Antakya Anemon Otel’de düzenlenen yemeğe Hatay Valisi Sayın Ercan Topaca’nın yanı sıra Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, 121. Jandarma Er Eğitim Alay Komutanı ve Garnizon Komutanı J. Kur. Alb. Erdem Özcan, Hatay Barosu Başkanı Av. Ekrem Dönmez, Gaziantep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı, Osmaniye Barosu Başkanı Av. Dilem Aksoy, İl Jandarma Komutanı J.Kd.Alb. Turgay Aras ve çok sayıda baro mensubu avukat katıldı.
Hatay Valisi Sayın Ercan Topaca yaptığı konuşmada ülkemizin çok zor şartlardan geçtiği, müttefik bildiğimiz birçok ülke tarafından altının oyulmaya çalışıldığı böyle bir dönemde Türkiye Barolar Birliği’nin duruşunun her türlü takdirin üstünde olduğunu belirterek, ‘’Avukatlarımızın Türkiye genelinde beraberlik mesajı vermesi toplumda çok ciddi bir sinerji yaratacaktır. Birlik ve beraberliğimizi koruma ve devam ettirme konusunda millet olarak gerektiğinde her türlü fedakârlığı yapmışız ve gelecekte de aynı duruşu sergileyeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Devletimizin altını oymaya çalışma gayretlerini her gün bir şekilde görüyor ve yaşıyoruz. Ancak milletimizin bu son sıkıntılı dönemlerindeki dayanışması, devletimize olan bağlılığı, kendi geleceğini Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğinde görmesi ve kendi geleceklerini onunla birleştirmesi bu engelleri aşmamızda çok fayda sağlayacaktır.’’ dedi.
Bir vali ya da bir şahıs olarak kendi geleceğini Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğine endekslediğini ifade eden Sayın Topaca, ‘’Bu devlet varsa ben de varım. Bu devlet hastalanacaksa ben de hastalanacağım. Bu devletin ve milletin refahı artacaksa benimki de artacak. Böyle düşünmek suretiyle bu ülke çatısı altında yaşayan herkesin yapabileceği bir şeyler vardır. Söyleyeceğiniz bir söz, yapacağınız dostça bir gülümseme, uzatacağınız bir el avukat olarak yaptığınız işlerde adaletin tecelli etmesine yapacağınız katkı bu birlikteliği, bu gücü, bu devletin birliğini ve beraberliğini sağlamaya önemli katkılar yapacaktır. Türkiye’nin geleceği hepimizin elindedir. Bu sadece bir grubun bir topluluğun ya da bir siyasi partinin yükümlülüğü altında değildir. İktidarıyla, muhalefetiyle, sivil toplum örgütleriyle hep birlikte karşılıklı saygı ve sevgi içerisinde yapabileceğimiz bir şeydir. Dolayısıyla ülkemizin geleceğini inşa etmek de hepimize düşen bir husustur. Bizler üzerine düşen görevi yerine getirmeye her zaman hazırız.’’ şeklinde konuştu.
Hatay Barosu’nun 72. Kuruluş Yıl Dönümü vesilesiyle onur konuğu olarak davet edilen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ise bugünün güzel bir gün olduğunu belirterek, ‘’Bugün burada birbirimizle dayanışabilmenin ve böylece zorluklara karşı direnebilmenin mutluluğunu yaşayacağız. Gülmek, mutlu olmak, dayanışmak vicdan azabı gerektirmez. Aksine kucaklaşacağımız bir dostumuz yoksa asıl o zaman vicdanımızı sorgulamalıyız. Zor günlerden geçiyoruz. Belki de hiç bu kadar zor bir gündemde ve dış güçlerin el ele verdiği bir ortamda kalmamıştık. Bunu çözmek de bizlerin işidir. Bugün çözemediğimiz her bir sorunu evlatlarımızın çekeceğini bilirsek sanırım varımızı yoğumuzu çözüme ve ortak akla yatırırız.’’ dedi.
Bu dönemin akıllı ve kararlı olma zamanı olduğuna değinen Feyzioğlu, ‘’Biz hukukçuların çok iyi bildiği bir husus vardır. Adalet mülkün temelidir, mülk demek ülke demektir, mülk demek devlet demektir ve adalet mülkün temeli olduğuna göre bu devletin bu ülkenin yıkılmaması için tüm Türkiye’yi adalet paydasında, çoğulcu-katılımcı demokrasi paydasında, insan hakları temel hak ve özgürlükler paydasında, eşit yurttaşlık paydasında buluşturmamız gerekir.’’ dedi.
Türkiye’nin çıkış yolunun Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinde olduğunu ifade eden Feyzioğlu, ‘’Siyasi iktidarıyla, siyasi muhalefetiyle ve en önemlisi toplumsal birer yapıştırıcı olan sivil toplum örgütleriyle, sendikalarıyla ortak aklı varımızı yoğumuza katarak kucaklamak zorundayız. Hepimizin görevi; Türkiye’yi alevi, sunni, Kürt, Türk, şu partici, bu partici diye giderek derinleşmiş fay hatlarına bölenlere karşı biz yüzde on değiliz, biz yüzde yirmi beş değiliz, biz yüzde kırk dokuz değiliz, biz yüzde yüzüz diyebilmektir. Ben huzurlarınızda bir kez daha Türkiye’yi bu ateş çemberinden çıkarmakta biz avukatların, barolar ve barolar birliğinin hangi katkısı olacaksa, insan hakları temelinde, demokrasi ve hukukun üstünlüğü temelinde hangi yapıcı etkisi olacaksa, bunun içine gerektiği anda can vermek de dahildir hepsini yapmaya gönülden hazır olduğumuzu ilan ediyorum. Dilerim uzattığımız bu el sımsıkı kavranır. Ben hepimizin birbirine bu eli uzatmak, birer adım birbirimize yaklaşıp geçmişten geliyoruz, birlikte acı çektik ve geleceği birlikte inşa etmek istiyoruz demek istediğinizi biliyorum. Biz her geçen gün daha fazla millet olalım. Bu işin çıkışı Türkiye Cumhuriyeti’nin Türk milletiyle bölünmez bütünlüğüne ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ilkelerine canımız pahasına sahip çıkmaktır. Biz buna varız.’’ şeklinde konuştu.
Hatay Barosu’nun hukuk üstünlüğü mücadelesinde 72. onur yılını geride bıraktığını ifade eden Hatay Barosu Başkanı Av. Ekrem Dönmez ise yaptığı konuşmada baro ve avukatların toplumun bel kemiği olduğuna dikkat çekerek, avukatların toplumun aynası olduğunu, toplumdan aldıkları bütün iz düşümü halka yansıttıklarını ve bunu yaparken de halkın içinden asla çıkmadıklarını ifade etti.