Günler ne çabuk geçiyor. Bazen tartışmalara öylesine çok kaptırıyoruz ki kendimizi, güzel olan şeyleri ıskalıyoruz,
Oysa, hayat ne güzel..
İskenderun’un gelişmesine katkı sunanları gördükçe daha da mutlu oluyorum..
Hatırlayın..
İskenderun’da konuşlanan iki fakültemiz, yıllar önce gereksiz bir kutuplaşma nedeniyle Antakya merkeze taşınmıştı..
Daha sonra bir dizi temas sonrasında, yeniden filizlenen dayanışma ve hoşgörü ilişkileri neticesinde bir adım atılmış, hatta eski havaalanı MKÜ’ye tahsis olmuştu.. Şimdi, Devlet ve İTSO’nun desteğiyle Mühendislik Fakültesi yeni binasında eğitim veriyor.. Fena mı..
Sonra ne oldu?
DTO’nun da katkılarıyla, Denizcilik Fakültesi projesi hayat buldu..
Şimdi de öğreniyoruz ki, Hukuk Fakültesi için kollar sıvanmış, protokol hazırlığına başlanmış..
Ne güzel değil mi?
İnanıyorum ki, sırada Güzel Sanatlar Fakültesi var..
Şaka değil.. Bu aralar sıkça konuşulan bir mevzu..
Olmaması için bir sebep yok..
MKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüsnü Salih Güder’in inanılmaz katkısı var..
İskenderun’a özel bir ilgisi olduğunu biliyorum..
Üstelik yalnız da değil.. Düşünün;
Bugün Hukuk Fakültesi İskenderun’a nasıl geliyor?
Hayırsever İşadamı Nuri Üysen’in katkısı olmasa..
İTSO yürekli bir çıkış yapmasa, nasıl olacak bu?
Hayırsever katkısının İskenderun’a sağladığı kazanımları takdir etmem bu yüzden.. Çabalıyorlar, üretiyorlar!
Hayal etmek böyle birşey..
İskenderun’un kalkınması, hayallerin gerçeğe dönüşmesiyle mümkündür..
Dünya görüşüne sahip, vizyon sahibi insanların cesaretiyle İskenderun gelişiyor. Bugün Nuri Üysen’in adının fazlasıyla telafuz edilmesi, hayırlı adımların habercisi.. Şehit ve gazi ailelerine bedelsiz konut projesi durduk yerde ortaya çıkmadı.. Dün gibi hatırlarım;
İşadamı Nuri Üysen’le bir sohbetimizde şöyle diyordu:
“- İskenderun’a vakıf üniversitesi kurmak istiyorum.”
Budur işte..
Nuri Bey, bu çılgın projeyi hayata geçirmek için çok çabalıyordu..
Sanırım, tünelin ışığı göründü..
Önceki gün, İTSO’dan gelen maili okuyunca..
Anladım ki, Nuri Bey hayalini gerçekleştirmeye çok yakın..
Hukuk Fakültesi’ni İskenderun’a konuşlandırmak gerçekten kolay değil..
Ama hayırsever girişimlerle hayallerimizi gerçeğe dönüştürdü..
İnanıyorum ki; Hukuk fakültesi gibi, Vakıf Üniversitesi için ortaya koyduğu mücadele de mutlu bir sona ulaşacak.. Eğer ki, Nuri Bey’i tanıyorsam, sadece üniversite veya fakülte için değil.. Birçok hizmete; enerjisini, azmini, yüreğini ortaya koyacağından şüphem yok..
Yazsalar da, konuşsalarda; ağaç, meyve vermeyi sürdürüyor..
Allah biliyor ya.. İnadına hayır işlerine girişmesini anlamlı buluyorum..
Aslında verdiği mesaj gayet net ve açık:
“- Ben hizmet yaparım. Yaparken de arkama dönüp bakmam..”
Bu kadar basit!
Herkese tavsiye ederim!
‘ASSAN’DA OLMAZ!
Assan Panel’de bir yönetici önceki gün verdiği bir demeçte, 5 milyar dolara yakın bir yatırımdan söz etmiş.. Eğer ki, 2. OSB’de yer bulsaymış, harikalar yaratacaklarmış.. Düne kadar iki kelime etmeyen insanların, bugün yatırım aşamasına gelmiş 2.OSB üzerinden ‘mış/muş’larla Hatay Valisine gönderme yapmasını manidar buluyorum..
Sanki, bugün o arazide yatırım yapacak insanlar, sanayi sitesi kuracakmış gibi.. Bu kibirli davranışlar da neyin nesi?
Ne zamandan beri dev firmaların yapacağı yatırımlar küçümseniyor?
Assan galiba şu mesajı vermeye çalışıyor:
“Dışarıdan gelecek yatırımcı iyi, yerli yatırımcı kötü?”
Öyle mi?
Assan ne bekliyordu?
2.OSB’de yatırım yapacak firmaların, kaporta dükkanı işleteceğini mi?
Üzgünüm ama, lafla peynir gemisi yürümüyor..
Şu ekonomik darboğazda, milyarlarca dolar yatırım planlayan girişimcilere haksızlık etmenin lüzumu yok!
Assan, madem yatırım yapmak istiyor. O halde Osmaniye’de niye yok?
Ama İskenderun’un cesur yatırımcıları, gözünü kırpmadan, üzerine risk alarak Osmaniye’de yatırım yapmayı bildi..
Hem geçenlerde, Davut Panel Adana’da gerçekleştirdiği yatırımı tanıtırken şikayet etmedi? Assan’a ne oluyor?
Suriye meselesi kucağımıza düşmüşken, sinirler geriginken, yakışmıyor!