Cumhuriyet Halk Partisi’nden Hatay Milletvekilliğine aday adaylığı döneminde yaptığı çalışmalar ve tabana inmedeki başarısıyla uzun süre gündemde kalan Avukat Bülent Akbay, CHP’deki tüzük kurultaylarını sonuç itibariyle değerlendirdi. Sonuç itibariyle tüzük kurultaylarının olumlu yansımalarının olacağına inandığını belirten Avukat Bülent Akbay, parti içi demokrasinin önündeki en büyük engellerden bir tanesinin eski tüzük olduğuna vurgu yaptı ve bu engelin de büyük oranda kalkmış olmasından memnun olduğunu söyledi.
İNSİYATİF YETKİSİ TANIYOR
Tüzük kurultayları ile ilgili görüşlerini anlatan Avukat Bülent Akbay, “CHP’de yeni tüzük 1 Mart itibariyle devreye girdi. Birçok maddesi değişti, çok uzun yıllardır parti içi demokrasinin önündeki engellerden bir tanesi de tüzüktü. Bu konuda partide muhalif diye hitap edilen bir takım delegelerin verdiği imzalar neticesinde, kurultayın toplanması mümkün oldu. Kurultay demokratikleşme açısından birçok maddesi değişti. Örneğin, kadınlara ve gençlere kota sağlanması yönünden çok olumlu bir sonuç yarattı. Bununla birlikte merkezi yoklamayla belirlenecek, seçimde aday olacakların belirlenmesinde merkezin yetkileri açısından birtakım maddeler değişti. Ancak söz konusu yüzdeler yine genel merkeze ciddi bir inisiyatif yetkisi tanıyor. Kötü niyetli kullanılması halinde yine seçileceklerin önemli bir kısmının merkezi yoklamayla belirleneceği bir tablo ortaya çıkabilir. Bu nedenle tüzüğün bu maddelerinde zaman içerisinde değişmesi kanaatindeyim. Böyle devam ettiği sürece de parti içi demokrasinin %100 sağlanması mümkün değil” diye konuştu.
RICKY MARTİN ANLAYIŞIYLA OLMAZ
Avukat Akbay konuşmasını şöyle sürdürdü: “Her şeye rağmen özellikle 1990’lı yılların başında günümüze kadar sosyal demokrat hareket içinde Türkiye’de ki seyrinde, Deniz Baykal’ın ve Önder Sav’ın öncülüğünü çektiği tek adam yönetimini biraz kırılmasında büyük bir etkiye sahiptir. Halen yönetenler yönetilenlere nazaran çok daha güçlü ve onlar adına karar verebilme noktasındalar. Bununda demokrasiyle bağdaşlaşan bir tarafı yok. Her değişim bir takım sancıları zorunlu kılar. Yaşanan tüzük kurultayından sonra adım adım parti içi demokrasinin sağlanmasında ilerleme kaydedeceğini düşünüyorum. Bildiğiniz gibi 1990’lı yıllardan bugüne sosyal demokrat hareket tüm dünyada ciddi anlamda bir sarsıntı yaşadı. Özellikle Tony Blair etkisi sosyal demokrat etkisi sadece Türkiye’de değil, aynı zamanda Avrupa’da da dünyanın çeşitli ülkelerinde de ciddi bir prestij kaybetmesine yol açtı. Liberal politikaları sosyal demokrat hareketi içine alan Ricky Martin anlayışıyla bir sosyal demokrat hareket yaratmak isteyenler, günümüzde bunun sonuç yaratmayacağını kavramış durumdalar. Sosyal demokrat hareket solun ilkelerine daha açık olması lazım. Bunu soldan yana toplumsal sorunları çözmeye yönelik projeler üretilmediği sürece, sosyal demokrat hareketi iktidar olma şansı olmuyor. Bugün Avrupa’da 27 ülke içinde sadece 3’ün de sosyal demokratların iktidarda olması, sözüne ettiğim Tony Belair ve Schröder’in sosyal demokrat hareketli, demokratik sosyalizm ilkesini bir kenara atmalarından kaynaklanıyor. O gün ki havalar bugün ki rüzgarları estiriyor.
Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’de bu sorunları tartışarak neden iktidara gelemiyoruz? Sorusuna doğru yanıtlar bularak iktidar yürüyüşünü başlatabilmesi içinde artık bu parti içi sorunların sona ermesi gerekiyor.”
HALKIN SORUNLARINA ODAKLANIN!
Avukat Bülent Akbay, ‘birlik ve beraberlik içinde geleceğe dair projelerin belirlenmesi ve bu yönde çalışma yürütülmesi gerektiğini hatırlatarak, “CHP, çok fazla kendisiyle oyalanan, uğraşan bir görüntü veriyor. Halkın sorunlarına çözüm üretecek parti olabilmek için artık bu sorunların bir an önce sona ermesi gerekiyor. İskenderun’da da benzer sancılar yaşanıyor. Bugün geçici bir yönetim var. Geçici yönetimin uzlaşmayla hazırladığı delege listesi yine bir takım Bizans oyunlarıyla başka bir delege listesi, insanların kişisel inisiyatifleri neticesinde verdikleri bir delege listesiyle bir nevi bütün Hatay felç edilmiş durumda. Anladığım kadarıyla kongrelerini de yapamayacaklar, muallak bir durum doğuyor. Cumhuriyet Halk Partisi, halkın partisi olmalı, halkın partisi halkın sorunlarına çözüm üretmeli, üretebilecek tek parti olabilmeli. Bugün CHP bu sorunlara çözüm üretmiyorsa halk yapayalnız demektir. Zalimin zulmü altında eziliyor demektir. Artık AKP’nin karşısında, yarattığı sonuçları, halka anlatacak ve halkın bir şekilde kendi sorunlarını çözecek bir iktidarın peşinde koşmasını sağlayacak bir partiye ihtiyaç var. Bu parti Cumhuriyet Halk Partisidir, herkes aklını başına toplamalıdır” diye konuştu.