Cumartesi günü hayatımda bir ilki yaşadım.
Daha doğrusu, 130 öksüz ve yetim çocuğumuz da bir ilki yaşadı..
Kokteylin ne anlam taşıdığını, bir etkinliğin onlara ne kadar ‘mutluluk’ yaşattığını gördüler, öğrendiler..
Hatta üstüne bir de dilek tuttular, hayalleri gerçek oldu..
Sadece bu da değil.. Sevgiyle, şefkatle beslendiler..
İskenderun Kaymakamı Ali İhsan Su’yu kutluyorum..
‘Bir Dilek Tut, Gerçek Olsun’ projesi kapsamında 130 öksüz ve yetim çocuğumuzun hayallerini gerçekleştirdiği için..
Bir teşekkür daha..
Sayın kaymakamın öncülüğünde gerçekleşen bu projeye destek veren hayırsever işadamları Fuat Tosyalı’ya, Recep Atakaş’a, Uğur Ateş’e, Ramazan Keleş’e, Osman Gözükara’ye, Can Teymur’e, Arzu Özerdem’e, İsdemir yönetimine ve dersaneler birliği başkanına da selam olsun diyorum..
Hepsi, Cumhuriyet’in ve onun devrimlerinin sonunda yetişen müthiş ve memleketine katkı sunan işadamları..
İzliyorum..
Keyifle, neşeyle, coşkuyla, gururla..
Hele Kaymakam Ali İhsan Su?
7’den 70’e her İskenderunlu’nun sorunlarına eğilen, insanlarla dertleşen, çözümler üreten bir Devlet adamı..
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda öksüz ve yetim çocuklarımızın babası oldu.. Yüreğini onlara açtı. Başlarını okşadı, tek tek kucaklaştı..
Bir de Fuat Tosyalı..
Harika bir insan! Baba şefkatiyle çocuklarımızın kalbinde ışık oldu, umut oldu..
Sevgi Evleri’yle zaten ‘kimsesiz’ yavrularımızın kalplerini fethetmişti.. Şimdi, o saf ve temiz yüreklere ‘neşe’ ve ‘huzur’ katıyordu.. Çok anlamlı bir söz kullandı, dedi ki:
“- Çocuklarımıza destek olmak varoluş sebebimizdir.”
Güzelliğe bakar mısınız?
Recep Atakaş aynı keza.. Müthiş bir insan..
“- Çocuklarımızı sevelim, mutlu edelim. Onlar için yaşıyoruz” derken oldukça mutluydu.
Milletvekili Orhan Karasayar keyifliydi.. Dedi ki:
“- Çocuklarımızın hayallerini yaşatalım. Umutla, sevgiyle büyüsünler ki, Devlet’imize katkıları olsun”
Belediye Başkanı Yusuf Civelek ise çocuklara aşık..
“- Çocuklarımızın başımızın üzerinde yeri var. Her zaman yanlarındayım” sözlerini sarfederken oldukça duygulanıyordu..
Kaymakam Ali İhsan Su ise ağlamaklıydı..
“- Çocuklarımız ana kucağı, baba şefkati ister. Onlar bize emanet, sahip çıkmalıyız” derken, bu projenin mimarı olarak bizleri, salonu dolduran minikleri ve konukları da gözyaşlarına boğdu.
Bu ilkti. Ama son olmayacak.. Onun için de projenin adını ‘Bir Dilek Tut, Gerçek Olsun’ koydu. Proje mükemmel.. Proje sevgi dolu..
130 cıvıl cıvıl, pırıl pırıl çocuğumuz o gün mutlulardı..
Çünkü hayalleri gerçek olmuştu.. Yarın da öyle olacak!
O gün rüyalarını süsleyen ne varsa, ne dilemişlerse gerçek oldu..
Kaymakam baba seyesinde..
Her biri mükemmel bir ‘baba’ olan işadamları, işkadınları sayesinde..
İyi ki varsınız.. Teşekkürler!
ŞİMDİ SIRA BİZDE!
Evet, 23 Nisan çocuklarımızın bayramı..
Peki ya bizler, yetim veya öksüz büyüyen çocuklarımızın ne kadar yakınındayız? Bir kez de olsa başlarını okşuyor, sevgiyle yaklaşıyor muyuz? Hayalleri gerçek olsun diye, isteklerine yeterince odaklanıyor muyuz?
Bunları neden yazıyorum..
Çünkü;
Türkiye’de büyük bölümü istismara uğrayan çocukların 20 bini sokakta, 1500’ü suçu nedeniyle kurum gözetiminde, 400’ü annesiyle birlikte cezaevinde, 38 bini madde bağımlısı olarak bayramı kutladı..
Sanırım böylesine acı bir tablo üzmüştür sizi..
O halde, şimdi sıra bizde..
Çocuklarımızı sevelim, sahip çıkalım!
Bir el uzatmanız yeter..