TARIM VE KIRSAL KALKINMA PLANI YAPILAN AÇIK OTURUMLA TANITILDI
Vali Lekesiz’in katılımıyla Hatay İli Tarım ve Kırsal Kalkınma Stratejik Planı çalışmalarına katılmış üreticiler ve sektör temsilcilerinin yer aldığı bir açıkoturum gerçekleştirildi. Savon Otel’deki açıkoturuma ayrıca Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Bestami Zabun, plan koordinatörü Prof. Dr. Yaşar Akça, TKDK İl Koordinatörü Dr. Savaş Özgürsoy, HASİAD Başkanı Gülay Gül, HAGİAD Başkanı Aykut Özbuğday, sektör temsilcileri ve stratejik planın öngördüğü ürünleri yetiştiren çiftçiler katıldı.
Bereket TV için çekilen programın açılışında konuşan Vali Lekesiz, bu programla birlikte bu programı takip eden başta çiftçiler ve tarım sektörüne yatırım yapmak isteyecek kişiler başta olmak üzere pek çok kişiye ve kitlelere ulaşılması bakımından önemli olduğunu söyledi.
Türkiye de ilk defa hem yazılan hem de uygulanan bir planın parametrelerini konuşacaklarına değinen Bereket TV Genel Müdürü Mehmet Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hatay’daki tarımsal alt yapının çok önemli olması nedeniyle ‘Hatay İli Tarım ve Kırsal Kalkınma Stratejik Planı çerçevesinde bir değerlendirme yapacağız. Bu plan aslında 2011-2015 yılları arasını kapsıyor. Fakat bir yılı aşkın sürede bu plan ilk yılda hedeflediği seviyeyi bir hayli aşmış durumda. Benim açımdan bu plandan daha önemli olan ifade, Sayın Valimizin sunuş bölümünde ifade ettikleri şu cümledir: “Bireysel anlamda her çiftçimizin daha fazla gelir elde etmesi.” Bu konu bizim kanalımızın hedefini de ifade etmesi açısından bence çok önemli bir ifade.”
Katılımcıların ve planda önerilen ürün yetiştiren çiftçilerin konuşmalarının ardından, bu yayının Hatay tarımının bereketine bereket, zenginliğine zenginlik katması dileğinde bulunan Vali Lekesiz, tarım çok önemli bir sektör olduğunu, ama Hatay’ın avantajlı ve dezavantajlı sektörleri analiz edildiğinde tarımın Hatay için gerçekten öncelikli ve önemli bir sektör olduğunu söyledi.
Hatay ilinin toplam istihdamının yaklaşık % 29’unun tarım sektöründe olduğunu, ifade eden Vali Lekesiz:
“Hem üzerinde bulunduğu iklim kuşağı, sahip olduğu binlerce yıllık tarım sektörüne ilişkin müktesebat hem de istihdamda ve ilin zenginliğine yaptığı katkı açısından ilimizdeki tarım sektörü öncelikli olarak ele alınması gereken sektörlerden bir tanesidir. Bildiğiniz gibi İlimizde Türkiye’nin en verimli ovalarından birisi olan Amik ovası var. Aşağı yukarı 1.200.000 dekarlık bir ova. İlimizde yaklaşık olarak 150 bin hektar ekonomik olarak sulanabilir arazi var. Bunların maalesef % 20’si henüz sulanabilir durumda. Başta Reyhanlı Barajı olmak üzere, Orta Ceyhan Menzelet Projesi, öte yandan Büyük Karaçay Barajı gibi barajların devreye girmesiyle birlikte sulanan arazi oranı % 74’lere çıkacaktır. Hatay ilinin 2000 yılında yıllık tarımsal üretimden elde ettiği ürünün parasal karşılığı tam olarak 575 milyon lira, 2010 yılı sonu itibariyle elde ettiği zenginlik 2 milyar 997 milyon lira. On yılda % 521’lik bir artış söz konusudur’ dedi.
Dünyada bilişim sektörünün hem bireysel anlamda hem toplumsal anlamda hayatımızın her alanını etkilediğini ifade eden Vali Lekesiz, şu görüşlere yer verdi: “Hem ulusal düzeyde sektörün bağlantılarını iyi okuyup, iyi görüp hem de tarım sektörünün interküresel bağlantılarını iyi analiz edip daha güçlü bir tarımsal geleceği kurmak için bugünleri akıl dolu çalışmalarla geçirmeliyiz. Bir başka ifadeyle ilimize ait tarım verilerini iyi analiz edip daha güçlü bir geleceği tasarlamalıyız. İşte Tarım ve Kırsal Kalkınma Stratejik Planımız ile, sektörün tüm bağlantılarını göz önüne almaya çalıştık. Sektörün uluslararası bağlantılarını da gözönüne aldık. Bu zamana kadar tarım sektörünün binlerce yıllık insanlık birikimi var. Ki bunların içinde akademik birikim var, uygulamacıların birikimi var, ihracatçıların birikimi var, birliklerin odaların birikimi var. Tarım sektörünün etrafındaki temel dinamiklerin tüm aktörlerin birikimini tartışa tartışa bu plana yansıtmaya çalıştık. Bu planın hazırlanışında katılımcılığa çok önem verdik. Bizim istediğimiz, yerel sahiplenme dediğimiz hepimizin aklının birimizin aklından üstün olduğundan hareketle hepimizin aklını ve insanlık birikimini buraya yansıtıp daha akıllı olanın peşinden hep beraber gitmek. Her bir ilçemize yerli ve yabancı bir yatırımcı gelip ‘Kamu sektörüne yatırım yapacağım. Ne önerirsiniz? Dediğinde, amatör bir yaklaşım yerine profesyonelce ‘Erzin ilçemizde şu şu yatırımları yapabilirsiniz.’ dediğimizde sağlam parametrelere dayalı olarak söylendiğini görünce yatırımcıya da güven gelecektir. Bu ve buna benzer gerekçelerle biz burada olan ve olmayan arkadaşlarımızla bir plan, bir yol haritası ortaya koyduk. Hatay’ın tarımla ilgili bir hayalleri ve hedefleri var. Hedefimiz orta doğunun tarım ve ticaret merkezi olmak. Gördüğüm kadarıyla güçlü bir sahiplenme var. Güçlü bir plan hazırlarsınız uygulama şansı, kabiliyeti bulamaz ise raflarda kalır. Raflarda kalan bir planın da hiç birimize faydası olmaz. Artık çiftçimiz ne aradığını ve ne bulmak istediğini biliyor. Bu çok net anlaşılıyor. Kurumlarımız, sivil toplum örgütlerimiz, özel sektörümüz hedefin ne olduğunun farkında. Planla ilgili tüm kurum ve kuruluşlarımızın görevleri var. Başta Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız olmak üzere Valiliğimizin, Üniversitenin, özel sektörün, Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünün, sivil toplum örgütlerimizin, belediyelerimizin, birliklerimizin hepsi bir bütünün parçaları gibi.
Bu plan kadar bizi mutlu eden şey güçlü omuzlarca yüklenilmesidir. İnsana güvenme ölür memura dayanma tayini çıkar. Önemli olan toplumsal ve kurumsal sahiplenmedir. Toplumun tüm aktörleri tüm dinamikleri planın farkındalar ve sahiplendiler. Şunu söylemek mümkün bu plana güvenerek yatırım yapan kazanır” dedi.