Türkiye kritik bir süreç yaşıyor..
Olaylar, ölümler, gözyaşı..
Sanki bu ülkenin 80’li yıllara sürüklenmesini isteyenler var gibi..
Siyasiler gerdikçe, sokaklar da gerginleşiyor..
Korkuyorum, ürküyorum!
Olay, eylemleri aştı artık..
Eylemcilere karşı koyan gruplar da türedi..
Havaya ateş açanlar, palayla saldıranlar vesaire..
Kimliği belirsiz kişiler polise kurşun sıkıyor.
Olacağı buydu..
Aylardır uyarıyoruz..
Herkes aynı fikri paylaşmak zorunda değil dedik.
İktidarı beğenmezsiniz, gider sandıkta tepkinizi koyarsanız dedik..
Hoşgörü dedik.. Kardeşlik dedik..
Ne değişiyor?
Birileri halen kaşımaya devam ediyor..
Ne oldu?
Hayatımız zehir oldu..
Gencecik evlatlarımızı yitiriyoruz..
Suriye’deki etnik çatışma Türkiye’ye de taşındı.
Reyhanlı katliamı gibi ağır bedeller ödendi.
Sınır şehirlerimizin ekonomisi çok kötü etkilendi.
Tansiyon yükseliyor..
İnsanlar gruplaşıyor..
Bugün Armutlu karıştı, yarın bir başka yer..
Hatay’da sokakları savaş alanına çevirdiler..
Bari Ramazan ayında yapmayın..
Yeter artık!
Bugün sıkıntım işte bundan kaynaklanıyor.
Bir taraf daha cezalandırıcı, intikam alıcı, sindirici bir politikaya yöneliyor.
Diğer tarafta yılların mazlumu, birkaç ayda ‘koltuk, makam derdine düşmüş..
Nerede kardeşlik?
Nerede demokrasinin birleştiriciliği, hoşgörüsü?
Bu kadar mı zorlanıyoruz yahu?
Daha ılımlı, daha anlayışlı, daha paylaşımcı, daha adil, daha vicdanlı, daha uzlaşmacı bir anlayışı çevremizde görmeyi unuttuk..
Olmuyor işte..
Önce demokrasi eriyor, sonra kardeşlik!
BÖYLE DE OLMAZ Kİ?
İsdemir’de 15 Temmuz’da grev uygulama kararı alan Çelik İş Sendikası gerdikçe geriyor..
Düne kadar övgüyle sözettiği ve örnek gösterdiği İSDEMİR’e yükleniyor.
İşçiyle karşı karşıya getiriyor.. Ortak akıl bunun neresinde?
Yazık! İşçi elbetteki hakkını aramalı, almalı..
Ama bunun yolu, İsdemir yönetimiyle uzlaşmaktır.
Yüzde 51’i dayatmakla olmaz..
İsdemir Genel Müdürü Recep Özhan, sürekli iş barışı ve karşılıklı iyi ilişkiler çerçevesinde sorunların çözümü için çaba gösteriyor..
Çelik-İş Sendikası da bunu görmezden gelip, taraftar arıyor..
İşçiler üzerinden mağduriyet hesabı yapıyor..
Böyle de olmaz ki?..
Emek en yüce değerdir.
İsdemir, bugüne dek gerek maddi olarak gerekse iş ortamı olarak çalışanlarına hep değer verdi.
İsdemir işçisi bence bunu biliyor.
İsdemir büyük ve örnek bir aile..
İşçiler hakkını ararken, İsdemir’in geleceğini, yaşadığı sorunları da düşünmeli.
Zaman en iyi ilaç..
Sendika yöneticileri bence güncelleme sorunu yaşıyor..
Türkiye’de onlarca firma el değiştiriyor veya satılıyor..
Küresel krizin etkileri henüz dinmedi..
2012 yılında dünyada faaliyet gösteren halka açık şirketlerden 36’sı yılı zararla kapattı. Borç yükü omuzları zorluyor..
Hal böyleyken, sendika neyin peşinde?
Dünya’da ve özellikle çelik sektöründe yaşanan ekonomik durgunluk döneminde grev uygulama kararının İsdemir’e, paydaşlarına, iş ortaklarına, ülke ekonomimize, tedarikçilerine ve her şeyden önemlisi çalışanlarına zarar vereceğini bilmiyorlar mı?
Yeter artık!
İSDEMİR’in geleceğini düşünmeyen, bölge sanayicisinin de geleceğini düşünmez..
Fabrikalar olmasaydı, sendika da olmazdı..
Bunu en iyi Çelik-İş biliyor olmalı..
PAYAS’TAKİ FOTOĞRAF HERŞEYİ ANLATIYOR!
Payas Belediye Başkanı Bekir Altan’ın ‘Gönül İftarı’na 10 bin Payaslı katıldı..
Belki de bu sayı daha fazlaydı.. Payas Kalesi’ne girmek ve iftar sonrası dışarıya çıkmak yarım saat sürdü.. İzdiham vardı..
Şunu gördüm..
