Engel derken.. Yatırımın, hizmetin önünde duran engellerden söz ediyorum. Hep topluma biraz burun kıvırmaya, bir şeylere karşı çıkmaya, karamsar davranmaya eğilimli olanları kastediyorum..
Böyle düşünmekte yalnız değilim..
Defalarca yazdım.. Dün de, İGC’de AK Parti Hatay Milletvekili Aday Adayı Osman Alpagül’e sordum:
“- Her yatırıma karşı bir takım engeller ortaya atılıyor, nedir görüşünüz?”
Cevap net:
“- İskenderun, önüne taş koyanlardan ötürü yeterince kaybetti. İskenderun’un geleceği parlak.. Ama taş koymakla da olmuyor.. Ne olursa olsun ben her yatırımın destekçisi olacağım, hatta kazmayı/küreği elime alıp, o engelleri birbir ellerimle temizleyeceğim. Biz bu güzel kentin insanlarıyız, yüreğimizi, enerjimizi İskenderun’un sorunları için kanalize edeceğiz. İşsizliğin panzehiri olacak her adımın yanında olacağım.”
Gördüğünüz gibi.. Kimse kavga gürültü istemiyor..
Osman Alpagül’ü tanırım.. Çok yardımsever, kendini hayır işlerine adamış, üretken bir insandır. Kapısını çalıp da, sıkıntısına çare olmadığı kimse yoktur..
Elinden gelenin fazlasını yapmıştır.. Örneğin, İskenderunspor’a destek kampanyasına öncülük edenlerdendir..
O bakımdan.. Osman Alpagül’ün, 5 yıldızlı otellerin bir türlü İskenderun’da konuşlanamıyor olmasından duyduğu rahatsızlığın aynısını yaşıyorum..
Benzer rahatsızlığı taşıyan bir isim daha var. Basın mensuplarıyla dün, Petek Kafe’de bir araya geldi.. AK Parti Hatay Milletvekili Aday Adayı Dr. Veysel Yıldırım’ın, ‘İskenderun; bir kanadında sanayiyi, diğer kanadında turizmi taşıyan bir kuş gibidir. Her iki kanadıyla geleceğe uçmalı..’ söylemlerini fazlasıyla önemsiyorum.
Doğrudur.. Sanayi varsa, turizmi de ihmal etmeyeceğiz..
Mantık bu olmalı..
Engellerden, mahkemeye taşınan yatırım olanakların kayıp gitmesinden o da rahatsız..
Hatta tepkili..
“- İskenderun bunu hakketmiyor’ diyecek kadar da yürekli..
Etkili ve Hatay’ı kalkındıracak projeleri var.
* Yeni OSB’ler..
* Yeni istihdam alanları..
* TOKİ’nin imkanlarından faydalanılması..
* 5 yıldızlı otellerin önündeki engellerin kaldırılması..
* Özelleşen limanla birlikte alternatif kaynaklara yönelmek..
* Günübirlik turizmi canlandırmak..
* İskenderun’a yeni bir stadyum kazandırmak..
* İskenderunspor için tesis kurmak..
* Altyapı ve tesis sorunlarını çözmek gibi..
Anlayacağınız umutsuzluğa kapılmaya gerek yok. İskenderun’da ‘engelleri’ ortadan kaldırmaya yönelik bir irade var. Milletvekili aday adayları her türlü engele son veren demokratik yapıyı eninde sonunda hazırlayacak.
Ben buna inanıyorum..
NİZİPLİOGLU SES VERDİ!
MHP Milletvekili aday adayı Kemal Niziplioğlu’nu “Ses Ver Türkiye” sloganlarıyla tanıdık.. Bilboardlara verdiği reklamdan sonra bir süre ortalıkta yoktu..
Dün, MHP İlçe Teşkilatı önünde kalabalık bir topluluğa seslendi..
– ‘Mustafa Kemaller bitmez’ dedi..
– ‘Bende Kemalim ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden gidiyorum, dedi.
– ‘Benim paraya pula ihtiyacım yok. Ben bundan sonra memleketime hizmet etmek istiyorum’ dedi..
– ‘Türk’te, Arap’ta, Kürt’te bizimdir. Müslüman, Hristiyan, Musevi, Hanefi, Şafi, Nusayri, bizimdir. Bizler biriz ve tekiz’ dedi..
– ‘Kurtuluş yeri MHP’dir’ dedi..
Özetle.. Kısa bir suskunluktan sonra Kemal Niziplioğlu’nun dönüşü muhteşem oldu..
ALİ USTA ABARTTI!
Ali Usta kim mi? Demokrat Parti’nin Hatay Milletvekili aday adayıdır..
Dün bir açıklaması vardı.. Mailime attılar, okudum.. Hayırlı olsun..
İyidir, hoştur..
Siyaseten durşuna birşey demiyorum da.. Ama, bütün gün DP ilçe teşkilatı önünde giydirdiği aracı park ettirip, yüksek volümle megafondan ‘seçim şarkısını’ dinlettirmesini de pek hoş karşılamadım..
Sadece ben değil.. Çevre esnafından kimi görsem aynı tepki:
“- Aynı şarkıyı nakarat eşliğinde bütün gün dinlettirdiler. Bunu saygısızlık olarak kabul ediyoruz.”
Bir başka tepki:
“- Bir taraftan DP’nin, diğer taraftan diğer partilerin araçları geçiyor, ses birbirine karışıyor. Tam bir gürültü kirliliği, yazıktır.. Müşterinin ne dediğini anlayamıyoruz.”
Ee, daha iki gün önce uyarmıştım, di mi yani?