Payas’ta Bekir Altan, hiç şüphesiz 4. dönem koltuğuna oturacak.
Peki İskenderun’da ne olur?
Tahmin hakkımı kullanıyorum;
AK Parti İskenderun Belediye Başkan Adayı Seyfi Dingil’in şansını yüksek görüyorum.. Beyefendi kişiliği, azmi, inancı, İskenderun’da her kesime olan yakınlığı, beldelerdeki gücü, ortaya koyduğu projelerle başkanlığa en yakın isim..
Meydanlarda toplanan on binler, sahadaki coşku, yansımalar gösteriyor ki, Seyfi Dingil birkaç adım öte..
Bu demek değildir ki, MHP ve CHP’nin iddiası yok..
MHP İskenderun Belediye Başkan Adayı İbrahim Gül’ün azmini, dürüstlüğünü önemsiyorum. Belediye Başkanı Yusuf Civelek’in de gayretini anlıyorum.
Ama bana göre, Seyfi Bey’le AK Parti ‘yerel iktidara’ daha yakın duruyor.
***
Dörtyol halen AK Parti ve MHP arasında gidip, geliyor..
Çiçeği burnunda Arsuz ilçesinin belediye başkanlık görevi, CHP’nin adayı Nazım Culha’ya hayırlı olsun..
Belen’de Adnan Vurucu’ya teveccüh arttı diyebilirim, ama yine de Cemil Yılmazlar’ın gücü tartışılmaz.. Son dakikaya kadar seçim sonuçları değişkenlik gösterebilir..
Kırıkhan’da, AK Parti Belediye Başkan Adayı Adnan Yavuz açık ara önde..
Erzin, Altınözü, Hassa, Yayladağı, Reyhanlı’da AK Parti’nin üstünlüğü var..
Samandağ’da siyaset paramparça olmuş durumda..
İşçi Partisi ile CHP kapışıyor. Bölünen oylar MHP’ye kayıyor..
CHP burada bir şok dalgası yaşayabilir..
Kalan diğer ilçelerde MHP’nin bir atağı söz konusu..
Peki Büyükşehir’de durum ne olur?
Kanaatim şudur ki;
Ortaya konulan projelerin varlığı, bilgi birikimi, tecrübesi, Ankara’yla olan diyaloğu, iş dünyasının ve STK’ların desteğiyle AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sadullah Ergin’le, yeni bir döneme, yeni bir sayfaya hazır olun diyorum.. Hadi hayırlısı!
LAFLA PEYNİR GEMİSİ YÜRÜMÜYOR SAYIN CİVELEK!
2009 seçimlerinde en büyük mesele ‘Akıllı’ sayaçlardı..
Hatırlıyorum da, tepki üstüne tepki yağıyordu..
Bugün de su bağlantı ücretlerine yönelik, haykırışları izliyoruz!
Ancak;
Belediye Başkanı Yusuf Civelek meydanlarda birtakım bilgiler veriyor ama eksik konuşuyor.. MHP İskenderun Belediye Başkan Adayı İbrahim Gül su bağlantı ücretleri hakkında, bilboardlara bir takım bilgiler taşıyınca, Yusuf Bey köpürdü..
Dün meydanlarda konuşurken, bir ilke imza attı..
‘Bazen sessizlik en büyük cevaptır’ diyerek başladığı konuşmasında aksine ‘sessiz’ kalmayarak, yüksek sesle tepki verdi, iyi mi?
Neyse, Yusuf Bey sitem ederken, hatırlatma yapıyor..
MHP’nin Büyükşehir Adayı’nı işaret edip, İbrahim Gül’e; İskenderun’a akıllı sayacı dayatan kişiyle bugün omuz omuza siyaset yapıyorsunuz, demeye getiriyor..
Diyor ki;
“- Akıllı sayaç istemiyoruz diyordunuz. Biz gelince kaldırdık.”
Aslına bakarsanız;
Akıllı sayacı istemeyen, bu ağır külfetin halkın omuzlarına yüklenmesini tepki gösteren, ayrıca bununla ilgili hukuki mücadele veren meclis üyeleri Av. Bülent Akbay, Ercüment Kimyon ve Mustafa Özen’di.. Ayrıca, o vakit AK Parti’nin ve İbrahim Gül’ün de tepkisel çıkışlarını unutmamak gerek!
Ne olduysa ondan sonra oldu..
Akılsız sayacın kaldırılacağı yönündeki CHP’nin tavrı puan topluyordu..
Neticede bir önceki yönetim 400 lira bedelle akıllı sayaç diye, binlerce lira vatandaştan para almıştı.. Yusuf Civelek de koltuğa oturur oturmaz, daha ilk mecliste AK Parti’nin desteğiyle memleketi akılsız sayaçtan kurtardı..
Dahası;
Halktan alınan paralar tekrar vatandaşa iade edildi, eyvallah!
Sonrasında, 400 liralık akıllı sayaçların yerini 35 liralık sayaçlar aldı.
Buraya kadar herşey güzel!
Derken, birkaç yıl sonra su şebekesi değişti..
Ancak şebeke değişirken, Yusuf Civelek’in de ‘halkçı’ yönü de değişiverdi..
Akıllı sayaçlar nedeniyle toplanan 400 liraları halka iade eden Yusuf Civelek, 180 derece dönüşle yeni şebeke için halka maliyet yükledi..
Vatandaşın cebine, su bağlantı ücreti olarak 520 lira koydu. Üstelik, bir apartmanda yaşıyor olsanız bile, 3 metrelik tek bağlantı için de, ayrı ayrı 20 daireden para tahsil edilsin diye ‘taahhütname’ şartını getirdi.
Düşünsenize, Devlet size su şebekesini yenileyin diye 50 küsür milyon lira para gönderiyor. Hatta, bu parayı iki yıl sonra ödemek kaydıyla, 30 yıl vadeyle iade et diyor. Ama İskenderun Belediyesi, daha su bağlantısını yapar yapmaz, vatandaşından her ay, 520 liranın taksidini alıyor.
Olacak şey mi?
2009 seçimlerinde ‘akılsız’ dediği sayaçtan rol kapan aynı Yusuf Civelek, koltuğa oturur oturmaz neden değişti? Oysa Arıtma Tesisi’ni de Devlet yaptırdı, ama hiçbir vatandaşa maliyet yüklemedi? Bir örnek daha;
Kırıkhan ilçesinin mevcut başkanı ya da çevre illerin belediyeleri neden böyle bir maliyet çıkarmadı?
Peki bu durumda Yusuf Civelek’in, MHP’nin büyükşehir adayından ne farkı kaldı?
İskenderun halkı sürekli, yapılan hizmetlere maliyet ödemek zorunda mı?
Gelen halka yükleniyor, giden yükleniyor!
Ama Modern Evler’de, Dumlupınar’da oturan vatandaş bir karış asfalt istiyor, belediye burun kıvırıyor. Neden?
Yoksa gün gelecek asfaltı da mı halka parayla satacaksınız?
Ya da bundan böyle çöpler toplanırken, bir de üzerine aylık 300 lira maliyet koyun, olsun bitsin! Bu mudur sosyal demokratlık?
Evet, Sayın Yusuf Civelek;
Lafla peynir gemisi yürümüyor, haklısınız(!)
2009’da ‘SU’ya maliyet yükleyenlerin yaşadığı hezimet ortada..
Bugün konumuz yine ‘SU’..
30 Mart’ta ne olur, dersiniz?