Hatayspor’un başarı öyküsü

Hikmet Çinçin örnek olsun!

Bugün spor da yazacağım, Hatayspor’un başarı öyküsünü..
Niye? Çünkü yöneticilerin azmi takdire şayan.
Üstelik bu ‘sevda’ destek görüyor.. Kulağın birinden çıkıp, diğerinden çıkmıyor..
İskenderunspor’a gönül verdiğini söyleyip, ‘çivi’ çakmaktan aciz çakma gönüllülere ibret olsun diye yazıyorum..
Malumunuz, Hatayspor ‘efsanevi’ isimlerle eski günlerine tekrar kavuşuyor.
Antakya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), Hatayspor’un yöneticileri ve STK’lar, takımı parlayan bir yıldıza dönüştürmek için canla başla çalışıyorlar. Antakya Ticaret ve Sanayi Odası, aynı zamanda Hatayspor Kulüp Başkanı olan Hikmet Çinçin, bordo beyazlı ekibin başarısına öylesine inanıyordu ki, ipleri eline aldı, takımı baştan aşağı yeniledi, teknik kadroyu güçlendirdi..
Yetinmedi.. Bütün tecrübesini, donanımını, azmini takımla paylaştı.
İşte o başarılı işadamı, Antakya Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş’a Hatayspor’un o sıkıntılı günlerinde şöyle bir söz vemişti:
“- Ben bu takımı yürüyerek şampiyon yapacağım. Yeter ki, siz yanımda durun..”
İşte o gün söylenen bu iddialı sözler, bugün her yönüyle gerçekleşiyor.
Hatayspor’a Başkan Lütfü Savaş’ın sağladığı maddi imkanlar yerini buldu..
Öyle ki, yüreğe işlenen maddi ve manevi bu destek, Hikmet Çinçin ile tüm futbolcuları kamçıladı. Aradan geçen zaman içerisinde Hatayspor geldiği nokta itibariyle en yakın rakibine maç eksiğine rağmen, açık ara puan farkı attı.
Ayrıca.. Futbolcuların kalitesi, birbirlerine karşı uyumu, öylesine ciddi bir randıman verdi ki.. Rakipleri daha şimdiden havlu atar hale geldiler.
İşte Hatayspor’un diriliş hikayesi böyle oluştu. ATSO Başkanı Hikmet Çinçin’in takıma olan inancı, Hatayspor’u hakettiği o başarılı günlerine yeniden kavuşturdu.
İnanıyorum ki, transfer sezonunda bu takım ektiğini fazlasıyla biçecek..
Her haliyle Bank Asya 1. Lig’e doğru ilerleyecek..
Üstelik, yeni Gökhan Zanlar.. Selçuklar çoğalacak..
Dilerim, ATSO Başkanı Hikmet Çinçin’in gösterdiği bu hassasiyet ve spor sevdası, Hatay’daki tüm spor adamlarına örnek olur.. Doğru zamanda, doğru iş çıkaran yöneticilerin sayıca fazla olması, spor dünyası için bir umuttur..
Tebrikler Hikmet Çinçin.. Tebrikler Başkan Lütfü Savaş!

İÇİMİZ YANIYOR!
Dün, İskenderunspor’un eski kaptanlarından, TÜFAD Üyesi/Antrenör Paşa Ümit (Payaslı) ve İDÇspor’da top koşturmuş, başarılı antrenörlerden, yine TÜFAD üyesi Akın Cerrahoğlu ile birlikte sohbet ediyorduk. İskenderunspor’un destek görmesi konusunda ayrıntılı detaylara değindik.
Mesela, takımın bir sahası bile yok!
Antrenman yapacaklar, sıkıntı diz boyu!
Ekonomik anlamda adım atacaklar. E, o da bir yere kadar..
Birşeyler değişmeyecek mi hiç? Hemen söyleyim, aylardır yükselen destek çağrıları yeterince karşılık buluyor mu? Hayır!
İşte bu durum herkes gibi, beni de rahatsız ediyor..
Turuncu mavili ekibin Başkanı Sedat Uysal daha ne yapsın ki?
2. Başkan Levent Yılmaz daha nereye kadar dirayet gösterecek?
Aslında Akın Cerrahoğlu’nun sözleri açık ve net, diyor ki:
“- Bu güzel kent bir zamanlar ‘futbolcu makinası’ gibi işlev görüyordu, şimdi o heyecan yok, kullanamıyoruz. Sosyal paylaşım sitelerinden destek arıyoruz. Oysa, bu desteği belediye başkanlarımız, STK’larımız, İskenderun sevdalıları sağlayabilir. İskenderunspor sahipsiz kalmamalı. Karşımızda Hatayspor örneği var. Neden bizler aynı yolda ilerlemeyelim. İstiyoruz ki, İskenderunspor ekonomik alanda ezilmesin. Başkan Sedat Uysal iyi niyetli, destek verelim.”
Ne demek istiyor Akın Cerrahoğlu?
Bu gelişmenin adını koyalım, gereğini yapalım..
Hatayspor’un başarı öyküsü

