Bazen küçücük bir gülümseme, bir espri, insanda hiç beklemediği bir rahatlama yaratıyor. Böyle bir duyguyu bayramdan önce yaşadım..
Ali Uysal, mütteahit..
Denizciler’e sihirli dokunuşlar yapan insan..
Çalışkan bir işadamı..
Mütevazi, geçmişini unutmayan, kişilik sahibi bir hayırsever..
Denizciler’e bir polis karakolu ihtiyacı duyulduğunda hiç düşünmeden ‘ben yaparım’ diyebilecek kadar yiğit.. Allah razı olsun..
İskenderun Kaymakamlığı’nda düzenlenen protokol imza töreninde o kadar heyecanlıydı ki.. Sözcükler boğazda düğümleniverdi..
Ali Uysal, ‘Bina yapmak, yaşadığım bu heyecanı bastırmaktan daha kolay’ sözleriyle kelimelerin kifayetsiz kaldığını anlatmaya çalışıyordu..
Lütfen, bunları Ali Uysal’ın samimi duyguları olarak okuyun.
Kim vardı başka o törende?
İşadamı Mustafa Baştuğ’a gözlerimiz aşinadır zira..
Hayır işlerinde ismi hep zikredilir..
Katkısı büyüktür.. O gün yine çok mutluydu..
İl Emniyet Müdürümüz Ragıp Kılıç, 10 numara bir insan..
Gülüyordu, şakalaşıyordu.
Espri yapıyordu.
Kaymakam Ali İhsan Su ise her zamanki gibi çok sempatikti..
İskenderun İlçe Emniyet Müdürümüz Kamil Yıldızkaya için ise söylenecek tek kelime şu: Harika işler çıkarıyor..
Arı gibi çalışıyor. Her yerde ellerini hissediyor insan..
Bayramda çektiğimiz fotoğraflara baktım.
Hatay’a pozitif katkılar sunan insanları bu kadar güler yüzlü ve neşeli görmek müthiş bir duygu..
Bayram boyunca izlediğim kanaat önderleri, yerel yöneticiler, iş dünyası, siyasiler de bende de aynı izlenimi bırakmıştı.
Moralimiz iyiydi..
Protokol bayramlaşmasında da, samimi olarak rahatladığımı hissettim.
Ardından Hacı Pervin Tosyalı Sevgi Evleri’ne geçtik..
Kimsesiz çocuklar nasıl da mutluydu..
O gün protokol; birer anne, birer baba olarak çocuklarının yanındaydı..
Herkesin kucağında birer çocuk, şefkat ve sevgi duygusuyla bayramı yaşıyorlardı..
39. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Burhanettin Aktı, vizyonu kuvvetli bir görüntü verdi. Göreve geldiğinden bu yana çizdiği rota etkileyiciydi.
O gün, sımsıcak yüreğiyle mutluluk aşıladı..
İskenderun Kaymakamı Ali İhsan Su’nun eşi Zeliha Su, çocukları kendi evlatları gibi sahiplenerek bağrına bastı.. Çocuklar gibi şendi..
İskenderun İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Mustafa Aygen, mutlu ve duyguluydu..
Hacı Pervin Tosyalı, kimsesiz çocukların gönüllerinde ve yüreklerinde adeta taht kurmuştu.. Dört çocuğu vardı, 104 çocuğu oldu..
Budur işte bu güzel kentin güzel fotoğrafı..
Demem o ki..
Bayramda; bu milletin, bu memleketin ne kadar büyük olduğunu gördüm..
İçimiz ısınıyor..
Bu arada, etraftan güzel haberler de işittik.
İşten çıkarılan 15 temizlik görevlisinin Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek’in gayretiyle tekrar görevlerine başladıklarını öğrenmem.. Ve ayrıca;
İtiraz gören su sorunun KİK’ten dönmesi, ‘devamlılığı’ öngören kararla mutabakat görmesi apayrı bir mutluluk vesilesi..
Görüyoruz ki..
