Yurt dışında ve yurt içindeki bazı varlıkların, Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkındaki 5811 sayılı yasanın amacı : gerçek veya tüzel kişilere ait olan para, döviz, altın, menkul kıymet ile taşınmazların kayda alınması ve işletmelerin öz kaynakları içinde yer almayan bu tür varlıkların, sermaye olarak konulmak suretiyle, işletmelerin sermaye yapılarının güçlendirilmesini sağlamaya yöneliktir.
Yasa 01/10/2008 tarihi itibariyle sahip olunan ve yurt dışında bulunan, yukarıda sayılan sermaye araçları ile kanaat verici bir belge ile ispat edilen taşınmazların, Yasa, Resmi Gazete’de yayımlandığı 02/11/2008 tarihini izleyen 3.ayın sonuna kadar, Türk parası cinsinden rayiç bedelle, Banka veya aracı kurumlara bildirilmesi veya Vergi dairelerine beyan edilmesi halinde, beyan edilen miktarın 22/11/2008 tarihinden sonra başlayan ve 11/01/2008 tarihinden önceki dönemlere ait vergi incelemeleri sonucu, Gelir, Kurumlar ve Katma Değer vergisi yönünden tespit edilen matrah farkından, bu bağlamdan beyan edilen tutarların mahsup edilmesi ön görülmüştür.
Ayrıca 5811 sayılı yasa : Gelir ve Kurumlar Vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak, 01/01/2008 tarihi itibari ile yasal olarak tutulması gereken ve defter kayıtlarında yer almayan, Para, Altın, Döviz, Menkul kıymet ve taşınmazların aynı süre içinde Vergi dairelerine rayiç bedel üzerinden beyan edilmesi halinde, aynı haktan yararlandırılması hususu, ayrıca hükme bağlanmıştır. Yasa, yurt dışındaki varlıkların değeri üzerinden %2, Türkiye’deki varlıkların değeri üzerinden %5 oranında vergi tarh edilmesi ve bu vergilerinde, tarhiyat yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenmesini de hükme bağlamıştır.
Yasa hükümlerinden yararlanmak için ön görülen beyan süresi 02/03/2009 tarihinde sona ermiştir. Daha sonra 5811 sayılı yasada yapılan değişiklikle, 01/06/2009 tarihi itibariyle sahip olunan söz konusu değerlerin 30/09/2009 tarihine kadar Vergi dairelerine Türk parası cinsinden rayiç bedelle bildirilmesi sonucu bu varlıkların, Milli Ekonomiye kazandırılması ön görülmüş bulunmaktadır.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, varlık barışının önemli bir fırsat olduğunu belirterek, artık Banka gizliliğinin de geride kaldığını, İsviçre ve Avusturya’daki hesapların istenmesi konusunda ki çalışmaların, devam ettiğini ifade etmiştir. İsviçre ve Avusturya ülkeleri OECD’nin koyduğu vergi anlaşması ile ilgili şerhleri, geri çekmeleri sonucu daha önce bilgi verme konusunda, isteksiz davranan bazı ülkelerinde, bilgi değişim anlaşmalarıyla bilgi vermeye başladıklarını da ifade eden Maliye Bakanımız, bu değerlerin Türkiye’ye gelmemesi durumunda Vergi, Gecikme Faizi, Kaçakçılık Cezası söz konusu olacak ancak, yurda gelmesi durumunda mükellefler sadece %2 vergi ile kurtulacaklarını beyan etmiştir.
Maliye bakanımız Varlık Barışında Bakanlar Kuruluna 3 ay uzatma yetkisi verildiğini ve Varlık Barışında sürenin de uzayabileceği mesajını vermiştir.
Kayıt dışının yuttuğu 20 Milyar TL’nin yükünü, halen çalışanın ve bazı basiretli Tüccarının ödediği bu dönemde, Ekonomiye kazandırılan bu değerlerden elde edilecek gelirlerin, dolaylı vergilerin ( Akaryakıttan, Otomobillerden v.s ) vergi gelirlerinde ki payını azaltacak, ücretli olarak çalışanların yükünü azaltacak ve belki işçi maliyetlerini de asgari düzeye indirecektir.
Bu yasanın gerek işletmeler ve gerekse Türkiye’miz için hayırlı olmasını ve bu konuya herkesin gerekli önemi vermesini diliyorum.
FEVZİ SEVİNÇLİ
İTSO Meclis Üyesi Ve Bütçe İnceleme Komisyonu Başkanı