Söz konusu terör ise..

Yüreğim dayanmıyor artık.. Son iki ayda şehit sayısı 37’ye yükseldi!
Terör tırmanıyor.. Türkiye’nin dört bir tarafından şehit haberleri yükseliyor..
Ertesi gün bakıyorum.. Diyorum ki, şimdi teröriste dağı/meydanı dar edecekler..
Siyasi iradede ‘Tık’ yok..
Ama haksızlık etmeyim.. PKK’yı bitirdik şimdi İsrail ile dalaşıyoruz..
İktidar, İsrail’e meydan okurken..
Yandaş basından Türkiye Gazetesi muhabiri Osman Sağırlı Allah’ın dağına çıkmış, PKK’lılarla sohbet etmiş.. Bir de sağ elini çenesine öyle bir dayamış ki, belli ki ‘iyi dinliyorum’ mesajı da veriyor..
Karşısında PKK’nın 3 numaralı ismi var..
Kim o? Mustafa Karasu!
Türkiye Gazetesi bir de sürmanşetten bindirmiş.. Aynen başlık şu:
Müthiş Röportaj!
Geçenlerde Haber Türk de benzer bir röportajla bizleri yeterince aydınlatmışlardı(!)
O da müthiş bir röportajdı(!)
Türkiye’de kalleş saldırılardan müthiş röportajlar çıkartan sarı basın kartına sahip gazeteciler varken, ‘yazıklar olsun’ demekten başka ne diyebilirim ki?
Pardon, yoksa kutlamalı mıyım?
Oysa aynı gazetelerin son birkaç ay önceki manşetlerine bakın..
TSK’ya acımasızca eleştirilerin yanında, bir de resmen yıpratma mesajları vardı..
Bugün rahat rahat askere vuran o basın kuruluşları, nedense PKK aleyhinde tek bir satır yazmaktan ürküyorlar.. Görüyorsunuz işte, bir de özel röportajlarla bu kalleş zihniyeti el üstünde tutmaya çalışıyorlar..
İskenderun’daki hain saldırıdan sonra 1 haziran tarihindeki yazımda Haber Türk’ün röportajına atıf yapıp, ‘Türkiye aslında bunlardan çekiyor.. Şehitlerimize ağlarken, bir de bunlarla uğraşıyoruz’ demiştim.. Belli ki, ulusal basını hafife almışım..
Haber Türk yapar da, Türkiye Gazetesi yapmaz mı?
Hakkını teslim edeyim.. Türkiye Gazetesi’nin başlığı daha bir çarpıcı..
Öyle saklaya aklaya, üstü örtülü, eğilip bükülmelerle değil, tam kafadan:
– İskenderun kolay hedefti!
Bir de gazetenin adı Türkiye olacak!
Mesaja bakar mısınız.. Sanki kasıt var..
Adamlar, ‘Türkiye’ mecmuası üzerinden meydan okuyor!
O halde İskenderun’daki yerel basın da, PKK’nın Amanos bölge temsilcisiyle röportaj yapsın! Eminim, müthiş bir röportaj olur..
Olağan bir durum yani.. Kültür sayfasında bir makale gibi..
Budur Türkiye’de geldiğimiz nokta..
Herkes ne kadar rahat değil mi?
Askere vur, Kandil’i sev!
Bu mudur yeni rotamız?
Bakın etrafınızda çevreden tıs yok..
Oysa Güneydoğu’da hemen hergün şehit haberi geliyor..
Ama durum bi dakika.. BDP’nin yüzü halen gülmüyor..
PKK’nın çanak anteni, BDP milletvekilleri halen rahatsız..
Sakın TSK onların gözünü korkutmuş olmasın..
Sakın TSK’nın duruşu, onları ürkütmesin!
Hayır.. Hayır.. Başkası değil! TSK onların kãbusu..
Dün akşam saatlerinde Genelkurmay açıkladı:
“-Türk Silahlı Kuvvetleri, Şırnak Uludere’de saldırı düzenleyen teröristlerin, Irak sınırının 2-3 kilometre içine girerek takip edildiğini ve operasyonda 4 teröristin öldürüldüğünü açıkladı.”
Yani gün içerisinde 16 terörist etkisiz hale getirildi..
BDP’lilerin üzüldüğü açık..
Bakın BDP’nin Başkanı çıkıp, Başbakan Erdoğan için ‘Fırıldak’ diyor..
Ee, yüz buldular! Oysa terörü bitirmenin yolu açık..
Getirirsiniz idamı, terör suçlularına uygularsınız!
Elin kalleşi, rahatça silah sıkacak, şehit edecek..
Bir de elini kolunu sallayıp ‘pişmanlık’ yasasından faydalanacak.. Ama polis ise, elli türlü AB yasasından ötürü elini silahına sürmekten korkacak..
Üstelik bir de soruşturma geçirecek..
Bu mudur hakkaniyet?!
Bu mudur ölçü?!
Asker deseniz, 16 ay vatani görev.. Sonra terhis..
Oysa ekmeğe muhtaç milyonlarca insan var.. Çoğu genç..
Bir ekmek parasına bakıyorlar.. Bazıları kullanılıyor..
Bilinçli, kasıtlı bir şekilde ‘madde bağımlılığına’ alıştırılıyorlar..
Bir kısmı çetelerin elinde.. Bir kısmı da terör için dağda..
Oysa temel sorun bu.. Devlet seyretmeyecek, sahip çıkacak!
Yetiştirecek..
Peki devlet ne yapıyor?
Karşısına almış Ortadoğu’nun adamlarını, tam gaz gidiyor.
Şu lafa bakar mısınız:
“Yakında Kudüs başkent olacak ve hep birlikte gidip Mescid-i Aksa’da namaz kılacağız.”
Herkes havaya girmiş.
Gazze halledilmiş, sıra Kudüs’ü başkent yapmaya gelmiş.
Soran da yok, “Nasıl olacak bu kardeşim” diyen de.
Bu lafları eden kişi, Hamas’ın başkanı değil.
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu..
Ne oluyor? İsrail’e savaş mı açıyoruz?
Yangına benzin mi döküyoruz?
Oysa bizim yangınımız Güneydoğu’da..
Hatta.. Artık Türkiye’nin her yerinde..
Yeter artık.. Birileri yüzünü Güneydoğu’ya dönsün ve desin ki:
“- İdamı gündeme getiriyoruz!”
Bu kadar net, i-dam!
Tıpkı İran örneği gibi..
İran, PKK’lıları idam ederken, nedense Türkiye gibi şehit vermiyor..
Nedense PKK da saldıramıyor..
Ne diyor Mustafa Karasu bu hususta:
“-Eğer şu anda İran’da farklı bir şey gelişmiyorsa, bizim sabırlı davranmamızdan kaynaklanıyor.”
Hadi ordan!

