Devletin üniversitelerde okuyan öğrencilere yönelik yurtlar kurmasının yetersizliğini gündeme getiren İskenderun Belediye Başkan Aday Adayı Bülent Bozdoğan, devletin ve hükümetin yurt sorununu çözmemesini eleştirerek “Başbakanın – iktidarın bu insanlara zemin hazırlayıp daha iyi yaşam şartları sunması gerekir. İnsanların yaşam şartlarını kötüleştirip zan altında bırakmak devlete yakışmayan bir harekettir. Özellikle gençlerimizin iyi eğitim aldıkları takdirde bu gün toplumun ahlak dışı saydığı hiçbir harekete girmeyeceğine inanıyoruz ve gençlerimize güveniyoruz” dedi.
İskenderun Belediye Başkan Aday Adayı Bülent Bozdoğan, son günlerde ülke gündemini meşgul eden iki önemli konuyla ilgili görüşlerini kamuoyu ile paylaştı.
Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın tesettür ile ilgili yaklaşımlarının CHP cephesinde yankı bulmaması ve kamuoyunda tartışılmamasının ardından “halkın masum çocuklarının namusu bizden sorulur” diyerek yine yeni bir suni gündem yaratılmak istendiğine vurgu yapan İskenderun Belediye Başkan Aday Adayı Bozdoğan, konuyla ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi:
“Bu gündemden beklediğini bulamayınca da döndü gündemi değiştirmek için halkın masum çocuklarını gündeme taşıdı ve onların arkadaşça-kardeşçe bir evde kalmalarını namussuzluk gibi gösterek bunları kontrol edeceğiz. Halkın namusu bize emanet diyerek bunları gündeme taşıdı ve hedef yaptı. Yarın bir de baskınlarla bunlar kız erkek aynı yerde kalıyorlar diyerek yapmadıkları, işlemedikleri suçların üzerine kalmasına meydan verecektir. Eğer halkın çocuklarını emanet olarak kabul ediyorlarsa onların yurtlara girmelerini sağlamalıydı. Onların yurtsuz kalıp ev tutmak zorunda kalan çocukları zan altında bırakmamalıydı.
Burada bir de devlet olarak yurdu az yapıyor. Hatta son zamanlarda devlet olarak hiç yurt yapılmadı. Öğrenciler barınacak yer arıyorlar. Birçok yer öğrenciye yer vermiyor. Ev verilen yerlerde de üniversiteli gençlerimiz kardeşçe kalıyorlar. Çoğu zaman da kız kıza- erkek erkeğe kalmakla beraber belki hemşerisi olup güvendiği için kız erkek kalmış olabilirler. Bunlardan şüphelenmek yerine bunlara destek olup daha güzel yerlerde yurtlarda kalmaları sağlanması gerekirken, üniversite gençliğimizi zan altında bırakmıştır. Bu bir gaftır, bu bir acizliktir. Başbakanın ya da iktidarın bu insanlara zemin hazırlayıp daha iyi yaşam şartları sunması gerekir. İnsanların yaşam şartlarını kötüleştirip zan altında bırakmak devlete yakışmayan bir harekettir. Özellikle gençlerimizin iyi eğitim aldıkları takdirde bu gün toplumun ahlak dışı saydığı hiçbir harekete girmeyeceğine inanıyoruz ve güveniyoruz. Başbakanımızın baktığı gibi ahlak sadece örtünmekle değil insanın eğitimiyle özdeşleşen bir şeydir. RESETTÜRLÜ toplum yaratmak, insanların yaşam alanlarına müdahale etmek yanlıştır. Başbakan, geçmişte de Uludere olayının üstünü kapatmak için yine böyle insanların namus kavramlarını ele alan gündemler yaratmıştı. Başbakan, sıkıntıya düştüğü konunun üstünü örtmek için bu gün de gündem yaratıyor. Sakın ha! İktidar, gençlerin yaşamlarını belirleme yönünde onları, rahatsız etmemeli ve gençleri toplumda “kötü” örnek olarak lanse etmemeliler”