Payas Belediye Başkanı Bekir Altan, Payas Belediyespor’un transfer imza töreninde önce spordaki başarılarını anlattı ve ardından da sözü basında da yer alan Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılanma olayına getirdi.
İddialara sert bir dille yanıt veren Bekir Altan, müdürleriyle birlikte hangi konularda yargılandıklarını tek tek saydı ve hizmet ederken yargılanmanın onurunu yaşadığına dikkat çekti.
Bir okulun bahçesine parke taşı döşemek, aynı okulun bahçesine çiçek ve ağaç dikmek. Mezarlık işi, arıtma tesisi hizmeti ve de Tokat Turhal’dan getirilen fidanlarla ilgili yargılandıklarını belirten Bekir Altan, Türkiye’de hizmet eden başbakan asıldığını, sırf okuduğu şiirden dolayı da Başbakan Tayyİp Erdoğan’ın da üç ay cezaevinde yattığını hatırlatarak, hizmet edenleri yargılayanlar, hizmet etmeyenleri de görsünler diye sert çıktı.
Halkına hizmet etmenin ve bu uğurda da bedel ödemenin onur ve şerefini yaşadığını belirten Bekir Altan’ın konuşmasını aynen yayınlıyoruz:
“Ağır cezada yargılanmamız başladı. Arkadaşlar, bu ülkede biliyorsunuz başbakanlar asıldı. Bu ülkenin şu anki başbakanı şiir okuduğu için 3 ay hapis yattı. Biz de bu memlekete hizmet ederken yargılanmaktan da onur duyarız. Hiç bir zaman için de korkmayız. Hizmet etmeye de devam ederiz. Ama bile bile de bir gol yemeyiz. İşte Pazartesi günkü basına da yansıyan ‘işte korktular, ezildiler’ şunlar bunlar dedikleri konunun açıklamasını da yapmak istiyorum. Ağır ceza da yargılanıyoruz doğru. Sebebi de şu arkadaşlar:
Payas Selim Şahin İlköğretim Okulu’nun bahçesine parke yaptığımız için. Parke döşemesi gerçekleştirdiğimiz, fidan diktiğimiz, çiçek diktiğimiz için yargılanıyoruz.
Yeni mezarlığımızı gördünüz mü bilmiyorum. Lütfen özellikle de gazeteci arkadaşlarımız, böyle hiç mesneti olmayan ifadeler kullanacaklarına gitsinler o mezarlıktaki yaptığımız işleri bir görsünler, o mezarlıktan dolayı da yargılandığımızı da yazsınlar ve birilerine de hesap sorsunlar. Bunun neresi yargılanır diye? Çünkü Hatay’ın en güzel mezarlığı.
Üçüncü konumuz da arıtma tesisini yaptığımız için. O ağır cezada yargılandığımız konulardan bir tanesi arıtma tesisi yaptığımız için. Hatay’da kaç tane belediyenin arıtma tesisi var arkadaşlar? İki tane. Biri Payas Belediyesi diğeri İskenderun Belediyesi. Hatay’da 76 tane belediye var. Şunu söylemek istemiyorum. Arıtma tesisi olmayan belediyelerin yargılanması lazım. Ama tam tersi biz arıtma tesisini yaptığımız noktada o malzemelerle ilgili yargılanıyoruz.
Dördüncü konu da nedir biliyor musunuz? Fidan dikmekle alakalı. Tokat Turhal’dan getirdiğimiz fidanlarla alakalı. Bu ağır ceza da yargılandığımız konu. İşte gazeteciler de işte bunları görmeyenlerin de gözünün içine sokun. O görmeyen gazeteciler var ya o ağır cezada yargılanırken işte korktular, ürktüler şu oldular bu oldular diyenler. Lütfen sizleri de davet ediyorum ağır cezada yargılanırken arka tarafta sıralar var. Basını da alıyorlar halkı da alıyorlar. Orda korkuyor muyuz yoksa yürekli bir şekilde açıklamamızı yapıyor muyuz? Orada görmenizi bekliyorum. İşte bu tip fitne fesata fırsat vermemek için de bu sit kararı alınmış yerlerde hukuka uygun işler yapabilmek için de hassasiyet içindeyiz arkadaşlar. Bu konular az önce farklı noktalara geldi özür diliyorum.
Çok da etkileniyorum bu tip hadiselerden. Çünkü biz şehrimiz adına yargılanıyorsak, insanımıza yaptığımız hizmetten dolayı yargılanıyoruz. Farklı yorumlanmaması içinde hukuka uygun iş ve işlemleri yapmak gibi bir sorumluluk içindeyiz. Düşünün bir belde belediyesi evet ilçe olduk ama daha belde belediyesi statüsündeyiz. Buna rağmen iki tane arıtma tesisimiz var arkadaşlar.
Türkiye’de birden fazla arıtma tesisi sadece ve sadece büyükşehir belediyelerinde var. Az önce söyledim. Hatay da 76 tane belediye var. Buna rağmen iki tanede arıtma. İki şehrin arıtma tesisi var. Üç tane arıtma tesisi var. İki tanesi de bizim olmak suretiyle İskenderun’u da bu şekilde geçmiş durumdayız Arkadaşlar.İskenderun’un bir tane arıtma tesisi var. Zaman zaman çevre yolundan Belen’e doğru giderken keskin bir koku var.
İskenderun’a gidenler bilirler. Burnunuzu kapatmazsanız nefes alamıyorsunuz. Sebebi de nedir biliyor musunuz. O şehirde foseptiklerden çekilen su kanalizasyonun tıkanmasından dolayı alınan su arıtma tesisine götürülmüyor. Yukardan yamaçtan aşağıya bırakılıyor. Kokudan da o bölgeden de geçilmiyor. İşte sayın savcıları da göreve davet ediyorum. Denizi kirletenlerle uğraşsınlar. Arıtma tesisi yapanlarla değil. Ağaç dikenlerle değil. Yıkanlarla uğraşsınlar yapanlarla değil. İşte o manada değerlendirirsek bizde sit kararı alınmış bir sahamızın etrafında yapacağımız iş ve işlemlerin kanun çerçevesinde olabilmesi için gayret sarfediyoruz.”