Hiç şaşırmadım!

Hiç şaşırmadım!Gazeteci Ferit Lif, CHP Milletvekili Mevlüt Dudu’nun eski belediye başkanı Mete Aslan’la siyasi ilişkisine değinmiş.. Bir zamanlar ‘Veli Küçük’ konferansı olmuş da, birileri mali destek çakmış, şaşırmış..
Valla ben hiç şaşırmadım..
İskenderun’da çok sayıda insanın şaşırmadığını da biliyorum..
Mete Aslan’ın başkanlığı döneminde Veli Küçük’ün İskenderun konferansında Mevlüt Dudu’nun mali yönden destek verdiği bilgisi Ergenekon iddianamesinde yer almış.. Ne var bunda?
Mevlüt Dudu, meclis üyesi iken, Mete Aslan’ın makamından ayrılmadığını bilmeyen mi vardı? Dudu’nun; o vakit mecliste alınan kararlarda, idareye nasıl da destek çaktığını görmeyen mi vardı? Ali Kocaman da öyle değil miydi?
Şaşırmadım, şaşırmıyoruz..
Bu süreçte, eski başkan ne yapıyordu?
Bir insanın MHP’ye yakınken, aynı partiye yüklenmesi..
Bir insanın, CHP’ye yüklenirken CHP’liye sahip çıkması..
Aynı insanın, AK Parti’ye her Allah’ın günü çıkışırken mecliste AK Parti’li üyelere omuz vermesi mübahtı..
DYP’nin efsane lideri Demirel, Ergenekon sanığı Mehmet Haberal’ın vekilliği için CHP’den ricacı olmadı mı?
Mevlüt Dudu’nun, Mete Aslan’a yakınlığı niye bu kadar şaşırtıyor ki sizleri?
Mevlüt Dudu ‘iktidar’ adamını sever..
Çabuk kapılır..
‘Yarın ne olacak?’ diye bakmaz..
Biraz geçmişe gidelim mi?
Hatırlatayım..
İşadamı Nuri Üysen’in, Antep’teki AVM yatırımındaki katkısını biliyorsunuz..
O vakitler yaygın gazeteler manşet çekerken, Nuri Üysen’i bir zamanlar sırf AK Parti’nin milletvekili aday adayı sıfatıyla yükleniyorlardı..
Oysa aynı Nuri Üysen, ANAP’tan bir vakit belediye başkanlığına talipti..
Olmadı.. Sonra rakibi olduğu bir belediye başkanına yüklü miktarda ‘borç’ verecek kadar samimi oldu. AVM sürecindeki iddiaları zaten biliyorsunuz..
Peki sonra ne oldu?
Nuri Üysen’in; Mevlüt Dudu’nun CHP kurmaylarınca aday gösterilmesi için ne kadar çaba gösterdiği konuşulmadı mı? Yazılıp, çizilmedi mi?
Ve niçin şaşırıyoruz ki?
Göğsüm daralıyor, yüreğim kabarıyor..
Size birşey söyleyeyim mi?
Ben artık şuna karar verdim..
Bugün ‘demokrasi’, ‘falanca parti şöyledir’ diye eylem koyan, yiğitlik yapan, demokrasi savaşçısı pozu takınan insanların da boyasının döküldüğü bir yer varmış..
Onlara rozet takılsa ne olur?

BUGÜN MECLİS VAR!
İskenderun Belediye Meclisi’nin gündeminde 14 madde var..
Minibüs ve taksi dolmuşlarının çalışmalarına ait yönetmelikte değişiklik yapılmasından tutun da.. İskelenin yapımı, biyolojik arıtma tesisi ile 7 adet yükseltme istasyonunun bakım-onarımı dahil, işletilmesi..
Yağmur suyu menfez yapım işi..
Kent içi ulaşım/trafik iyileştirme etüt ve uygulama projelerinin hazırlanması işi ve daha fazlası meclis oturumunda konuşulacak, tartışılacak..
Önemsediğim iki husus var..
Karahüseyinli’deki 2852 nolu parselde belediyeye ait 434 metrekare’lik hissenin eğitim hizmetlerinde kullanılmak üzere il özel idaresine bedelsiz devrini..
Aşkarbeyli mıntıkasında yer alan 1 ada 2 nolu parselin polis merkezi amirliğine alanına dönüştürülmesi ile ilgili gösterilen hassasiyeti önemsiyorum..
14 maddeden anlıyorum ki, İskenderun Belediyesi birçok konuda hazırlık içinde..
Çözüm yolları arıyor..
Belediyenin bir sonraki adımı ne?
İskenderun için hangi projeler sırada var?
Bunları da zaten meclis üyelerinin, öneri olarak sunacaklarından şüphem yok..
Dilerim, bu sağduyulu yapı, İskenderun’a yeni faydalar sağlar..
Aman elbirliğiyle çözün!

