CHP’nin geçtiğimiz günlerde Danışma Kurulu toplantısı vardı..
Başkan Civelek’le birlikte birçok belde belediye başkanı, CHP’li yönetici ve CHP çatısı altında siyaset yapan isimler oradaydı..
Ortam gergindi..
Mesela, Üçgüllük Belediye Başkanı Bedi Palta, Civelek’in Üçgüllük’teki hizmetlere katkı sunmadığından yakındı, geçmiş yönetimi örnek gösterdi..
Fuat Süme de benzer eleştirilerde bulundu.
Bu arada tepkiler yükselince, ‘Birazdan bir toplantıya katılacağım. Ayrılmak zorundayım” diyen Yusuf Civelek, tansiyonu daha da yükseltti.
Mustafa Kemal Mahallesi Muhtarı İsa Taş, Pınarbaşı Mahallesi Muhtarı Fuat Gezgin, Zeki Çıkan gibi isimler, Yusuf Civelek’i “Ne zaman bir araya gelsek, bir bahane bulup, gidiyorsun” sözleriyle eleştirdi.
Hakikaten anlamakta güçlük çekiyorum..
Yusuf Bey, dört yıldır bu algıyı bir türlü kıramadı..
Zorlukları, ‘fikir ve düşüncelerle’ değil, en kolay yolu seçip ‘İşim var’ tavrıyla geçiştiriyor.
Sadece CHP toplantılarında değil, birçok resmi toplantıda da aynı şeyi yapıyor..
Daha önce de yazdım..
Yusuf Civelek’in ‘toplantı fobisi’ dikkat çekiyor..
Toplantılara 10-15 dakika iştirak ediyor, sonrasında ise bir ‘mazeret’ bulup, gidiyor.. Sayısız örneği var..
Başkan Civelek neden böyle davranıyor, onu da anlamıyorum..
Bu kaçışların CHP’de derin bir çatlağa yol açtığı görülüyor..
Dahası..
Danışma Kurulu’ndaki tepkiler nedense unutulup, birgün sonra CHP’nin basın toplantısında ‘övgüye’ dönüşüyor..
Madem, herşey güzel, işler yolunda.. O halde, CHP’nin kurul toplantısındaki eleştirilere ne diyeceğiz?
Neyse..
Danışma kurulu demişken..
CHP’de yönetici birçok isim, görevinden ayrılmaya hazırlanıyor..
CHP’nin, Adana Hilton’daki eğitim seminerlerine katıldıklarını biliyorum.
Bu demek oluyor ki, 15 Temmuz’da CHP’de görev alan birçok yönetici, belediye başkanlığı aday adaylığı ve meclis üyeliği adaylığı yolunda istifa edecek..
CHP İlçe Başkanı Dr. Süleyman Uyar, Arsuz’dan belediye başkanı aday adayı olacağını duyurdu zaten..
Yanılmıyorsam, CHP Kadın Kolları Başkanı Yıldız Bor da Arsuz’u düşünüyormuş..
Ayrıca, CHP ilçe yöneticileri Nurhayat Kılıç, Mustafa Çöloğlu, Yusuf Gökay gibi isimler de belediye meclis üyeliğini istiyor.
Peki, ‘Ben bu işi sevdim’ diyen Yusuf Civelek aday adayı olacaksa, örgütü kim taşıyacak? CHP’nin başına kim geçecek?
Öğrendiğim kadarıyla, Uyar’ın görevi bırakmasıyla birlikte, CHP İlçe Başkanlığı’na talip üç isim var..
Jorc Basus..
Yusuf Mansuroğlu..
Ve Murat Kayış..
Sanırım, Başkan Civelek’e yakınlığından ötürü en güçlü aday Jorc Basus..
Peki, CHP’deki bu 3’e bölünmüşlük, CHP’yi olumsuz etkilemeyecek mi?
Benzer durum Arsuz’da da yaşanıyor..
Mevcut belediye başkanlarının aday olma hesapları, ‘heyecanla’ görev bekleyen CHP’li isimlerle çakışıyor..
Neticede 50 başvuru olur, biri kazanır!
Peki geriye kalan 49 kişi ne olacak?
Büyükşehir veya ilçe belediye meclis üyelikleriyle yetinirler mi?
Zor cevap.. Zor dönem..
Zor siyaset!
NOT: Bu arada, CHP Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu ve ilçe teşkilatıyla bir takım sorunlar yaşayan Nardüzü Belediye Başkanı Mehmet Yolcu’nun CHP’den istifa edeceğini duyurmuştum. Yolcu, DSP’ye geçtiğini duyurdu. Hayırlı olsun!
Bundan sonrasını CHP düşünsün!
ERTEN CHP’Lİ MECLİS ÜYELERİNİ İŞARET ETTİ!
Dün şöyle yazmıştım:
“- CHP İlçe Başkanı Süleyman Uyar, meclis üyelerine ‘teşekkür’ etmekle kalsaydı, ortada bir sorun yoktu. Ancak, AK Parti meclis üyelerine yönelik övgünün altına küçük bir ayrıntı ekliyor.. “Hizmetlerimizi beğeniyorlar” dediği AK Parti meclis üyelerini, “İşler iyi gitmiyor” diyen AK Parti İlçe Teşkilatıyla karşı karşıya getiriyor.”
AK Parti Grup Başkan Vekili Doğan Erten de benimle aynı fikirde..
Dün bir açıklama yolladı.
Önemli hatırlatmalar yapıyor.. Diyor ki:
“- CHP İskenderun İlçe Başkanı’nın, Adalet ve Kalkınma Partisi meclis grubuna teşekkür etmelerini olumlu buluyorum. Yalnız, CHP meclis üyelerinin bazılarının da ret vermesini de eleştirmesi gerektiğini düşünüyorum.”
Maalesef, Başkan Uyar bu konuda tek kelime etmedi..
Eleştirilerin ne anlama geldiğini, anlatamadı!
Devam edelim..
Erten; AK Parti İlçe Başkanı Uğur Feriz’le ilgili eleştirilerinden ötürü Başkan Uyar’a tepki gösteriyor. Diyor ki:
“- İlçe Başkanımız, İskenderun için gerekenlerin yapılmasını her zaman, her yerde söylemektedir. Hiç bir yatırımın da karşısında değildir. İskenderun Belediyesi ile ilgili, yürütme ve yönetim tarzının karşısındadır.”
Bu kadar net..
Belediye yönetimi, İskenderun’u altınla kaplasa bile, yürütme ve yönetim tarzı oldukça zayıf!
Dört yıldır anlatmak istediğimiz buydu..
Doğan Bey’in deyimiyle;
“- İskenderun icin cesur olmak gerek!”
Süleyman Bey’e soralım o halde;
– Halkına dokunmayı bilmeyen, cesur olabilir mi?