Yerel seçimlere odaklandık diye, unutmuş değilim..
Uzun zamandır yazmayı düşünüyordum.
Seçim, birilerine göre ‘geçim’ mantalitesine dönüşmüş, bir takım siyasi cümlelerden nemalanma hissi var..
Gazetenin biri yazmış;
– Güya bir işadamı; Büyükşehir’de Belediye Başkan Adayı Sadullah Ergin’i, Arsuz’da ise CHP’nin adayını destekliyormuş..
Yok ya! Siyasiler, seçim boyunca tüm işadamlarını gezdiler, gönüllerinde hangi aslanın yattığını size mi soracaklar?
Hem kime ne?
Bunca işadamı varken, neden birine odaklanıyorlar?
Sanki bir menfaat hissi doğurarak, beklenti odağında işadamını yıpratma gayreti var.. Bir rahat bırakın yahu? İş dünyası biraz nefes alsın!
İnsanları etiketlemek kimin haddine düşmüş!
Kim, hangi partiyi; hangi siyasetçiyi destekliyorsa, desteklesin..
Bunu teşhir etme gayretinde olanların, yalan yanlış haberlerle işadamlarını itibarsızlaştırma girişimine ne demeli?
Böyle gazetecilik olur mu?
Bakıyorum da;
Dün övdükleri, ‘Seni çok seviyoruz’ deyip, peşinden koştukları, manşetlerinden düşürmedikleri o işadamını bir günde idam sehpasına çıkarmışlar..
Bunlara kim inanır?
Kamu vicdanı adına kalem oynatmaktan uzak bu zihniyetler, sürekli ‘ne kadar ekmek o kadar köfte’ düşüncesiyle işadamlarını, yatırımcıyı sömürmeyi amaçlamaktadır.
Kim olduklarını, ne yapmaya çalıştıklarını biliyoruz..
Haber işin ‘palavra’ yönü..
Çünkü perde arkasında başka bir şey var.
Elimdeki telefon kayıtları da bunu doğruluyor..
Gazeteci mesleğini ‘ticari’ anlayışın altında paspas eden bu anlayış, dergi ve katalog basımı karşılığında işadamından 40 bin lira ücret talep ediyor.
‘Red’ edilince de, tehdit ve şantaj mesajları yağıyor..
Ardından da, ‘haksız’ ithamlarla dolu çirkin manşetler geliyor.
Bu mudur gazetecilik!
Yeter artık! Böyle ‘asalaklar’ yüzünden, işadamları içine kapanır, yatırım yapmak için şehir dışına gider oldu.. Yazıklar olsun!
Peki o işadamı, gazetenin teklifine ‘evet’ deseydi, bugün manşet haberleri böyle mi olacaktı?
İskenderun’a yatırım yapan işadamlarını sürekli ‘baskı’ altında tutmanın mahkemece bir yaptırımı olmayacak mı?
Olacak elbette..
Zaten olay, mahkemeye intikal etmiş durumda..
Tehdit ve şantaj dolu mesajlar savcılık makamına ulaştı..
Kaldı ki, yayın durdurma yasağına rağmen, ‘çirkin’ üsluplarını sürdürüyorlar..
Kendilerini ‘YASA’dan üstün tutuyorlar..
Göreceğiz bakalım.. O burun kıvırdıkları basın kanunu yarın yüzlerine tokadı vurduğu zaman, iş işten geçmiş olacak..
Ama ‘hak’ da, yerini bulacak..
O işadamını ‘dik’ duruşundan ötürü kutluyorum.
Gözünü kırpmadan, korkusuzca, bu çirkin tuzağın üzerine gitti..
Doğru olanı yaptı..
Mahkemeler bunun için var!
Bu dava, para karşılığında tehdite maruz kalan tüm işadamlarına örnek olsun..
Lütfen şantaja boyun eğmeyin..
Sürekli ‘para’ isteyip, vermediğiniz takdirde sizleri tehdit eden her kim olursa olsun, şikayetçi olunuz..
Adliye’ye gitmekten imtina etmeyiniz..
Verin davayı avukatınıza, gereğini yapsın!
Yapsın ki, memleket bu ‘omurgasızlardan’ kurtulsun!