İtirazlar ortamı, terör saldırıları, deprem korkusundan sonra gülümseyen bir İskenderun iyi gelmişti bize.. Neticede, çok güçlü bir bağla sarıveriyoruz birbirimizi..
Yatırımların sürdüğü, istikrarın zirveye ulaştığı bir ortamla daha fazla büyümeyi hedefeliyoruz bayramdan sonra da..
O bakımdan, bayram hepimize iyi geldi, diye düşünüyorum..
Kendimi, yorucu bir dersten sonra, teneffüse çıkmış gibi hissettim.
Farkına vardım ki, böyle bir ders arasına ihtiyacımız varmış.
İskenderun bunu hak etti..
Keşke hep ‘protokol bayramlaşması’ndaki ruh halimizi sürdürsek..
Yeniliklere..
Değişimlere..
Farklılıklara..
Hep gülümseyerek bakabilsek..
Hayal kuruyorum.
Bu bayramı biraz uzatamaz mıyız?
Bayramda biraz dinlenip, kendimizi, etrafı dinleyemez miyiz?
İçimizdeki öfkeyi biraz düşürüp, sakin, kendi kendimize bakamaz mıyız?
İyi giden şeylerin yanında, nelerin iyi gitmediğinin bir bilançosunu çıkaramaz mıyız?
TAM SIRASI!
İskenderun Kaymakamı Ali İhsan Su, göreve geldiğinden beri, hayır işlerine kafa yoruyor.. İş dünyası ile ihtiyaç sahipleri arasında köprü vazifesi kuruyor..
Nerede bir eksik, nerede bir şikayet varsa, Kaymakam Su olay yerinde..
Hep insanlar mutlu olsun diye çabalıyor..
Zira, bu öyle bir çaba ki.. İskenderunlu’nun ihtiyaçları varken, kurumun ihtiyaçları hep görmezden gelindi.. Basit bir örnek vermek istiyorum..
İskenderun ve Denizciler’e yapılacak iki polis merkezinin protokol imza töreni öncesinde kaymakamlık binasında elektrikler kesildi..
Birkaç saniye sonra ışıklar yanmayınca, anladım ki jeneratör yok..
Şimdi birçoğunuz ‘Kaymakamlık binasında nasıl olur da jeneratör olmaz’ diyebilir..
Haklısınız.. Alınamayacak bir şey değil..
Ama dedim ya.. Kaymakam Ali İhsan Su, makamın tüm imkanlarını ihtiyaç sahiplerine seferber ediyor.. Öyle olunca da, kurumun ihtiyaçları öteleniyor..
Oysa.. Kaymakam Su’nun kullandığı makam aracı bile neredeyse 10-15 yıllık..
Devlet’in parası hazır ihtiyaç sahiplerine kanalize olmuşken..
Kaymakamlığa hem jeneratör hem de yeni bir makam aracı ihtiyacını, iş dünyası temin etse diyorum, fazla mı ileri gitmiş olurum?
(Not: Hatay’da görev yapan ilçe kaymakamları arasında en eski makam aracını İskenderun Kaymakamı Ali İhsan Su kullanıyor.)
BİR 10 KASIM DAHA..
Büyük Atatürk’ü sevgi, saygı, şükran ve minnet duygularımızla anıyoruz. Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı mücadelenin, ortaya koyduğu vizyonun ne denli büyük ve çağları aşan bir görüşü içerdiğini her geçen gün daha iyi anlıyor ve ona hayranlığımız bir kat daha artıyor.. Biz de, bizden sonra ki nesiller de, ülkemizi daha da ileriye taşımak için durmaksızın çalışacağız. Ne mutlu ki böyle büyük bir komutan ve devlet adamı bizim tarihimizin kahramanı..
Ulu Önder Atatürk’ün emanetlerini koruyarak ve birbirimize sımsıkı sarılarak, ülkemizi uygarlık ve gelişmişlik yarışında en üst seviyeye çıkarmak için yorulmadan çalışacağız. Bu duygu ve düşüncelerle, Büyük Atatürk’ün yüksek hatırası önünde saygıyla eğiliyoruz.