AK Parti İskenderun Belediye Başkan Aday Adayı Mehet Dönmez’in hakkını teslim etmek gerek. Basın mensuplarıyla bir araya geldiği toplantıda, anlattıkları karşısında etkilendim.
En başından müthiş bir hitabeti var. Samimi de..
AK Parti’nin seçim kazanması için elinden geleni yapıyor.
Önceliği, birlik ve beraberlik..
Ötekileştirme gayreti içinde olanlara şöyle sesleniyor;
“İnsanları küçük gruplara bölmeyelim. Birleştirici olalım. Hepimiz aynı çatı altında yaşıyoruz neticede.. Hatay’ın herhangi bir yöresinde doğan kardeşimizi, şu veya bu ilçenin insanıdır, diyerek ayrıştırmayalım. Medeniyet şehri Hatay’da hepimize yer var. Kardeşçe yaşamak varken, birbirimizi yok yere kırmanın İskenderun’a hiç bir getirisi yok. İskenderun’u bir yerlere taşıyacaksak, bunu her renkten kardeşlerimizle birlikte başaracağız.”
Haklı..
İskenderun, gruplaşmaların yarattığı tahribat yüzünden yeterince kan kaybetti.
Bu yüzden, Dönmez’in; seçim çalışmaları kapsamında gittiği her evde, her toplantıda ‘birlik ve beraberlik’ mesajı vermesini çok önemsiyorum..
Ev toplantıları demişken;
Mehmet Dönmez’in, İskenderun’un dört bir tarafını karış karış dolaştığını biliyoruz ama, rakam hakkında bilgimiz yoktu.
Gelinen nokta şudur;
– Mehmet Dönmez dün itibariyle 223 toplantıyla iştirak etti.
Toplamda birebir görüştüğü insan sayısı 11 bini aştı..
Etkileyici! Hem sayı giderek artıyor..
Bugün de Karayılan’a gidiyor..
Dönmez’e en çok şikayet edilen konuları sordum;
Şöyle yanıtladı;
– Eğitim noksanlığı, feyezan kanalının durumu ve trafik yoğunluğunun artması..
Peki Mehmet Dönmez’in çözüm noktasında düşüncesi nedir?
O sıra, masanın ucundaki defteri gösterdi..
Meğerse, gittiği her yerde vatandaşın yol haritasını notlar halinde kaleme alıyormuş..
Yani, vatandaş ne istiyorsa o hizmet gelecek..
Şimdilik 59 projenin varlığından sözediyor ama, “detayları açıklamak için henüz erken” diyor.. Nedeni var;
Çünkü, bu sayı artabilir..
Sabırsızlıkla bekliyorum.
Kaldı ki, çok ısrar etmeme rağmen, sadece 59. maddeyi gösterdi.
Nedir o?
– Açık hava sinemaları..
Aslında dahası var.. İpuçlarından anlayabiliyoruz.
Dönmez diyor ki;
“- Kanal İstanbul’u, Marmaray’ı, gerçek kılan AK Parti Hükümeti, İskenderun’u hangi hizmetlerle tanıştırır, siz düşünün. Altgeçit ve kentsel dönüşüm hayal değil. AK Parti’nin hizmet politikasında, hayalleri gerçeğe dönüştürmek var. Bizler İktidarı İskenderun’a taşıyacağız ve halkımızı çok güzel hizmetlerle tanıştıracağız.”
Düşünme vakti gelmiştir.
Bugün uyuşturucuyla mücadelede birinci etken, kentsel dönüşümdür.
Dönmez, hesabı, kitabı dökmüş masaya..
İleride bir kez daha ‘keşke’lerin hayal kırıklığına ve zaman kaybına uğramadan ‘doğru tercihinizi yapın’ diyor, adres gösteriyor..
Biliyoruz ki, Rahmetli Özal zamanında hizmet trenini kaçırdık.
O günleri ‘keşke’lerle yadediyoruz halen.
Evet, bugün İskenderun önemli bir virajda..
‘Keşke’lerin hayatımızda yeri yok artık!
Eğer kent çıkarları için “tarih yazmak” diye bir şey varsa o budur işte.
Umutluyum..
Güzel günler bizi bekliyor gibi.
Hadi artık, son yıllarda sahipsiz kalan yüzümüzü Türkiye’nin çağdaş hizmet coğrafyasına çevirme zamanı geldi.
KIRIKHAN’DA BAĞLANTI ÜCRETİ YOK, İSKENDERUN’DA VAR!
İskenderun Belediyesi’nin parası yok da, Kırıkhan’ın çok mu?
Anlamakta güçlük çekiyorum.
İskenderun su şebekesini döşerken, bağlantı ücreti olarak vatandaştan 520 küsür lira para tahsil ediyor. Üstelik, paralı hizmetten ötürü gururlanıyor.
Oysa Kırıkhan Belediyesi de, aynı usülde su şebekesini ilçeye kazandırıyor.
Ancak, İskenderun Belediyesi’nin uyguladığı yola başvurmuyor.
