AK Parti İskenderun Belediye Meclis Üyesi İbrahim Yaran:
“2011 yılında canım ülkemde muhalefet”
AK Parti İskenderun Belediye Meclis üyesi İbrahim Yaran, muhalefetin gücü AK Parti ile baş etmeye yetmeyince, millete ‘Sokak sokak, mahalle mahalle sokağa dökülün’ talimatı vermeye yetti” dedi. Meclis üyesi Yaran yaptığı açıklamasında, “Milletimizi inanç ve etnik bağlamda ayrıştırarak, maalesef ‘Böl, parçala, yönet”’ politikası izlemekteler. Bu doğru bir yöntem değildir. Bize düşen ayrıştırıcı değil, daha birleştirici ve daha demokratik yöntemleri öne çıkaran politikalar izleyerek siyaset yapmaktır. Bir yanda dünya devletleri arasında ‘Yıldızı parlayan bir Türkiye’ var, ama maalesef diğer yanda ‘Kendi gerçeklerini ve gücünü idrak etmemekte ısrar eden’ bir muhalefet yapısı, milletimizin kaderi ile oynamaktadır” ifadesini kullandı. “AK Parti iktidarı öncesi koalisyon hükümetlerinin olduğu yıllar, Türk dış politikası, neredeyse IMF ile ilişkilerimize indirgenmişti” diyen AK Parti İskenderun Belediye Meclis Üyesi İbrahim Yaran sözlerine şöyle devam etti: “ Ülke gerçeklerini yok sayan
tek tip IMF reçeteleri Türkiye’ye dayatılıyor ve siyasetçilerimiz de bunu kabul etmeyi büyük bir dış politika zaferi gibi görüyordu. Memur maaşlarını IMF’den sağlanan kredilerle ödemeye çalışıyor, Türkiye’ye bundan başka bir çıkış yolu gösteremiyorlardı.
Türkiye’nin siyaseten istikrarsız bir ortama sürüklenmesi, hep koalisyon hükümetleri dönemine rastlar. İçerde siyaseten istikrarsız olan bir Türkiye, dışarıda nasıl itibarlı olabilir? Türk halkı, bu gerçeği DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümeti döneminde çok daha yakından gördü ve ilk seçimde AK Parti’ye tek başına hükümet olma yetkisi verdi.” Türkiye’nin bugünkü konuma, halkın siyasi gücünü bir yerde toplamasıyla geldiğini söyleyen meclis üyesi Yaran, “Eğer parçalı koalisyon hükümetlerine devam etseydik, Türkiye bugünkünden çok daha gerilerde kalır ve IMF’nin kapısında sırasını bekleyen bir ülke haline gelirdi. Bugün bile küresel güçler, darbe ateşiyle yanıp tutuşan bazı cunta meraklılarına hafiften bir göz kırpmış olsa, emin olun Türkiye yeniden darbeli günlere dönebilir. Ama darbecilerin önünde bugün iki büyük engel var. Birincisi, toplumun siyasal gücünü tek başına iktidara taşımış olan bir hükümetin varlığı. İkinci engel ise, halkın darbeye ve darbecilere karşı bilinçlenmesidir. Umarım bu bilinci kaybetmeyiz” şeklinde konuştu