PARTİLERE GİDEN PARALARLA, NELER YAPILMAZ Kİ?

Burs, bir öğrencinin iyi olmayan maddi durumuna ilaçtır.
Okumasına vesile olan eğitim parasına destektir, katkıdır.
Az olur ya da çok, farketmez!
Önemli olan katkının sağlanmasıdır.
Hayrın düşünülmesidir.
Bir MÜSİAD gibi..
Bir GÜNEY Eğitim Vakfı gibi..
Bir İTSO Eğitim Vakfı gibi..
Ve daha niceleri..
İskenderun’da büyük ses getiren önemli kampanyalara en iyi örnektir, sivil toplum kuruluşları..
Yine de..
Bunca emeğe rağmen, halen burs arayan onlarca aile var bu kentte.
Bu gençlerimizin çağrılarına kulak vermemiz gerekmiyor mu?
Burs verip de, isminin açıklanmasını istemeyen varlıklı aileleri tenzih ediyorum..
Ama, İskenderun’da sonradan görme zenginlerin de iki kuruş destekten kaçındıklarını da biliyorum..
Ne var yani..
İlk 500’e giren onlarca firma var İskenderun’da..
Eğitime, sağlığa, kültürel faaliyetlere destek veren kuruluşları biliyorsunuz..
Peki ya diğerleri nerde?
Hangisi çıkıp, “Her çocuğa 100 dolara dizüstü bilgisayar” kampanyasını başlatabildi?
Ya da çocuklarımızın giyim-kuşamlarıyla ilgilendi..
Veya sağlam temeller üzerinde iyi bir gelecek sunabildi..
Dün Gila Benmayor’un yazısını okurken düşündüm..
Türkiye’de siyasi partilerin finansmanıyla ilgili araştırma dikkatimi çekti.
Buna göre, 2007-2012 yasama döneminde 3 siyasi partiye yapılacak hazine yardımının 800 milyon ile 1 milyar dolar seviyesinde olacağı öngörülüyor.
Türkiye gibi gelişmekte olan bir ülkede partilere bu yardım mantık dışı.
Şimdi sıkı durun..
Hazineden siyasi partilere giden paralarla neler yapılabileceğini birlikte sayalım:
* Her biri 100 bin YTL’den 8 bin ilköğretim okulu.
* 200 yataklı, tam donanımlı 35 devlet hastanesi.
* 600 bin öğrenciye 100 YTL’den karşılıksız burs.
* 70 bin konut.
* Eğitim kurumlarına bir milyondan fazla bilgisayar.
Bir de şöyle düşünün..
15 yıldır İskenderun’da tamamlanamayan bir devlet hastanesine, eylemlerin yapıldığı Arsuz yoluna, okullarımızın mevcut durumuna baktığımızda, tam sinir bozucu öyle değil mi?
***
Daha dün yazdım..
Tebeşir parası bulamayan okullarımız var diye..
Onlarca tepki telefonu aldım.
Türkiye’nin sorunları, eğitim başta olmak üzere olduğu gibi yerlerinde duruyor.
Gelin görün ki, partilerin hazine yardımları Türkiye’nin çehresini değiştirebilecek boyuttayken..
Biz halen bir okulun perdesini, tebeşirini konuşuyoruz.
Çok yazık!

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.