Yetmedi mi?

Bazen, AK Parti Grup Başkan Vekili Doğan Erten’e kızıyorlar.
Suçu ne?:
– Hizmetlere sahip çıkmak.. Yatırımı teşvik etmek ve İskenderun’un gelişimine katkı sunmak..
Kötü mü ediyor?
Erten; belediye meclisinde yaptığı konuşmada, “Muhalefet yapmak çok kolay. Mühim olan doğruyu görmek. Yapılan doğru şeyleri objektif bir gözle gözlemlemek” derken, haksız da değil..
Önemli olan eleştiriyi tadında yapmak..
Yapıcı olmak.. Hizmet üretmeyi sağlamak değil mi?
Eğer İskenderun’da yaşıyorsak, bir amacımız olmalı..
Hatta hedefimiz..
İskenderun’u hakettiği konuma taşıyacaksak, bunu birlikte yapmalıyız..
Aynı şeyi, AK Parti İlçe Başkanı Uğur Feriz’de söylüyor..
Hizmetin kutsallığını; kişisel ideolojilere, kaygılara, görüşlere, inançlara araç kılınmasına engel olmalıyız..
Haksızlığa uğradığımızda, çaresiz kaldığımızda, bütün kapılar yüzümüze kapandığında, gönül rahatlığıyla ‘güçbirliği’ne sığınmalıyız..
Ortak akıl bunu gerektirir.. Neticede kazanan İskenderun olacak!
Etrafınıza bakınmanız yeter..
İnsanlar çabaladıkça, birileri baltalıyor..
Sorarım size..
– Patinaj çekmekten usanmadık mı?
İhtiraslardan vazgeçebildik mi?
Yok şu istifa etsin..
Yok gereksiz tehdit algılalamaları..
Yok şikayet edeceğim faslı..
Yok, ‘herkes boyunun ölçüsünü alır!’ desturu..
Ne demek bu?
Ben, hizmetinden faydalanacağım kişinin, toplumun en saygı duyulan ve güvenilen kişisi olmasını istiyorum.
Böyle bir tavırla, bu mümkün mü?
İnsanlar yatırım yapmak istiyorsa, bırakalım yapsın..
İşte son örneği..
İskenderun Meydan Mahallesi’ndeki arazide Egemen İnşaat ile Fadi Sayek-Kozma Sayek ortak girişimiyle muhteşem bir yaşam alanı kuruluyor.
Fena mı?
46 bin metrekare arazide; modern işyerleri, alışveriş merkezi, otel, çarşı, cafeler, banka şubeleri, spor merkezi, sinema ve rezidansların yapılması İskenderun’un zararına mı?
Yarın bu yatırımı da mı şikayet edelim?
Birbirimizin kuyusunu kazdığımız yetmedi mi?
İskenderun’da yaşayan biri olarak, her türlü yatırımın gerçekleştiğini görmeyi ben de arzuluyorum.
Herşeyi.. Ama herşeyi mahkemeye götürmek çözüm müdür?
Bir beş yıldızlı otelimiz yoksa, vebali omuzlarımızda değil mi?
Benim diyeceğim şudur:
İskenderun artık büyük düşünmeli..
Toplum, ‘İskenderun’da artık bunlar da yapılıyor’ demeli..
Gözümüzü her seferinde Antakya, Osmaniye, Adana, Kayseri yatırımlarına çevirmektense, “biz de yapabiliriz” deyip, kolları sıvamalıyız..
Doğan Erten’in haklı siteminde söylediği gibi, bütün bunlar ‘düş’ olarak kalmamalı.. Mühim olan doğruyu görmek!

KIRIKHAN’DA VAR, BİZ DE YOK!
Türk askerinin İskenderun’a gelişinin 74. Yıldönümü kutladık. İlk defa askeri birlik temsili olarak şehre girmedi, şehrin anahtarı da verilmedi.
Soruyorum, mevzuat gereği deniliyor..
Peki aynı mevzuat, Kırıkhan’da ayrı, İskenderun’da ayrı mı yorumlanıyor?
Buyursunlar.. İşte kanıtı:
Kırıkhan’da asker, belediye binası önüne geliyor. AK Parti’li Belediye Başkanı Murat Sakman askeri karşılıyor. Türk Bayrağı öpülüyor, teslim ediliyor, vesaire.. Bunlar olurken; ne mevzuat delindi ne de Kırıkhan’da kıyamet koptu..
Olan şuydu..
74 yıllık milli duruş bir kez daha tecelli etti.

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.