İskenderun Belediyesi’nde değişim rüzgarı esiyor. Mete Aslan ve Yusuf Civelek döneminde müdürlük yapan isimler tek tek değişiyor. Aslında iyi oluyor!
Çünkü, Yusuf Civelek döneminde birçok meclis üyesi, müdürlerin değişmesi yönünde görüş bildiriyordu.
İster yorgunluk deyin..
İster kulaktan kulağa dolaşan dedikoduların birikmişliği deyin..
Ama her ihtimalde de, bir takım eleştiriler, tepkiler vardı..
Bu süreçte;
Geçmiş yerel yöneticilerin yapamadığını Belediye Başkanı Seyfi Dingil yaptı.
Heyecanlı, azimli bu işi bilen ehil insanlarla yola çıkmayı ilke edinen Seyfi Başkan bu konuda otoriter davranıyor.
Başkan yardımcılığı pozisyonuna layık isimler üzerinde de titiz yaklaşan Seyfi Başkan, müdürlüklerin tamamında yeni isimler üzerinde duruyor.
Neredeyse 20 yılı aşkın Mali Hizmetler Müdürlüğü’nde görev yapan Halim Öztaş’ın ‘gönderilmeyeceği’ konuşulurken, Seyfi Başkan hiç düşünmeden gereğini yaptı.
Seyfi Başkan, Halim Öztaş’ın yerine kapanan Denizciler Belediyesi’nin Muhasebe Müdürü Yakup Fakı’yı Mali Hizmetler Müdürlüğü’nun başına getirdi.
Hayırlı olsun!
Kendini belediye başkanından bile üstün sayanlara, havasından geçilmeyenlere böylesine yaptırımlar ‘ders’ olsun!
LÜTFÜ SAVAŞ ‘AYRI’ TAKILMAYI SEVİYOR!
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, AK Partili olduğu dönemde de ayrı takılmayı seviyordu. Mesela, birlik ve beraberlik toplantıları kapsamında ilçeleri gezerken, yanında ilçe başkanı olsun istemezdi..
Çağırmazdı yani..
İskenderun’a gelir, kimseye haber vermezdi!
CHP’ye geçince, bir iki toplantı haricinde yine bildiğini okudu.
CHP MYK Üyesi Nihat Matkap’ın, partide düzenlediği değerlendirme toplantısında yoktu, Lütfü Savaş..
Kırsal kesim çalışmaları nedeniyle İskenderun’a geldiği gibi Akarca’ya geçti.
Hayırlısı diyelim..
Vardır bir bildiği!
100 İŞSİZDEN 41’İ MUTLU!
CHP, işsizlerin mutlu olup olmadıklarını sordu.
Yanıt TÜİK’ten geldi.
Okuyunca, mutlu olmalı mıyım, bilemedim!
Şimdi sıkı durun;
TÜİK, iş bulamayan 100 kişiden 41’inin mutlu, 24’ünün mutsuz, 35’inin ise ne mutlu ne mutsuz olduğunu açıkladı.
Görüyorum ki;
Evine ekmek götürecek parayı kazanamayan mutluymuş!
O halde işsiz memnunsa; işçi, memur, emekli bir hayli memnundur.
Demek ki; İskenderun’da hiçbirşey olmasa, yine mutlu olarak eve gidiyormuşuz..
Esnaf mutlu..
Çiftçi mutlu..
Hatta kahvehane köşelerinde ‘okey’ çeviren, pişti ve tavla oynayan da mutludur..
“Her işi yaparım. Yeter ki iş olsun” diyen de, fevkalade iyi hissediyor olmalı.
Üniversiteyi kazanamayan, kazanıp da iş bulamayan gençlerimiz de hayata pozitif bakıyordur..
Siftah yapmadan dükkan kapatan esnafın da keyfi yerindedir..
Nedir bu, şaka mı?
Hangi sorularla bu sonuca ulaşılmış açıkçası merak ediyorum.
Yoksa ankete katılan 100 kişiden 41’i gömü buldu da anketi yapanların haberi mi yok?! Ya da vatandaş işin dalgasında, gırgır geçiyor olmalı..
Başka birşey aklıma gelmiyor..