İnsanlar, ne olursa olsun.. Payas Belediye Başkanı Bekir Altan’a sahip çıkıyor..
Yıllardır şefkatle dokunduğu halk, belediye başkanlarını seviyor..
Yanında duruyor!
Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in desteğini, Payas’a katkısını önemsiyor..
En önemlisi de..
‘Biz biriz, beraberiz’ şeklindeki mesajların yankı bulmasıydı..
Ne bir fazla, ne bir eksik.. Bu böyledir!
PEHLİVAN ARSUZ’UN SESİ OLDU!
CHP Arsuz Belediye Başkan aday adayı olan Necat Pehlivan, ANEMON Oteli’nde iftar yemeği verdi. Katılım yüksekti..
CHP Genel Başkan Baş Danışmanı Muhammed Çakmak oradaydı..
CHP Hatay Milletvekilleri Hasan Akgöl ve Mevlüt Dudu oradaydı..
CHP ilçe teşkilatı, meclis üyeleri, AKAD ve İGEV’in başkanlarından tutun da, birçok partili katılım gösterdi.
İsterdim ki, Arsuz ve beldelerinde görev yapan belediye başkanları da iftar yemeğinde olsaydı.. O birlik ve beraberliği görselerdi..
Şahsım adına şunu söyleyebelirim..
Defalarca da yazdım.. Mevcut belediye başkanlarının aday olmasını istemiyorum.. Kaç dönemdir, bölgeye hiçbir katkıları olmadı..
O bakımdan;
Arsuz Belediye başkan aday adayı Necat Pehlivan gibi ‘aydınlık yüze ve vizyona sahip’ başarılı isimlere görev verilmesi taraftarıyım.. 33 yıl devlete hizmet vermiş ve bölgeyi tanıyan bir insanın hayallerine destek vermeliyiz..
Oldukça iddialı!
Pehlivan’ın şu sözlerini önemsiyorum:
“- Bizler bu Türk Bayrağın altında alevisiyle, sunnisiyle, Türküyle, Kürdüyle vs. tüm renklerimizle kardeş gibiyiz. Hiç kimsenin kimseden üstünlüğü yoktur. Bizler biriz, diriyiz. Bu Türk Bayrağın altında kardeşçe yaşamak ne kadar güzel.”
Haklı bir çıkış.. Bir birikmişliğin patlaması gibi..
İhtiyacımız olan ‘dayanışmayı’ öğütlüyor..
Arsuz’a o kadar çok önem veriyor ki, özeleştiri yapmaktan çekinmiyor..
Hepimiz biliyoruz ki, Arsuz gelişemedi..
Mevcut belediye başkanları da bu konuda yetersiz kaldı..
Pehlivan’ın “Arsuz’un artık kazanmaya ihtiyacı var” sözlerini önemsiyorum..
Doğru ya..
Kaybetmek zaman kaybetmektir.
Arsuz da yapılması gereken o kadar çok işler var ki, bunları yeterince konuştuk..
CHP Arsuz Belediye Başkan aday adayı Necat Pehlivan’ın 42 projesi var..
Hepsi birbirinden önemli ve kıymetli..
Arsuz’un çehresini değiştirecek, bir Antalya, Bodrum’a dönüştürecek projeler bunlar..
Yeter ki, inanç ve azim olsun..
Yenilikçi, Eşitlik, Çağdaş ilkeleriyle yola çıkan Necati Pehlivan’ın yolu açık olsun..
Heyecanı ve hayalleri dipdiri..
Yol uzun.. Şimdi Arsuz’dan almak değil, hizmetleri sunma zamanı..
Necat Pehlivan’ın da dediği gibi;
“- Biz güzel Arsuz’u Türkiye ve Dünya çapında güzellik yarışmasına sokmak zorundayız. Katılımcı belediyecilik hareketi ile Arsuz’u hep birlikte yöneteceğiz.”
Hadi hayırlısı!
GÜNDÜZ YEMEK VAR, İFTARDA YOK!
Yeni İtfaiye binası muhteşem oldu. Ellerinize sağlık!
Ekipman açısından eksiklikler vardı, hatırlattık. Gereği yapıldı..
Geçenlerde kurtarma malzemeleriyle ilgili bir yazı yazdım.
İhale yapıldı. Belediye Başkanı Yusuf Civelek ilgilendiği için teşekkür ediyorum.
Ramazan ayındayız.. Havalar sıcak!
İtfaiye erleri, günün her saatinde olası bir yangına karşı müdahale etmek zorunda, tetikte bekliyor..
Bu iftar saatine de denk gelebilir..
İtfaiye erlerine gündüzleri yemek veriliyor, ancak iftar saatinde yok..
Peki bu durumda oruç tutan itfaiye erleri, iftar saatinde aç mı kalsın?
Görevliler dışarı çıkıp iftar yemeği yese, Allah korusun o vakit semtin bir yerinde yangın çıksa, ne olacak?
Yusuf Bey’i, özellikle ramazan ayında bu konuda biraz düşünmeye davet ediyorum.. İtfaiye müdüründen bilgi alması yeterlidir sanırım..