BİRAZ DUYARLILIK!
MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, milletvekili maaşını 50 üniversite öğrencisine vereceğini bildirdi. Örnek bir yaklaşım..
TBMM’de yemin etme krizi yaşandığı bir dönemde, böylesine güzel haberlere ihtiyacımız vardı. Az bir para değil..
Ayda 10 bin liradan yılda 120 bin lira yapar..
4 yılda bu para 480 bin lira eder..
Mecliste 550 vekil var..
Herkes böyle duyarlı davransa, ciddi bir fon oluşur..
Soru şu:
Bizim vekillerin böyle bir düşüncesi var mı?
Burs olmasa da, maaşın bir bölümünü ihtiyaç sahiplerine aktarırlar mı?

OKUL YÖNETİMİ BANK İSTERSE..
İsteyebilir.. Bir okul yönetiminin, İskenderun Belediyesi’nden oturma bankı istemesini doğal karşılarım.. Çünkü belediye, park araç gereçleri ya da parke taşı, asfalt gibi yardımları zaten yapıyordu. Şimdi bunca hizmet arasında bir oturma bankının lafı mı olur? Oluyormuş!
Öğrendiğim kadarıyla İskenderun’da sadece iki okulun resmi kanaldan talebi olmasına karşın ‘bank’ isteği ‘red’ edilmiş.. Üstelik, daha sonra bu istekler ‘muhtar’ kanalıyla yerine getirilmiş.. Bu nasıl oluyor, bilmiyorum..
Resmi kanaldan isteyince ‘yok’!
Muhtar kanalıyla isteyince ‘var’!
Belediye idaresi beni aydınlatırsa sevinirim..
Okullar tatildeyken, belediyeden ağaçların budanmasını ve yerlere parke döşenmesini isteyen onlarca okul sayarım size.. Ne olacak bu okulların hali?

FAREYE NE OLDU?
Efendim, 5 yıldızlı otel olmamış, falanca yatırım durmuş, çöp fabrikası mahkemenin şu sayılı kanunun bilmem kaçıncı maddesine istinaden askıya alınmış filan..
Hikâye.
Minik fare, duvardaki çatlaktan mutfağa bakarken, çiftçi ve eşinin paket açtıklarını görür. Ambalajı yırtarlar ki, kapan. Telaşla bahçeye fırlar, ilk gördüğü tavuğa “evde kapan var” der. Tavuk omuz silker, bana ne birader der, seni kümese alırsam başıma iş alırım. Fare panikle ağıla koşar, koyuna yalvarır, evde kapan var… Koyun, kusura bakma senin problemin der, el âlemin derdiyle huzurumuzu kaçıramayız. Son çare ahıra dalar fare, çırpınır adeta, evde kapan var… İnek bön bön bakar, çevirir kafasını öte tarafa, duymamak için yalağa yürür.
Farecik yapayalnızdır. Kurda kuşa yem olmamak için mecburen evin yolunu tutar, yüreği ağzında, parmak uçlarına basa basa duvardaki çatlağa sığınır, gün döner, gece zifiri, çıtankkk, ölüm sessizliği… Peşinden çığlık. Yanlışlıkla bastılar galiba diye düşünürken, bi de ne görsün, mutfağa süzülen yılan kuyruğu kaptırmış iyi mi, üstelik, kör karanlıkta yatağından fırlayıp uyku sersemi kapana uzanan çiftçiyi sokuvermiş elinden can havliyle.
Çiftçi yaygarayı basınca, eşi uyanmış, apar topar doktora… Sarıp sarmalatıp eve dönmüşler ama, ateş fırlamış 40 dereceye.. E hastaya çorba. Tavuk suyu.
Kadın bıçağı kapıp kümese.
Ertesi gün, konu komşu duymuş, gelmişler geçmiş olsuna, ikram ister, kadın bıçağı kapıp doooğru ağıla, pilav üstü tandır… Maalesef, ateş 40, 42 derken, çiftçi sizlere ömür… Bütün köy doluşmuş cenaze evine, taziyeye, ikramın büyüğü ister haliyle, büyükbaş da sizlere ömür.
Kadın çocuklarına taşınmış.
Ocak sönmüş, ev harabe.
Kümes-ağıl mezbele, ahır çökmüş.
Diyeceksiniz ki:
Farenin akıbeti n’oolmuş?
Yılmaz Özdil yazmış:
“Arkadaş, iş işten geçtikten sonra benim akıbetimi merak etmeniz de, enteresan yani..”

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.