Erzin’de geçtiğimiz yıl üç noktaya düzenlenen bombalı saldırı sonrasında yakalanan Reşit Ali Reşit, İran ajanı olduğunu söyledi. Erzin’de 13 Ağustos 2012 tarihinde Kaymakam İskender Yönden’in Hürriyet Mahallesi’ndeki evi, İsalı Mahallesi’ndeki İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Hükümet Konağı binalarına eş zamanlı saldırı düzenlendi. Saldırılarda polis memurları Zafer Akkuş ve Yusuf Özbey yaralandı. Gasp ettikleri araçlarla 3 noktaya saldırı düzenleyen Pkk’lılar, ormanlık alana kaçarak izlerini kaybettirdi. PKK’lılar 70 kilo bomba yerleştirdikleri aracı, Erzin Hükümet Konağı önüne bıraktı. Telsiz düzeneğini araçta unutan teröristler, bombaya patlatmayı başaramadı. Saldırı sonrası çatışmada yaralanan bir terörist, kan izlerinin takibi sonucu Şahintepesi Hayvanat Bahçesi mevkiinde arazide ele geçirildi. Terörist Reşit Ali Reşit (27), ilk ifadesinde, saldırının talimatını Amanoslar sorumlusu Mazlum Ciğer’in verdiğini ifade etti. Amonyum nitrat ile güçlendirilmiş 70 kilogram C4 ve A4 plastik patlayıcıyı Erzin’de kullanmak istediklerini anlatan Reşit, karakoldaki polislerin dikkati sonucu aracın bulunduğu yerden uzaklaştıklarını söyledi. Arapça, Kürtçe ve Türkçe bilen Pkk’lı, 2005 yılında örgüte katıldığını belirtti.
İRAN TARAFINDAN GÖNDERİLDİM
Saldırılar sonrası Erzin İlçe Jandarma Komutanlığı’nda bir hafta sorguya alınan Reşit Ali Reşit’in, Suriye uyruklu olduğu iddia edilmişti. Terörle Mücadele Şube’ye götürülerek yeniden sorgulanan Reşit, İran tarafından görevlendirildiğini açıkladı. İran ajanı olduğunu itiraf eden Reşit’in Türkiye’ye Suriye üzerinden geçiş yaparak Pkk’ya katıldığı öğrenildi.
Sorgusunda önemli itiraflarda bulunan Pkk’lı Reşit Ali Reşit, ilçeye keşif amaçlı geldiklerinde devlet kurumlarının fotoğraflarını çektiklerini anlattı. Örgütün bombacısı olan Reşit, “Keşif için aracı yayla yolunda bir şahıstan silah zoruyla aldık. Aracı ben kullanıyordum. Erzin çarşı merkezine geldik. Mahsun araçtan inip eylem yapacağımız yerleri gezdi. Tekrar araziye döndük. Aracı, diğer arkadaşlarımızın yanında bekleyen sahibine verdik. Bombalı araç saldırısını ben, Mahsun, Cemal ve Hasan kod adlı kişiler ile birlikte yapacaktık. Bombayı Mahsun yaptı. Benim görevim bomba yüklü aracı emniyetin önüne park etmekti. Mahsun da bombalı aracı uzaktan telsiz ile patlatacaktı. Diğer iki kişi de destek amacıyla yanımızda duracaktı. Bu şekilde eylem için hazırlıkları yaptık. Eylem günü akşamüzeri yayla yolundan geçen bir aracı gasp ettik.” diye ifade verdi.
TELAŞA KAPILIP TELSİZ DÜZENEĞİNİ AYARLAYAMADIK
Kaymakamlık binası önüne bıraktıkları otomobilde bombanın telsiz düzeneğini ayarladıkları sırada polislerin uyardığını anlatan Pkk’lı Reşit, “Ben ve Mahsun bomba yüklü aracı emniyetin önünde boş bir yere park ettik. Mahsun telsizin şifreleri ile bomba düzeneğini patlatmaya çalışırken arkamızdan polisler bizden şüphelendi. ‘Durun’ diye bize ikazda bulundular. Arabayı çalıştırıp kaçtık. Polisler arkamızdan ateş etti. 4’ümüz de aracın içindeydik. Yanımdakiler ateşle karşılık verdi. 300 metre sonra araç bozuldu. Başka bir araca binip yayla yoluna doğru kaçtık. Hasan ayağından yaralıydı. Bende de sıyrıklar vardı. Hasan’ın ayağını sardık. Arazide yürürken jandarma ‘dur’ ihtarında bulundu. Diğerlerinden ayrıldım. Jandarmaya teslim oldum.” diye konuştu.