Türkiye artık her alanda gençleri konuşuyor..
Ekonomide..
Siyasette..
Sporda..
Sosyal ve kültürel her alanda onların sesi gür çıkıyor..
Üretken, cesur ve kararlılar..
Ülkesine hizmet etme anlayışına sahipler,,
Biliyorum ki, nüfusunun yarısından fazlası otuz yaşın altında olan ülkemizin geleceğini gençler belirliyor.
Geçtiğimiz günlerde Osmaniye OSB’de ilk genel kurulu yapıldı..
Gençlerin ‘dayanışması’, salona öylesine yansımış ki, etkilenmemek mümkün değil. Bir yanda Tosyalı Holding İcra Kurulu Üyesi Şerif Tosyalı, diğer yanda Nejan Hatko, Abdullah İlbeyli, Salih Çiftçi gibi isimler göze çarpıyor..
Hepsi kol kola..
Hepsi ‘güçbirliği’ ruhuyla, azim ve kararlılıkla İskenderun’da olduğu gibi, Osmaniye’de de dayanışma duygusunu pekiştiriyorlar.
Görüyorum ki, gençlerin ortaya koyduğu başarılı girişim hikayesi, Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah’ı da etkilemiş.
Gençlere güveni tam..
Listeye giren isimlere bakıyorum. Neredeyse hepsi genç..
Osmaniye Valisi Cerrah’ın gençlere güveni tam..
Büyük şirketleri yönetmeye başlayan bu genç ruhu dinlerken, başarısının, fark yaratmak ve hedef kitlesini iyi belirlemekten geçtiğini çok iyi biliyor.
Sürekli gençlere yatırım yapıyor.
Bu yüzden, Osmaniye OSB’yi ‘güvenle’ gençlere emanet edebiliyor.
Gururlandım..
Bugün Osmaniye, ekonomik alanda birçok büyük İl’i geride bıraktıysa, Vali Cerrah’ın yöneticiliğindeki vizyonu, bitmek bilmeyen çabaları ve üstün hizmetleri sayesindedir. Gençler, bu girişimcilik ruhunu Vali Cerrah’ın ilkeleriyle harmanlıyorlar. Neticede, Vali Cerrah liderliğinde buluşan gençlerle kazanan Osmaniye oluyor..
2004’te Osmaniye OSB’de 7 fabrikanın hizmet verdiğini bilen birisi olarak, günümüzde aktif olarak 110 fabrikanın hizmet verdiğini görmek, çok güzel bir duygu..
Helal olsun vallaha!
TEHLİKELİ YAKLAŞIM!
Nedir 4-İ? Anlatayım..
– İtiraz, inkar, iftira ve ihanet!
Türkiye’de son zamanlarda örneklerini sıkça görüyoruz..
Ortada güzel bir proje mi var, hemen birileri ‘olmaz, yaptırmayız’ diye ortaya çıkıyor.. Nedir bu? İtiraz!
Derken, aynı çevreler ‘Bu proje hiç iyi olmadı, kaldı ki hiç bir iyi hizmetinizi de görmedik’ derler.. Nedir bu? İnkar!
Baktılar ki, itiraz ve inkar bir işe yaramadı, bu kez ‘kötülük’ devreye girer..
Belden aşağı vururlar.. Olayı çarpıtırlar. Nedir bu? İftira!
Hiçbiri uymadıysa, bu kez topluma zarar vermek için didinirler.
Nedir bu? İhanet!
Önümüzdeki en büyük tehlike budur.
Bu yüzden iyi anlaşılmalıdır!