GÜNEY HABER YAPTI,
KURUŞ KIYMETE BİNDİ!
Bir markete gidiyorsunuz.. Misal, ürünün üzerindeki fiyat şu:
– 2.99 TL. ya da 1.99..
İskenderun’da ayakkabı mağazalarına bakın.. Bazılarında fiyat etiketinde şöyle yazar:
Ne alırsan al, 23.99! Veya 22.90..
Dikkat edin aradaki kuruşlar kaynıyor.. Ben daha para üstü olarak bana 1 kuruş iade edildiğini görmedim.. Artık 10 kuruşu bile önemsiyorlar..
Evet, sizin için bişey değişmeyebilir.. ‘10 kuruş ne ki?’ diyen bile vardır..
Ama, Türkiye’de yüzlerce şubesi olan bir firma düşünün..
Hergün neredeyse yüzlerce müşteri gidiyor, üst baş alıyor ya da yiyecek/içecek..
Bir akşam vakti, işte o kuruşlar 1000 lira oluyor.. Eğer yüzlerce şubeniz varsa, bu 1000’i 100’le çarpın.. Oluyor size bir ev parası!
İyi para değil mi? O yüzden bir kuruş/10 kuruş deyip geçmeyeceksiniz!
Lafı şuraya getirmek istiyorum..
Türk Eğitim Sen Hatay 2. Nolu Şube Başkanı Ahmet Akça, bugün milli eğitim camiasında o kuruşları sorguluyor.. Gazeteniz GÜNEY’de yer alan haber üzerine, öğretmenlerin bilgisi olmadan 0.30/0.50/1.50 TL’lik ek ders ücret kesintilerini mercek altına alıyor.. Ahmet Akça ‘Rakam küçük gibi görülebilir, ancak 3 bin öğretmenin görev yaptığı düşünüldüğünde çok büyük bir rakam oluşmaktadır. Bunun 2010 yılında olduğu gibi geçmişe dönük yıllarda da bulunduğu düşünüldüğünde 250-300 milyar gibi bir rakama tekabül etmektedir” diyor..
Aynen yukarıdaki hesap.. Mantık değişmiyor..
İşte o kuruşlar, binlerle çarpıldığında ortaya yüksek bir meblağ çıkıyor..
Sanırım olay araştırılıyor.. İskenderun Kaymakamı Cemil Aksak’ın da bilgisi olduğunu biliyorum.. Artık bu hesaplardan yarın ne çıkar bilmiyorum..
Bildiğim şu ki, 1 kuruşun da 10 kuruşun da hesabını iyi yapın!

