CHP iktadarı İskenderun’da 2. yılına girmek üzere..
Vaadler vardı, yapılan/yapılacak hizmetler de..
Seçime girerken Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek, bir dizi projeden sözediyordu.. Yapılacakların listesi, halen 29 Mart 2009’da bıraktığım gibi masamda duruyor..
Tam 19 madde! Adına da ‘Planlı bir kent İskenderun’ dendi..
Ağıza, kulağa hoş gelen bir slogan.. Heyecan verici..
Yalnız neredeyse 2 yıl oldu..
İnsanlar sabırsız, birşeyler görmek istiyor.. Bana sorarsanız, muhalefet de yavaş yavaş kaynama belirtisi gösteriyor.. Çünkü, aylar öncesinden ‘Yapılacak’ denilen her iş, ‘biraz sabır’ moduyla geçiştirilmeye çalışıldı.. Farkındalar!
Buna kısaca, ‘hizmet lambası’ yeşil ışıktan kırmızıya dönüverdi diyebiliriz!
Sayalım mı?
Bir; kent meydanı bildiğiniz gibi.. Şükür, servis yolları iyi gidiyor..
İki; Pac Meydanı, sadece İsmet İnönü’ye ait anıtın yeri değişti.. Otobüsler de..
Oysa Doğan Süslü yazıyor.. Dönmez civarında milletin başı dönüyor..
Gürültü, sabahın 5’inde başlıyor.. Doğan Süslü’ye hak vermemek mümkün mü?
Üç; Karayolları Parkı.. Bir günlük heyecandı, sonrası gelmedi..
Dört; Stad düzenlemesi.. Hükümetin yan saha çalışması ve ışıklandırma olmasa, stad aynı stad, hangi düzenlemeden söz ediliyorsa artık..
Beş; Ziraat Kültür Parkı.. Olmayacak doğaya amin demek gibi bişey..
Bana göre hayal sanki..
Altı; Yeşil Vadi/Feyezan.. Şaşırmayalım, Tosun Paşa filmindeki yeşil vadi değil..
Halen pis kokan bir vadi(!), feyezan!
Kastedilen Bağlama bölgesi ise, in/cin top oynuyor..
Yedi; Bağlama rekreasyon alanı..
Sekiz; Şeytan deresi ıslahı.. AK Parti şimdilik, belediyenin o bölgede ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyor, işin akıbeti belli değil.. Edindiğim bilgi neticesinde kısmetse başlayacaklar!
Dokuz; Esentepe Ören yeri.. İki yıl önce nasılsa halen aynı..
On; Konut Yerleşim Alanı.. Henüz bişeyler farketmedim, ya siz!?
Onbir; Fener Anıtı.. Halen turizme bir katkısı yok..
Sahil kordonu da aynı kaderi paylaşıyor..
Oniki; Fuar alanı.. MKÜ Kampüsü’ndeki bir fiyaskoydu..
Arıtma civarındaki kastediliyorsa, adı var kendisi yok!
Onüç; Akçay Sanayi Bölgesi.. İki yıldır tık yok.. İmkansız gibi birşey, esamesi bile okunmuyor..
Ondört; Küçük Sanayi Sitesi Kentsel Yenileme ve Dönüşüm Projesi.. Güldürmeyin beni, değil başlamak, bir 5 yıl sonrasını hayal etmek bile mümkün değil..
Onbeş; Oteller bölgesi.. Hilton henüz yeni kapımıza dayandı..
Dubai firmasıyla görüşmeler sürüyor, meclis halen kararsız..
(AK Parti bastırıyor.. Dilerim, firmadan bir okul yapım işi koparırız..)
Onaltı; Pirinçlik Rekreasyon Alanı.. Ne demekse? O bölgede bir plajımız vardı, yokoldu gitti.. Hatta İskenderun sahil boyunca hiç olmadı ki?
Onyedi; İstasyon Meydanı.. Allah’a emanet!
Onsekiz; MKÜ Meydanı.. Antakya alt geçidi/üst geçidi solladı.. Biz ise kısmetse başlayacağız yakında..
Şimdi diyeceksiniz ki, Yusuf Civelek’in seçim vaadi 19 maddeydi, niçin 18’de tıkandın..
E haklısınız.. Resme dikkat edin, tıkanan ben değil, bu projeyi hazırlayanlar..
11 ve 12. maddeyi konut yerleşim alanı diye gösterenlerdir maalesef..
Neyse.. Siz aslında bu projeleri bir kenara koyun..
Aklınız karışmasın! Çünkü, tüm bu vaatler daha çözüm beklerken..
Yolun öteki ucunda 3 yıl ve dahası var..
Mesela iskele var.. Aslantaş var..
Arıtma var.. Su şebekesi yenileme işi var..
Çöp fabrikası var.. Tepelerin sorunu var..
Olimpik havuz var.. balık lokantası var..
Nikah ve düğün salonu var.. Var oğlu var..
Kaldı şunun şurasında 3-3.5 yıl!
Ah ki ah! Vah ki vah!
Bunca proje, seçim vaadine ‘planlı bir kent’ dendi, kağıt üzerinde..
Ama plan mı değişti, İskenderun mu?
Manzara uzaktan nasıl görünüyor bilmiyorum..
Kararı siz verin bugünlük..
Bana yeterince kızıyorlar zaten!
YÜZ KIZARTICI SUÇ!
Bir insan bunu niye yapar, bilmiyorum..
Zevk midir, fantazi midir!
Ya da başka bir adı olmalı..
Yoksa hiçbir sağlıklı insan, para kazanıp ya da kasasında para varken, Devlet’e birikmiş elektrik borcundan ötürü takmaz..
Yanlış anlaşılmasın, kastettiğim elektrik borcunu ödemeyen bir restoran işletmecisi..
