Sevinçlerin paylaşıldığı, toplumda sosyal dayanışma ve barış ruhunun egemen olduğu bayramlarımızdan biri olan Kurban Bayramı’nı, huzur ve güven ortamı içerisinde, çocuklarımız, gençlerimiz ve büyüklerimizle hep beraber kutlamanın heyecanı ve mutluluğu içindeyiz.
Dargınlıkların, kırgınlıkların unutulduğu ve ferdi sevinçlerin müşterek mutluluklara dönüştüğü bu müstesna günler, daha çok kucaklaşmak ve kaynaşmak için önemli birer fırsattır. Bu anlamda bütün kırgınlıklarımızı ve dargınlıklarımızı unutarak kardeşçe kucaklaşmalı ve bayram sevincini hep beraber yaşamalıyız.
Bulunduğumuz bu güzel coğrafyada derin kültürel zenginliklerimizin ve manevi değerlerimizin kazandırdığı dayanışma ruhu bizim en büyük enerji kaynağımızdır. Bu ruh, kardeşlik ve hoşgörü duygularının yoğunluk kazandığı bu anlamlı günlerde önce gönüllerimizi bir sevinç yumağı hâline getirmeli, sonra annelerimizin ve babalarımızın gönüllerini almalıyız. Evlerimizin neşe kaynağı olan çocuklarımızı sevindirmeli, şefkat ve merhamete muhtaç öksüz ve yetimleri, yoksul ve kimsesizleri, evinde ve yatağında ziyaretçi bekleyen insanlarımızı, Vatanımızın bütünlüğünü ve bağımsızlığını korumak uğruna canlarını ve kanlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizin yakınlarını ve kahraman gazilerimizi ziyaret ederek, bayramın coşkusunu onlarla paylaşmalıyız.
Bu duygu ve düşüncelerle;
Birlik ve beraberliğimizi, kardeşlik ve dostluğumuzu en samimi şekilde hissetmemize vesile olan bu anlamlı günlerin tüm insanlığa barış, huzur, sağlık ve esenlik getirmesini temenni eder, tüm halkımızın Kurban Bayramını içten dileklerimle kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım.