Hiçbir şeye tahammül edemiyoruz, bir kaşık suda fırtınalar koparıyoruz.
Ramazan ayından olsa gerek, fakat biraz daha sinirlerimize kendimize hakim olmalıyız.
Öfke ile kalkan zararla oturur misali, bir anlık öfke istemeyeceğimiz sebepler doğurabilir.
Aslında bu yazıyı yazmak gün içinde gördüğüm manzaralardan dolayı kaynaklandı.
Gerçekten insanlarımızın artık hiçbir şeye tahammülü kalmamış.
Evinin önünde oturan bir kişi, caddeden geçen motorun sesine veya hızına sinirleniyor,
Sallıyor bir küfür,
Bunu duyan motorlu dönüp geliyor,
O, ondan beter,
Giriyorlar birbirlerine..
Şehitpamir caddesinde dolmuş bekliyorsunuz, (Özellikle LCWaikiki önünde) dolmuş şoförleri hele bir üç beş saniye fazla beklesin.
Arkasındaki basıyor kornayı ve sesleniyor;
“Hadi be kardeşim, seni mi bekleyeceğiz”
Öndeki,
“Bekle işin ne!” diye cevap verince
İkisi de iniyor aşağı,
Sen misin bunu söyleyen, giriyorlar birbirlerine..
Trafikte seyir halindesin,
Her an her şey olabiliyor.
Öndeki hızlı gitmiyorsa sinirlen,
Kırmızı ışıkta beklerken öndekine daha sarı yanmadan bas kornayı,
Sanki karşıdaki düşmanınmış gibi her an kavgaya gürültüye hazırız.
Bu arada trafik demişken,
Zaten İskenderun’da trafik çilesi her geçen gün daha kötüye gidiyor.
Bir ara trafiği düzenleyecek İlçe Trafik Komisyonu oluşturulmuştu.
Sadece lafta kaldı.
Laf var icraat yok.
Bir an önce trafik sorunu ince ince çözülmezse daha sonra işin içinden çıkılamaz bir hal alır.
Bunun için muhakkak İlçe Trafik Komisyonu harekete geçmeli.
Bu önemli bir sorun!
Yazımızın özüne dönecek olursak,
Relax olalım. Hayata birde bu pencereden bakalım.
Bir anlık öfkenin kurbanı olmayalım.
Şimdi diyeceksiniz ki;
‘Hayat relax olsa bizde olacağız da, maalesef dertler sorunlar, her gün yeni yeni sıkıntılar, Nasıl relax olalım’
Doğru doğru da
Her şeyin başı da sağlık,
Bunu da unutmayalım.