gibi konut sahibi yapan bir diğer belediye, Kayseri Melikgazi..
Melikgazi, 250 konutla, dar gelirliye hitap ediyor.
Örnekleri sıralarken, bu belediyelerin ‘ticari’ düşünmediklerini anlatan Kurşun, sözlerine eklemeler yapıyor:
“- Bir zamanlar Türkiye 70 cente muhtaçtı. Bugün çok şükür muhtaç değil. Ekonomi de, sağlık da, eğitim de yatırım da, herşey gelişti, değişti. Biz örnek alınacak projelerin peşindeyiz. Eğer boş işlerle uğraşıp, tembellik etmezsek, hiç birşey hayal değil. İskenderun için çalışıyoruz, çabalıyoruz ve en iyisini istiyoruz.”
Bir de Ceyhan’a bağlı İmamoğlu Belediyesi örneğini verdi Musa Kurşun..
Okuma evinden söz etti.. Zaman zaman ihtiyaç sahiplerine yıl boyunca tüm gün yemeklerin verildiği, gün içerisinde gençlerin üniversiteye hazırlık eğitiminin sunulduğu bir sosyal bütünleşmeye dikkat çekti.
Musa Kurşun’u dinlerken, saydığı tüm örnekleri dikkatlice dinledim.
Elbetteki, Türkiye’nin dört bir tarafındaki belediyelerden bilgilerin derlenmesi önemli bir yaklaşım.
Belediyelerin bütçelerinden önemli hizmetlere olanak sağlaması başlı başına bir olay. Hele ki, tasarrufla elde edilen yatırımların ne denli bir sinerji yaşattığı da ortada..
Kurşun, benzer bir bütünlüğü İskenderun’da yaşatmak peşinde..
Gezi ve inceleme programları sık ve yoğun..
Tüm bunları süzgeçten geçirirken, bir de barışık bir siyaset izleyen Musa Kurşun’un şu sözleri ilgimi çekti:
“- Bizim tatsız, tuzsuz konularla, artık gına getiren cüce siyasi ihtiraslarla işimiz yok.”
Zira, gerek İskenderun Belediye Başkanı Mete Aslan’a yönelik iyimser mesajları ve tebrik zerafeti Musa Kurşun’un ‘İskenderun’un gelecek planlarına’ olan bakış açısını da netleştiriyor.
Ama görüyorum ki, ekonomideki yatırıma, konut yapımından öğretim hamlelerine kadar birçok olayı belgelerle beraber aktarıyor Musa Kurşun..
Diyeceğim şu ki..
Musa Kurşun’un, İskenderun’un kalkınma planıyla ilgili kısa sohbetimizde ortaya koyduğu bu bilgileri, bilhassa geleceğe dair aktardığı kaynak özelliğini tartışmalıyız.
Bunun, faydalı bir girişime ışık tutacağından şüphem yok..