YEMEK VERMEKLE OLMUYOR!
İskenderunspor’u 2. Lige taşımak istiyorsak, büyük düşünmeliyiz..
Bakıyorum da.. Takım şampiyon oldu, ama ortaya düşen bu sessizlik pek hoşuma gitmiyor.. Sanki herkes, hiç birşey olmamış gibi davranıyor.. Sadece birkaç yemek organizasyonu yapıldı, o kadar.. Ben daha böyle ‘cılız’ geçen bir süreç görmedim..
Bana öyle geliyor ki, İskenderunspor’a ve yönetimine ‘Bundan sonrası için başınızın çaresine bakın” denmeye çalışılıyor..
Oysa, Özel İKEM Koleji kurucusu Levent Yılmaz kadar olamadık!
Takımı yalnız bırakmadı..
En zor gününde yanında oldu..
Maddi ve manevi destek sağladı.. Öyle üç/beş papel değil..
Ciddi bir rakam.. Şimdi Levent Yılmaz ve O’nun gibi inancını yitirmeyenler takıma hayatını koyacak ama bizler seyirci kalacağız.. Olmuyor, yakışmıyor!
Tamam yemek veren kurumlara teşekkür ediyorum..
Peki ya geriye kalanlar? İskenderun’a ne oldu böyle?
Buysa İskenderunspor ruhu, kusuruma bakmayın..
O ruh aramızdan ayrıldı demektir!
Bunu istiyorsak mesele yok.. Ne ben bir daha yazarım ne de kimsecikler bunu kendine dert etmez!

FUTBOLUN SULTANLARI!
Hatay Dumlupınarspor Bayan Futbol Takımı, Play Off’larda harikalar yarattı.
3’te 3 yaptı.. Artık 2. Lig’de..
İster, İskenderun’un güvercinleri deyin..
İster, futbolun sultanları.. ‘Şampiyon döneceğiz’ dediler, sözlerini tuttular.
Harikasınız çocuklar, sporda başarımız sürüyor..
İskenderunspor 3.Lig’de..
Şimdi futbolun sultanları 2. Lig’de.. İskenderun’a yakışan budur..
Tüm takımı, yöneticilerini, kulüp başkanı Halil İbrahim Kocadölü’nü, Garip Şandır’ı, İTSO’yu ve takımı sahipsiz bırakmayan herkesi kutluyorum..
Dilerim, İskenderun’da hasret kaldığımız başarılar hep sürsün..
Çok şükür, hiç olmasa sporda yüzümüz gülüyor!

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.