Günden güne büyüyen İskenderun’da trafik sorunu nasıl çözülecek, kim çözecek? Diye düşünüyorum da hep düşüncede kalıyorum..
Artan araç sayılarına paralel olarak bırakın kökten çözümü, kıpırtı bile yok!
Restoran veya sinema gibi yerlerdeki insan kuyrukları başarı olarak görülür.
Peki! şehir yollarındaki araç kuyruğu, yani trafik sıkışıklığı da bir başarı mıdır?
Tam aksine sıkıntıdır, işkencedir, isyandır..
Artık evlerde bir değil, üç araba var.
Öyle ki, İskenderun’un yolları, gündüz araç parkına dönüyor..
Sürücüler araçlarını park etmek için neredeyse hazır kıta bekliyor.
Çözüm üretilmedikçe bu böyle devam eder gider.
İnsanların artan otomobil aşkı ve bağımlılığıyla oluşan trafik sıkışıklığı büyük toplumsal sıkıntılara ve ekonomik kayıplara neden oluyor.
Bu aşk günden güne büyürken, çözüm için ortada hiçbir şey yok!
Bir önceki dönem Belediye Başkanı Yusuf Civelek, her fırsatta diline doladığı bilimsellik çözümler kapsamında trafik için de bir çalışma başlatmıştı.
Hatırlarsınız, gençler E-5 karayolu ve şehir trafiğinin yoğun olduğu yerlerde ellerindeki donelerle analiz yaparlardı..
Ne oldu? Bu çalışmanın sonucunda çözüm için eser yok!
Oldu bitti kül oldu..
Tozlu raflarda yerini aldı.
Trafik ışıkları başlı başına zaten sorun!
Sahil kordonundan başlayıp Tayfur Sökmen Bulvarı üzerinden E-5’e çıkmak isteneniz, inanın 10 dakikada varıyorsunuz.. Her yüz metrede 1,5-2 dakika ışıkta beklemek zorunda kalıyorsunuz..
Yol üzerindeki tali yollar kapatılsa ne olur? Sizce kötümü olur..
Her fırsatta gelişmişlik ve modern kentleşmeden bahsediyoruz..
Hepimiz birçok kente gidip gezmişizdir.. 50- 100 metrede trafik ışıkları gördünüz mü?
Hele birde bir araç arızalandıysa, elektrikler kesilmişse vay halimize!!
Bence acilen sürekli trafik akışı için bu durumdan kurtulmamız lazım!
En azından kalıcı çözümler olana kadar trafik sorununu minimize edecek formüller bulmalıyız.
Trafik gibi birçok sosyoekonomik yönü olan karmaşık problemlerin çözümü, kendi kendini düzenleme yeteneğine göre uzun vadeli ve kapsamlı düşünülmesini gerektiriyor.
Sadece yeni yollar ve çalışmalar yapılarak bu problem çözülemez, en doğrusu bence teşvik edici, kapsamlı önlemler alıp politikalar geliştirmektir.