İskenderun Limanı ‘çözümsüzlük’ sorunundan kurtuldu.
Son günlerde aldığım en iyi haberin bu olduğunu söylemeliyim. Limanla birlikte özlemle beklediğimiz yatırımlar, bu güzel kentte önemli bir ekonomik rüzgar estirecek.. Kiminle konuşsam, güzel ifadelerle karşılaşıyorum..
İşte samimiyet.. Hakettiğimiz hedeflere doğru ulaşacağımızı inanıyorum..
Şimdi en çok tartışılan konu şu:
– Gelişmelere ayak uydurabilecek miyiz?
Herşey elimizde.. Buna hazırlıklı mıyız peki?
Mesela, İskenderun Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek bu konuda herhangi bir çalışma içerisinde olacak mı?
Biliyoruz ki, Primemall AVM yatırımında sınıfta kaldık..
Açılış günü ve sonrasında trafik allak bullak oldu..
Çözüme yönelik üstgeçit beklentimiz ise bir başka bahara kaldı..
Üstelik, şu günlerde servis yolları bile hazır değil..
Şimdi İskenderun Limanı şekillenecek olursa, yatırımlarla birlikte, Liman B kapısı tırlarla, kamyonlarla dolup taşacak..
Kuyruklar oluşacak..
Hazırlıklı mıyız? Bence değil..
Hazır liman da özelleşmişken, koordineli bir çalışmaya uzanıp, masaya yatırılması gereken hususlara odaklanabildik mi? Bence yine hayır!
Ne olacak peki, söyleyim..
MKÜ kavşağında yapamadığımız üstgeçidi oraya taşımalıyız..
Bu konuda Limak yetkilileri ile görüşmeli, yatırımlar kapsamında taleplerimizi iletmeliyiz.. Yarın nakliye sektörü tekrar İskenderun’da tutunmaya başlayacak..
İşadamlarının beklentileri, talepleri oluşacak..
Niçin ama niçin, sektör temsilcileri ya da kurumlarla bir toplantı düzenlemek akıllara gelmiyor? Her zaman söylüyorum..
Konuşmalıyız, dertleşmeliyiz, taleplerimizi masaya dökmeliyiz..
Çok değil, yakın bir zamanda İskenderun nüfusu artacak..
Bunu hepimiz dillendiriyoruz.. Fakat gelin görün ki, İskenderun altyapısı her türlü gelişmeyi kapsayacak altyapıya sahip mi?
Sorular uzar gider.. Bana sorarsanız, kaybedecek vaktimiz yok..
Yerel yöneticiler, şimdiden ‘tedbir’ mahiyetinde önlemleri dosyalara taşımalı..
Anlatmalı, paylaşmalıdır..
Yerel yöneticinin asli görevidir bu. Rüzgârların önünde eğilmemeyi, dik durabilmeyi, kendi fikrini cesaretle savunabilmeyi, her zaman hazırlıklı olabilmeyi gerektirir..!
Madem artık “uzlaşma” zamanı geldi, belediye başkanının ‘iş dünyası’ ziyareti yapmasının önünde de bir engel yoktur. Kaybolan yıllarımızı bize geri verebilecek olan belki de budur!