SAĞIR DUYMAZ, UYDURUR!

kösem
Yılmaz AKPINAR yazdı..
***
Günlerdir Hatay’da itidal çağrısı yapıyoruz.
Biliyoruz ki, Reyhanlı halkı duyarlıdır, hoşgörülüdür, provakasyona da gelmez!
Gelmedi de.. Yaralar sarılıyor neticede..
Bize düşen görev de, bu zor günlerinde Reyhanlı halkına destek olmak..
Sahiplenmek!
Tamam.. Olay günü, teröre karşı beslenen öfkeyle bir takım tepkiler oluştu..
O anda birkaç kişinin sergilediği refleksi tüm Reyhanlı halkına mal etmek ne kadar doğru?
Kaldı ki; patlamadan sonra, Hatay’ın hangi şehrinde Suriyeliler’e yönelik bir saldırı oldu?
Olmadı. Yok öyle birşey!
Aksine, hemen her şehirde insanlarımız, ekmeğini, suyunu, aşını paylaşıyor Suriyeliler’le..
Ama bakıyorum ki, her kafadan bir ses çıkıyor..
Bizler burada, acıların dinmesi için ‘birlik ve beraberlik’ duyguları içinde hareket ederken, birileri bu acımızı kaşımaya çalışıyor..
Reyhanlı üzerinden mesajlar vermeye çalışıyor..
Yazıklar olsun!
Daha dün okudum..
Star Gazetesi yazarı Hakan Albayrak, bazı Reyhanlılar’ın Suriyeli mültecilerini kafalarına taşla vurarak öldürdüğünü yazdı. Yuh artık!
Sanki oradaydı..
Sanki bu iddiasını ispatlayan bir görüntü, bir belge varmış gibi..
Hiç düşünmeden, Reyhanlı’ya vereceği zararı önemsemeden ‘bodoslama’ dalmış..
Diyor ki;
“- Patlamalarda öldüğü açıklanan insanların bir kısmı patlamalardan sonra öldürülmüş olan Suriyeliler. Ben bir tanesini kesin olarak biliyorum.”
Olacak şey değil..
Bir insanın, hele de bir gazetecinin böyle bir yazı yazıyı yazabilmesi, böyle bir iddiayı ortaya atabilmesi için gözünün dönmüş, aklını kaybetmiş olması gerekir.
Patlamadan birkaç dakika sonra güvenlik güçlerinin müdahale ettiği olayda, bu iddiaları teyit eden bir açıklama var mı? Yok!
Adli makamlar; bu saçma sapan ‘iddiaları’ doğrulayan bir bilgi paylaştı mı? Yok!
Peki Albayrak’ın sorunu ne?
Bu yazıyı hangi ruh hali içinde yazdı, bilemiyoruz..
Ne yani, Reyhanlı halkı barbar mı, cani mi?
Bunu mu demeye getiriyorsun?
Utanç verici! Reyhanlı’da böyle bir tepkinin olduğunu söylemek, en basit tabiriyle acı çeken insanlara iftira atmaktır.
Kaldı ki, Hakan Albayrak “Ben bir tanesini kesin olarak biliyorum” demiş..
O halde niye açıklamıyorsun?
Niye emniyet güçleriyle paylaşmıyorsun?
Hiç yakışmadı..
Daha yaraları sarılmamış, acıları soğumamış, hala kayıpların olduğu vatandaşlarımıza karşı, bu nasıl bir aymazlık, nasıl bir gaddarlık, nasıl bir acımasızlıktır böyle!

ÇILDIRMIŞ OLMALI!
Albayrak’ın köşe yazısına yönelik en sert tepki MHP Hatay Milletvekili Şefik Çirkin’den geldi. “Bu utancın altında ezileceksin” dediği Albayrak’a “Bunları yazabiliyorsanız; ya çıldırmış, ya kör, ya sağır ya da iflah olmaz bir yalancı olmanız gerekir” sözleriyle yanıt verdi..
Şefik Bey tepkisinde haklı.. İsterim ki, Hakan Albayrak, Şefik Bey’in şu sözlerini de köşesine taşısın.. Aynen paylaşıyorum:
“Hatay halkı, Suriyeliler’in acılarına, aynı havayı teneffüs ederek ortak olmakta, dostluklar kurmaktadır. Kaldı ki, Suriye’den Reyhanlı’ya gelen sığınmacılar da bu bölgede yaşayan vatandaşlarımıza yabancı değildir. Reyhanlı, Suriye’ye sınırı olan bir ilçedir ve gelenlerin bir çoğu bu Reyhanlılı vatandaşlarımızın akrabası, kardeşi, eşi, dostudur. Böyle bir durumda, hangi akıl ehli böyle bir vahşeti sergileyebilir, akrabasına, eşine, dostuna, kendine sığınmış mağdura el uzatabilir? Yapmayın, 2 yıldır birlikte yaşayan, onu da bırakın “Hoşgörü Kenti” olarak kabul edilen Hatay’da yüzlerce yıldır, her türlü etnik, dini kökenden insanla kardeş olan memleketimize iftira atmayın..”
Evet Hakan Albayrak!
Bu sözleri yayınlayamıyorsan, hiç olmasa Reyhanlı halkından özür dile!
Daha fazla sabrımızı zorlama!

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.