Hiç olmasa, vatandaşa yüklenmiyor.
Şimdi sıkı durun.. Henüz dün öğrendim;
– Kırıkhan Belediyesi, su şebekesinin yüzde 80 maliyetini Avrupa Hibe Fonu’yla karşılıyor. Dahası, bir yüzde 10’luk dilimi de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan temin ediyor. Geriye ne kalıyor?
Yüzde 10!
Evet yanlış duymadınız..
Su şebekesinin Kırıkhan Belediyesi’ne maliyeti yüzde 10..
Yani geriye kalan yüzde 90’ı hibe!
Vatandaşın üzerine yüklenen tek kuruş bile yok!
Peki İskenderunlu’nun günahı nedir?
Neden bu kentin insanlarına 520 lira fatura biçiliyor?
Yazık değil mi, bu insanlarımıza..
Fakiri var, fukarası var.
Madem böyle bir hak vardı; neden Belediye Başkanı Yusuf Civelek, Avrupa Hibe Fonu’na başvurmadı?
Orası da ilçe belediyesi, burası da..
Ne iş?
Görüyorum ki, iki şehrin yönetim anlayışında dağlar kadar fark var!
Biri paralı, diğeri parasız hizmet veriyor!
Sanırım Yusuf Civelek, herkesi kendisi gibi zengin görüyor.
Olabilir mi acaba?
YİNE Mİ GAYRİMENKUL SATIŞLARI!
İskenderun Belediye Başkanı Yusuf Civelek sıkıştı mı, gayrimenkullere dört elle sarılıyor. Olacak şey değil!
Kaçtır, belediye meclisinin gündemine getiriyor. Çoğunluk ‘hayır’ dedikçe, hırslanıyor. Ben bile hatırlamıyorum sayısını..
Fırsat buldukça ‘gayrimenkulleri satalım’ diyor, ama her seferinde yüzüne ‘HAYIR’lar patlıyor. Civelek, Pazartesi günkü meclise yine gayrimenkul satışlarını taşımış. Seçime az kala, bu acelecilik, bu heyecan niye?
Belediyenin parası mı kalmadı?
Vatandaşlardan topladığınız 520 liralar yeterli gelmedi mi yoksa?
Her taraf, toz duman, çukur, pislik içindeyken, henüz yapılamayan hizmetin parası mı eksik kaldı?
Sordum, soruşturdum..
AK Parti’nin gayrimenkul satışları konusunda duruşu net;
– Hayır diyeceklerini işittim.
Diğer muhalif partilerin ve CHP grubu içinde birkaç ismin de ‘Hayır’ diyeceğini biliyorum.. Çoğunluk yine doğru teşhis koyuyuyor..
Sanırım bu filmi, Yusuf Bey’e tekrardan izletecekler..
Belli ki, anlayamamış..
Yusuf Civelek yine hüsrana uğrayacak, demedi demeyin!
BELEDİYE, SMS’İN ARKASINI TOPLUYOR!
İskenderun’da su şebekesi yapım işini alan SMS firması, garip uygulamalarla saç baş yolduruyor. Son örnek can sıkıcı..
İsmet İnönü Mahallesi 707 sokak No 63’te, günlerdir patlak bir borunun yol açtığı tahribat var. Çevre sakinleri rahatsız.
Görüntü kirliliği diz boyu..
Haftalardır, patlağın onarılmasını bekliyorlar.
Araştırdım, soruşturdum..
Meğerse SMS firmasının elinde, patlak onarmak için makina yok..
Tercümesi şudur;
– Boşuna beklemeyin. İlgilenecek durumda değiliz..
Oysa SMS birşeyi atlıyor. Geçici kabul yapıldıktan sonra, 1 yıl boyunca kesin kabule kadar SMS arızaları gidermek zorundadır. Sözleşme bunu gerektiriyor.
Kaldı ki, SMS henüz işini bitirmedi ki, geçici kabulü konuşalım..
Böyle bir durumda, SMS nerede bir patlak varsa, gidip onarmakla mükelleftir.
Makinam yoktu, ekipmanım yeterli değil, gibi bahanelerin arkasına sığınmamalı..
Peki SMS’in derdi ne?
Neden bu işi savsaklamaya başladı?
Yüzde 40 kırımdan kaynaklanan açığın sorumluluğunu neden almak istemiyor?
Belediye idaresi, bu mazaretlere karşılık bir yaptırım uyguluyor mudur, bilinmez. Ama bildiğim bir şey var ki, SMS bu aralar işi salladıkça sallıyor.
Arkasını temizlemek de Su İşleri Müdürlüğü’ne düşüyor..
Garip Sönmez’i kutlarım.
Aynı gün SMS’in bahanesine aldırış etmeden, İsmet İnönü Mahallesi’ne bir ekip göndererek, sorunu giderdi.
SMS’in ayıbını temizledi.
SMS firmasına tavsiyem;
Neredeyse 4 aydır su borusu döşediği Modern Evler 300 sokağın su bağlantılarını yapıversin.
Neyi bekliyorlar?