YENİ MAKZUMELERE İHTİYACIMIZ VAR!
İskenderunspor’un eski kaptanlarından Paşa Ümit (Payaslı) da aynı dili konuşuyor..
‘Kenetlenelim’ diyor.. Maksadı kimseyi eleştirmek değil..
Takımın iyi işler yapmasını can-ı gönülden istiyor. Diyor ki:
“- İçimiz yanıyor. Takım böyle kalmasın. Yeni Makzumelere ihtiyacımız var. İskenderun ‘hasta adam’ değil. Lale Devri’ne tekrar dönmeliyiz. Lütfen takıma hep birlikte el atalım.”
Artık herkes bunun idrak ve sorumluluğu içine girse diyorum.
Sadece spor konusu değil, her konuda fikir alışverişinde bulunalım.
Tartışalım, üretelim, destek verelim!

RECEP TAYYİP ERDOĞAN STADI!
İskenderun 5 Temmuz Stadı’nı şimdilik İDÇspor kullanıyor.. Hakkıdır, parasını ödüyor.. Profesyonel takımlar da sahayı kullanabiliyor.
İSDEMİR’de bir stad daha var.. İDÇspor bu olanaklardan faydalanabiliyor..
Kaldı ki, başarılı olması bu yüzden.. İstiyorum ki, İDÇspor daha fazla destek görsün..
1. Lig’e çıkması için önünde hiçbir engel yok.. Bir gün Bank Asya’da izleyeceğimden de hiç şüphem yok.. Ama gücü de bir yere kadar..
Kırıkhanspor ile İskenderunspor da aynı sahayı paylaşıyor.. Ne var yani? İskenderun’a bir stad daha kurulsa da, işadamlarının veya devletin yetkili makamlarının ödenekleriyle bunun öncülüğü başlatılsa, fena mı olur?
Adına da Recep Tayyip Erdoğan Stadı koyarsınız, işlem de hızlanır!
Olmaz demeyin.. Bal gibi de olur!
Fanatikleri bir kenara bırakabilsek, kapıları bir açabilsek, konuşma alanımızıın epey geniş olabileceğini göreceğiz.
Yeter ki, biraz gayret gösterelim!

SAĞDUYU HAKİM OLDU
İSKENDERUN KAZANDI!

Şu zamanda gazetecilik zor zanaat. Doğruyu yazmanın bile kabahat olduğu günlerde yaşıyoruz. Kabahat olsa yine iyi. Doğruyu yazıyorsunuz, yalanlamayı geçtik ardından bir yazı dolusu hakaret işitiyorsunuz.
Ne demek istediğim yeterince açık herhalde.
Neyse, ‘İskenderun’da yatırım’ meselesine dönelim..
AK Parti’nin bazı belediye meclis üyelerinin otel yatırımında ortaya koydukları ‘red’ oyunu insanlar nasıl algıladı bilmiyorum..
Ben iyi niyetimle, sonuçta ‘sağduyu kazandı’ diyorum.
Herşeye rağmen, AK Parti’nin bugüne dek hiçbir söylemlerinde ağır ve incitici hakaret yoktu.. Ben sonuca bakarım..
AK Parti’li üyeler gibi DP’li Ali Kılıç Çirkin ya da Abdulkadir Yardımcıoğlu’nun çekincelerini de anlarım.. Onların düşünce yapısı ve gözlemlerine ihtiyacımız var.
En azından AK Parti’de, DP ve MHP’de gördüğüm yapıcı ve zengin tartışma ortamı beni etkiliyor.. O bakımdan, Belediye Başkanı Dr. Yusuf Çivelek’i şanslı görüyorum..
Dikkat ediyorum, tartışma kültürü çok iyi..
Mesela, Ercüment Kimyon her soruyu direkt ifadelerle sorabiliyor.
Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek ise içini açıp, halk adına yapılması gereken hizmetleri açık yüreklilikle sıralabiliyor. Yatırım programını hazırlıyor..
Bu başarıda akılcı destek politikalarını uygulamaya koyan idarenin de payı var. Gelinen noktayı yeterli bulmayabiliriz ama küçümsememek gerekiyor, çünkü bu meclis ‘sağduyu’ içeren vizyonuyla gelecek için büyük bir umut veriyor.

HATAY RİSKLİ BÖLGE!
Türk Kızılayı Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, dün depremde riskli bölgeleri açıkladı.
Saros Körfezi, Balıkesir ve Hatay!
Işıkara diyor ki:
“- Türkiye’nin güney batı ucu riskli. Hatay zaman zaman 7’nin üstünde depremlere sahne olmuş. Uzun bir süredir Hatay’da deprem yok. Bence bu çok önemli. Her an her yerde deprem olabilir.”
Bence, İskenderun’da belediye meclisinin bir sonraki oturumda ele alacağı konulardan biri bu olmalı.. Revizyon imar planı geçiyor ama, odalar ve yapı denetim firmaları dikkatli olmalı, toplum destekli programlara girişilmeli!
Kentsel dönüşüm alanları hızla belirlenmelidir..
Demem o ki.. Bizim artık gerçekleri bilmemiz gerekiyor.
Korkmak yerine önlem almamız gerekiyor.

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.