Bugünleri de görecektik.. Yatırımların sürekli mahkemelere taşınmasının faturasını bu güzel kent daha ne kadar ödeyecek?
Yazıktır.. Bir beş yıldızlı otele henüz kavuşamadık..
İstek var, şevk kalmadı..
Nasıl olsun ki?
Yatırımcı sürekli mahkeme kapılarında..
Ruhumuz tükendi..
Bakınız.. Antakya Ottoman Otel, 145 profesörün katılacağı bir konferansa ev sahipliği yapıyor.. Dile kolay..
ODTÜ, İTÜ, Dokuz Eylül Üniversitesi ve daha birçok saygın üniversiteden bilim insanı Antakya’da toplanıyor.. Çünkü, yer de ortam da müsait..
Antakya’da, 6 tane beş yıldızlı otel var..
Peki neyi konuşacaklar?
– Kıyı denizciliğini..
Fıkra gibi..
Oysa deniz İskenderun’da..
Toplantı da, tabiatıyla İskenderun’da olmalıydı..
Olmuyor, çünkü;
Bilim insanlarının konaklamaları için İskenderunda yerimiz yok..
Beş yıldızlı otel muhabbetimiz şimdilik kağıt üzerinde..
Bu yüzdendir ki, kentin yeterince cazibesi yok.. Bir ayağı eksik..
Beş yıldızlı otele karşı olmakla, bilim insanlarını bile İskenderun’dan uzaklaştırıyoruz. Denizle bütünleştiremiyoruz..
Ne vardı yani, saygın profesörleri konferans sonrasında sahil kordonunda gezdirebilseydik veya şehir insanına dokunmasını sağlayabilseydik..
Yazık ki ne yazık?
Büyük bir fırsatı daha kaçırdık. Fakında mıyız?
MÜSAADE ETMEYİZ!
Dün, önemli bir konu gündemde oturdu..
TBMM’nin internet adresine girdim, okudum..
Erzin’in, Osmaniye’ye bağlanması konusunda bir kanun teklifi vardı..
Teklifi, 31.10.2012 tarihinde meclise sunan da, MHP Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu.. Yanılmıyorsam, konu komisyona taşındı..
Aslında Osmaniye’nin Erzin’le iç içe olması, bu talebi sıcak ve güncel tutuyor..
Uzun bir süre de Erzin, Osmaniye ile birlikte anılacak gibi görünüyor..
Tabelaya takılacak değilim. Ancak konu hassas olunca, AK Parti Hatay Milletvekili Orhan Karasayar’ı aradım.. Teklifin kapsamını konuştuk..
Milletvekili Karasayar, “Bu ilk değil.. Erzin’in Osmaniye’ye bağlanması konusunda kanun teklifi sunmak da zor değil.. Önemli olan, bu talebin kabul edilip edilmeyeceği.. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, ‘bağlanma’ faslı diye birşey mümkün değil.. Müsaade etmeyiz de.. Erzin, Hatay’ın bir ilçesidir. Her zaman da öyle kalacak!”
Görüyorsunuz, geçmişte büyük çekişmelere yol açan Erzin sınır meselesine odaklanmak için kanun teklifi yeterli olmuyor..
Benim için ‘müsaade etmeyiz’ sözü yeterlidir..
Dağılabiliriz arkadaşlar!
TAZİYE ÇADIRLARINI YENİLEYİN!
Hemen hergün cami hoparlörlerinden sela okunuyor.
Ölenler bizim insanımız.. Allah rahmet eylesin..
Cenazeler defnedildikten sonra, merhumun yakınları belediyenin çadırlarında taziyeleri kabul eder.. Zira ilk iş olarak, belediyeden taziye çadırı talep edilir.. Belediyenin 28 mahalle için tedarik ettiği ve evi barkı küçük olan vatandaşlar için kurulum yaptığı taziye çadırlarını önemserim..
Kaldı ki, taziye evleri için bir çalışmanın başlatılmış olması da önemli..
Ancak, üzülerek söylemeliyim ki, taziye çadırları dökülüyor..
Neredeyse tamamı kirli, yırtık..
Birçoğu da parçalanmış durumda..
Yakışmıyor!
Hava soğudu. Üstelik yağışlı da..
İnsanlar o taziye çadırlarında bir araya geliyor..
Çadırların kirli olması, insan sağlığı açısından da zararlı..
Beklentim, çadırların yenilenmesidir.. Düzgün, temiz ve yeni çadırların alınmasıdır.. Doğru olan da, insana saygı da bunu gerektirir..
KARAYOLLARINI GÖREVE DAVET EDİYORUM..
Hava soğuyor dedik ya.. Karayollarını unutmuş değilim..
Kış ayı demek, elektrik kesintisi demek..
Hazır, bugünden kış koşullarına adapte olmaya çalışmışken, kesintilere yol açabilecek durumları da gözden geçirmeliyiz.. Mesela karayolları!
Palmiye ağaçları, okaliptüsler, elektrik telleriyle iç içe..
En hafif bir fırtınada telleri koparacak gibi duruyor..
Peki ağaçlara dokunmak mümkün mü? Hayır!
Ağaçların traşlanması için karayollarının izni gerekiyor..
Maazallah, karayollarının onayını almak Devlet meselesi..
Netice almak, yaz ayını bulur sanırım..
Oysa herkes, şikayeti İskenderun Belediyesi’ne yapıyor..
Sorumlu olarak belediyeyi muhattap alıyor..
Gerçek şu ki..
Karayolları, İskenderun Belediyesi’nin sorumluluk alanı içinde değil..
Buna ağaçların traşlanması da dahil..
Karayolları, bugün ‘onay’ verse, belediye gereğini yapacak..
Yarın bir gün olası bir fırtınada elektrik kesintileriyle boğuşacak Pirireis, Yenişehir mahallesine de çare olacak..
Bunun için karayolları daha neyi bekliyor anlamış değilim..