Çöp Fabrikası ile ilgili niyetimiz nedir?
Ya da, katı atık bertaraf tesislerinin kurulması hususunda ne kadar istekliyiz?
Bana sorarsanız, asıl düşünmemiz gereken bu iki sorunun cevabı..
Benim gibi birçok İskenderunlu’nun görüşü net..
– Çöp fabrikası İskenderun’da kurulmalı..
Bunun lami cimi yok.. Bu konuda en dirayetli çıkışı Belediye Başkanı Yusuf Civelek yaptı, açık konuştu.. Dedi ki:
“- Çevresel sorunlar hususunda Dünya ülkelerinde bir telaş var.. Su altı kaynaklarımız kirleniyor. Suya bulaşan civanın oranı korkutucu boyutta.. Bugün yaptıklarımız ve yapacaklarımız, gelecek adına önemli adımlardır. Önce kendimize şunu sormalıyız.. Çocuklarımıza ne bırakacağız, nasıl bir yaşam sağlayacağız. Kalben konuşuyorum.. Ya paraya kıyacağız ya da katı atıklar konusunu bir kenara bırakacağız.. Çocuklarımıza bu zulmü yaşatmaya hakkımız yok.. Şehirde yaşıyorsak, bunun bir bedeli olmalı..”
Başkan Yusuf Civelek’in bu sözleri etkileyici olduğu kadar, yerinde bir tanımlama..
Çöp fabrikası teknolojisini İskenderun’a getirmeyi planlayan yüklenici firma için bir sorun yok.. Belediyeler bugün sözleşmeyi beğenmez, kilo başına çöpten istenen fiyatı benimsemez ve çekilirlerse, firma alıp başını gidecek..
Peki, bu durum İskenderun için zarar teşkil etmiyor mu?
Bunu İskenderunlular’a yaşatmaya hakkımız var mı?
Hepimiz biliyoruz ki, İskenderun’un en büyük sorunu; su, çöp, elektrik, imar..
Bugün, bu dört temel projenin yaşam bulması hayal değil..
Ama irade kadar, inanç ve azim de gerekiyor..
Gelelim bugün gelinen noktaya..
Çöp fabrikasıyla ilgili belediyelerden farklı sesler yükseliyor..
Katı Atık Belediyeler Birliği’nin, İskenderun Belediyesi’nde gerçekleşen toplantısında sorular yükseldikçe, ‘ayrışma’ noktasına doğru bir eksen kayması oluyor..
Çözüm bu mu, hayır! Olmamalı da..
Mesela, Karayılan Belediye Başkanı Mehmet Yurtman’ın çekinceleri var.. Nedir O?
– Öz kaynaklardan değil de, nüfus yoğunluğu üzerinden mutabakata varalım..
Sebepleri var, aktarayım..
Beldelerde vergi çeşitleri az ve oranları düşük..
Belediyelere katkı anlamında bir getirisi yok..
Başkan Mehmet Yurtman’ın bu gerekçesine, Yusuf Civelek yerinde bir öneri getirdi:
– Encümen’de görüşelim..
Aslında, bazı belde başkanlarının üzerinde uzlaşamadıkları nokta, kilo başına firmanın talep ettiği 78 lira..
Madenli Belediye Başkanı Dr. Asaf Güven, işte bu rakamın aşağı çekilmesini talep ediyor.. Firma ise, “İflas ederim” diyor, “Giderim..” demeye getiriyor..
İşte bu noktada Gözcüler Belediye Başkanı Necmettin Güler devreye giriyor..
– Giderlerse gitsinler.. Hiç bir firma bulunmaz hint kumaşı değil. Hani, çöpler 15 liraya toplanacaktı? Burası İngiltere değil, milli gelirimiz Avrupa ülkeleriyle bir mi..?
Yüklenici firmaya ‘git’ demek kolay.. Ya sonra?
Aslında Necmettin Güler’in bu çıkışının aksine bir tepki de, Gökmeydan Belediye Başkanı Necim Bozkurt’tan geldi.. Diyor ki:
– Cebimizden bişey çıksın istemiyoruz. Çıksın efendim.. Ancak, firma da uzlaşma noktasında hassasiyet göstersin.. Biz çöp fabrikası kurulmasın demiyoruz..
Tepkiler arasında yükselen bir ses var ki, salonu kırdı geçirdi..
Dörtyol Belediye Başkanı Fadıl Keskin, çöple ilgili birikmiş borçların affını istedi..
Başkan Yusuf Civelek, ‘kişisel olarak bu yaklaşıma karşıyım’ deyince, geri adım attı ve hukuki açıdan bir sakınca yoksa taksitlendirme modeli önerdi..
Herşey bir yana.. Toplantıda, belediye başkanlarının belediye bütçesine göre, tarifeye odaklandıkları ortada.. Kendilerine haksızlık etmek istemem..
Her belediyenin yeterince sıkıntısı var doğal olarak..
Ama bir gerçek var ki; 136 dönüm bir alan, ilgili bakanlık tarafından tahsis edildi ve Orman İdaresi’ne yaklaşık 16 bin lira arazi kira bedeli ödendi..
Bundan sonra yapılacak şey belli.
Alanya çöp için kilo başına 97 lira ödüyorsa..
İstaç (İstanbul) tesis, toplama ve taşıma için 145 lira ödüyorsa..
Bizim belediyelerimiz de, 78 lirayı gözden çıkarmak zorunda..
Ya paraya ya da insanlığa kıyacağız..
Bunu hiçbirimiz istemeyiz herhalde..
Özetle.. İskenderun Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek’in şu sözlerine kulak verelim:
– Uykularım kaçıyor.. Sizin de kaçsın.. Firma ile tekrar oturup konuşacağız. Ama amacımız üzüm yemek olmalı. Belediyeler bugün, bu birlikten ayrılabilir, ama hem bu yol hem de tazminat yükü çözüm değil.. Çevre Temizlik Vergisi’nden aldığımız yıllık toplam bedel 500 bin lira.. Bu parayı bir ayda çöpe harcıyoruz.. Kaynaklarımız kısıtlı.. Ama çöp fabrikasını İskenderun’a getireceğiz, getirmeliyiz Başka da bir yol yok..”
Başkan Yusuf Civelek’e bu konuda hak veriyorum.. Belediyeden çıkan her kuruşun muhasebesini yapıyor, tasarruflu yaklaşıyor..
Örneğin, 2007’de (bir önceki dönem) çöp için harcanan para 7 trilyon 413 lira..
Başkan Yusuf Civelek döneminde, yani 2009’da harcanan para 6 trilyon 385 lira..
Yani, fiyat düşmüş, belediye kazançlı bir yol izlemiş..
Toplantı boyunca edindiğim izlenim şu..
Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek, çöp, su ve imar konusunda yeterince bilgi sahibi.. Çöp fabrikasıyla ilgili olumlu tespitleri var.. Çöpün kilo başına ödenecek miktarı üzerinde tartışmaların yaşındığı bir anda, ilgili firmanın yetkililerini arayıp, Cuma günü saat 11.00’de belediye başkanlarıyla görüşmelerini ve oluşan soru işaretlerini gidermeye çağırdı..
Sayın Civelek, birikimiyle dikkat çekiyor ve bu yolla ilginç bir destek platformu yaratıyor.
Neticede, Cuma günü dananın kuyruğu kopacak..
İnanıyorum ki, çöp fabrikası İskenderun’a gelecek..
Başka da bir yolu yok bunun!