Başbakan ‘Hitler’ benzetmesi yaptı, sonrasında kıyamet koptu.
Ne zaman oldu bu açıklama? Neredeyse bir hafta önce..
CHP’de jeton, HEPAR açıklama yapınca düştü..
Sadece o kadar mı? Olur mu?
MHP de konuştu..
TDH da itiraz etti..
CHP ne yaptı? Bombardımanı son güne bıraktı.. O güne kadar kimseden tık yok!
Ne zaman ki Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek, Hatay’ı yakından ilgilendiren bir seçimden ötürü Antakya’ya gitti, kıyamet koptu?
Gidemezmiş!
Tepki göstermeliymiş!
Ayıpmış, günahmış!
Yok ya.. CHP ilçe yönetimi neden geç kaldı?
Onu neden kimse sorgulamıyor?
Sizi bilmem ama ben farklı düşünüyorum..
Hatırlatayım.. Yılmaz Özdil dün yazdı:
“-Ahlaksız bir adamdı. Silik, sıradan bir memurken, aldığı rüşvetlerle köşe oldu. Foyası meydana çıkınca, kendine dokunulmazlık sağlamak için siyasete atıldı. Yağcılık yapa yapa yükseldi, rüşveti her yere bulaştırdı, yalanlarıyla ahaliyi birbirine düşürdü, belediye başkanı oldu. Namuslu insanları birer ikişer harcadı, iftira ata ata, üstlerine basa basa, milletvekili seçildi. Öyle yüzsüz, öyle utanmazdı ki, kendisini suçlayanları hain, kendini vatansever ilan etti.”
Kimdir bu? Zübük!
Böyle bir adam mı istiyoruz?!
***
Kendimize gelelim arkadaşlar..
Yanlış bir yola doğru sürükleniyoruz, kimse farkında değil..
Ne kadar çok gerginliği seviyoruz öyle..
İskenderun ile Antakya arasında oluşan hoşgörü birilerini mi rahatsız etti acaba?
Hep birilerinin kustuğu kin ve öfkeye yenik mi düşeceğiz?
Hem siyaset yapmak partilerin görevi, belediye başkanının değil!
Nedir bu sevimsiz halimiz?!
Birbirimizden nefret eder duruma geldik!
Hep böyle mi devam edecek?
Oysa, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, işsizlik oranı bakımından Hatay 4. sırada.. Hani çözüm?
Yeni İskenderunspor Malatya’ya gidiyor.. Maddi ve manevi destek vermek varken, dün hiçbir gazetede tek bir satır bile yoktu.. Neden?
Acaba, milletvekillerimiz neden eskisi gibi görünmüyorlar?
Partiler, İskenderun adına hizmet oluşturmakta neden pek heyecanlı değiller?
Suskunuz, neticede..
Varsa yoksa, yaptığımız tek şey eleştirmek..
Güzel şeyleri görmek varken, yüreğimiz gün geçtikçe nasırla kaplanıyor, farkında değiliz!
Oysa İskenderun için çabalayan bir kitle var..
O şunu yaptı, senin gözünün üzerinde neden kaş var türü yazılarlarla uğraşacağımıza önce bu sorunları çözmenin yollarını bulmalıyız..
AV. NECATİ YILDIZ..
Türkiye Değişim Hareketi partileşmek üzere.. Haziran’da işlem tamam..
Öncesinde TDH İstanbul İl Başkanı Mehmet Ali Oğuş İskenderun’a geliyor..
İyi bir hitabet ustası.. Partinin programını anlatıyor..
Kavga yok.. Zıtlaşma yok.. Gerginlik yok..
Haklı her kim ise yanındalar..
Öyle, AK Parti’ye ya da CHP’ye körü körüne dalış yok..
Ilımlı ve uzlaşmacı bir yapıyı benimsiyorlar..
Daha önce bu sütunlardan TDH İlçe Başkanı Mustafa Kaleli hakkında düşüncelerimi yazmış, partinin çizgisini anlatmaya çalışmıştım.. Dün, Av. Necati Yıldız’ı yakından tanıyınca, yüreğine yerleşen o hizmet sevdasını gördüm.
Hem dinamik hem de mütevazi..
Sohbet etmeyi, çözüm üretmeyi seviyor..
Bu bölgenin insanı.. Hatay insanı, daha şimdiden onu bağrına basıyor..
Özetle..
Siyasette farklılıklar olmalı.. Çok ses ama tek yürek olmalıyız..
TDH’nın bu yapısını ve çizgisini o bakımdan önemsiyorum..
HADİ HERKES MALATYA’YA!
İskenderunspor’u seviyorum.. Fanatik bir taraftarıyım..
O bakımdan hep de desteklerim.. Benim desteğim yeterli değil..
Tek yürek olmalıyız.. Grup maçlarının oynanacağı Malatya’yı panayıra çevirmeliyiz..
Milletvekilleriyle, belediye başkanlarıyla, meclis üyeleriyle, biz gazetecilerle, kısaca İskenderunspor’a gönül veren her vatandaşımızla birlikte Malatya’da daha şimdiden çadır kurmalıyız.. Moral vermeliyiz, fırtınalar koparmalıyız..
Şimdiden söyleyim.. Grup maçları, bir Fenerbahçe, Galatasaray ya da Beşiktaş maçına benzemez.. Süper Lig’in 3 büyükleri için deplasman maçlarına, yani Gaziantep, Şanlıurfa’ya koşturup gittiğimiz olmadı mı?
O halde Malatya bize o kadar uzak olmamalı..
Taraftarı olduğumuz bir İstanbul takımı için nice kavgaya, üzüntülere girmiş olan bizler, bakalım İskenderunspor için yarından sonra neler yapacağız?
Destek mi, köstek mi?
Tamam mı, devam mı?
Birlikte göreceğiz, yaşayacağız!