Ya da şöyle diyelim, altında bir BMW X5’i var..
Gıcır gıcır..
Parası var ki alıyor.. Malı/mülkü saymıyorum bile..
Ama söz konusu elektrik faturası olunca yırtıyor, kaçıyor, oralı bile olmuyor!
Bu psikolojiye nasıl bir ad takmalı, siz karar verin..
Ama, bunu yapan sade bir vatandaş olunca, hayatını dar etmeyi biliyorlar..
Evine çökmeyi, elektriğini kesmeyi vazife sayıyorlar..
Şimdi canım İskenderun’umun, güzel insanına soruyorum..
Elektriği kaçak kullansan ne olur?
Bitersin! Mahkemelerde yargılanırsın.. Sürüm sürüm sürünürsün..
Üstelik, ‘yüz kızartıcı suç’ damgası yersin..
Peki, adam paralı.. Her devrin adamı..
Üstelik ‘elektrik’ hususlarında yabancı değil.. Devlet ile iş yapıyor..
Peki, onu üstün kılan sebep, ayrıcalık ne?
Ensesi mi kalın? Yoksa siyasilere mi güveniyor ya da parasına mı?
Şimdi bu adam, tatlı tatlı kazandığı paradan elektriğe zırnık vermek istemiyorsa elektriği kesilmeliydi..
Kesilmedi.. O halde Devlet nazarında suç işliyor, değil mi?
Evet bana göre de, bu yüz kızartıcı bir suçtur..
Yalnız, ‘yüz’ kızartıcı suç için ‘yüz’ gerekiyor..
Pardon, benimkisi de iş yani!
İBRAHİM YARAN: “HABERİM YOK!”
Unutulan Kent Konseyi meselesini gündeme getirdim, kıyamet koptu..
Meğerse, bir kopukluk, bir irade eksikliği var..
Aslında niyet de, heyecan da kalmamış..
Haftasonu AK Parti Belediye Meclis Üyesi İbrahim Yaran aradı:
“- Madem Kent Konseyi ile ilgili yazıyorsunuz.. Söyleyim o halde.. Kent Konseyi Raporu şeklinde bir kitapçık elime geçmedi. Ne bilgim var ne de gönderildiğine ait bir emare.. Raporu incelemediğim için de, birşeyler söylemem mümkün değil..”
Şaşırdım gerçekten..
Ortada bir koordine eksikliği olduğunu düşünüyorum..
Madem, meclis üyelerinin bir kısmı ‘almadık’ diyor.. O halde, 120’ye yakın fikir adamının yaptığı işe, sarfettiği enerjiye ve zamana yanarım..
Ee, o halde İskenderun Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek neyi bekliyor?
İnsanlarımıza her seferinde ‘güzel şeyler olacak’ umudunu aşılamanın bir gerekçesi varsa, söylesin.. Yoksa gelişmeler hiç de iç açıcı değil..
TRANSFER VE SAHA PROTOKOLÜ!
Transfer dönemi başladı, bitmek üzere..
Hazırlıklar sürüyor.. Kulüp Başkanları arayış içinde, tempo artırıyor..
* Hatayspor Kulübü Başkanı Çinçin:
“- İyi bir takım oluşturma çabası içerisindeyiz. Şu anda transfer komitemiz ve teknik heyetimiz takıma ileriye dönük ve yetenekli oyuncuları kazandırmak için büyük bir gayret sarf ediyor.”
* Kırıkhanspor Başkanı Mete İçcan:
”Zirveye oynayan bir takım kurağız.”
Evet, kulüp başkanları icraat turlarına başladı..
İskenderunspor ise şimdilik beklemede..
Oysa transfer dönemi bir ay sonra kapanacak..
Kulübün son durumu ortada.. İki olası gerçekle karşı karşıyayız..
Bir, yönetime takviye gerek..
Iki, 2. ligi zorlayacak bir takım kurmak için para gerek, destek gerek..
E, hiç biri yoksa mevcut yönetim ne yapsın..
Onlar görevini yaptı.. Ya bizler, sizler!
Bence artık durumu zorlamanın ve uzatmanın manası yok..
Yarın, İskederunspor oynayacağı her karşılaşma için 5 Temmuz Stadı için yüklü bir de para ödeyecek.. Dilerim İDÇspor Yönetimi, Kırıkhanspor’a gösterdiği ayrıcalığı İskenderunspor için de gösterir.. Zira, takımın stadta oynamasını öngören protokolde bazı maddeler şimdiden dikkat çekiyor..
Şimdilik konu bana özel kalsın.. Ama bir taraftarın sorumluluğunu bir kulübe yükleyecek hiçbir protokol ne profesyonellik ne de samimiyet içerir, benden hatırlatması!
YETER Kİ İSTEYİN!
Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Zorlu:
“- 15 sene önce dediler ki, ‘Bu çaputçunun televizyon işinde ne işi var?’ İşte çaputçu neler yapıyor. Yeter ki isteyin..”
Bu haykırış beni geçmişe götürdü..
Benim için de, 15 yıl önce bırakın köşe yazmayı, muhabirlik yapamaz dediler..
İçlerinden bir tanesi de, birkaç gündür Ankara’larda yalakalık peşinde koşturan bir gazeteciydi.. Hatta, GÜNEY’de ilk başladığım günlerde, ‘Beni bir haftaya kadar kovdurmaktan’ bahsedenler şimdi nedense ortalıkta yoklar..
Unuttular herhalde, onlar varolan kredilerini tüketti, ben ise bonus biriktirdim..
Aradan tam 10 yıl geçti.. Ne diyordu İşadamı Ahmet Zorlu:
“İsterseniz başarabilirsiniz.. Yeter ki, isteyin!”