Saadet Partisi Hatay İl Başkanı Mustafa EĞE, son günlerde artan terör olaylarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, daha önce yaptıkları uyarıların dikkate alınmadığını söyledi Mustafa EĞE, “Uyarılara, ‘Siz anaların ağlamasını mı istiyorsunuz’ diye karşılık veriyorlardı. O gün bu uyarılara böyle cevap verenler, şimdi analar ağlamasın diye diye, anaların anasını ağlattılar” diye eleştirdi…
İHANET, HAİN, SATILMIŞ…
Saadet Partisi Hatay İl Başkanı Mustafa EĞE, milletin her türlü sorunun üstesinden gelebileceğini de ifade ederek, üslup uyarısını yineledi. Mustafa EĞE, “Her türlü sorunun üstesinden gelebiliriz. Her problemin çözüm yollarını bulabiliriz. Ancak insanlarımız arasına ekilen kin ve nefret tohumlarının sonuçlarını nasıl bertaraf edebileceğiz, kanaatimizce temel sorunumuz budur. Birbirini dinlemeyen, bırakın sevmeyi, saygı duymayı tahammül etmeyi bile beceremeyen bir toplum sıkıntılarından kurtulabilir mi? Nereye gidiyoruz? Hain, satılmış, ihanet gibi kavramların bu kadar uluorta kullanıldığı bir siyasi dil, toplumda barışı nasıl sağlayacak? Adaleti nasıl tesis edecek? Huzuru nasıl gerçekleştirecek? Siyasi dil bu kadar ayağa düşer ve düşürülürse toplum kendi içinde birbiriyle nasıl iletişim kurabilir” çağrısında bulundu.
KAPALI KAPILAR ARDINDAN GİZLİ PLANLAR
Ortadoğu’nun yüzyıl önce de dizayn edildiğini aktaran Mustafa EĞE, “İçinde bulunduğumuz günler, bölgemizin yeniden dizaynedilmesi için gizli, açık planların yapıldığı günlerdir. 1.Dünya Savaşı devam ederken, Mayıs 1916’da Osmanlı topraklarını Sykes Picot gizli anlaşmasıyla İngiliz ve Fransızlar kendi aralarında paylaşmışlardı. Bugün de Irak fiili olarak 3’e bölündü. Suriye’de iç savaş devam ediyor. Yemen ve Libya’daki istikrarsızlık tüm bölgeye sirayet etmiş durumda. Mısır’daki darbe sürecinden kaynaklanan belirsizlikler hala cevabını bekliyor. Bütün bu manzara bölgemizde aynı 100 yıl önce olduğu gibi bugün de kapalı kapılar ardında gizli planların yapıldığını göstermiyor mu?” diye sordu.
BÖLGENİN İSTİKRARSIZLIĞINDA TÜRKİYE DE PAY SAHİBİ
Mustafa EĞE, bölgede yaşanan istikrarsızlığın her geçen gün arttığına da değinerek, Türkiye’nin de bunda pay sahibi olduğunu söyledi. Mustafa EĞE, “Çevremiz böylesine istikrarsızlaştırılınca, bunu olumsuz sonuçlarını biz de doğrudan hissetmeye başladık. Bugün 4 milyona yakın Suriyeli kardeşimiz, ülkemizde yaşamak zorunda kaldıysa, bu sürecin psikolojik ve sosyolojik etkileri zaman içinde daha da etkili olacak demektir. Sultanahmet’te, Ankara’da, Reyhanlı’da, Diyarbakır’da, Suruç’ta patlatılan bombaların, Irak’ta, Suriye’de yaşananlardan bağımsız düşünülemeyeceği açıktır. Türkiye maalesef attığı yanlış adımlarla ve dış politikada vizyonsuz hareket etmesiyle bölgemizin istikrarsızlığında önemli pay sahibi olmuştur” diye konuştu.
UYARILARA, ‘SİZ ANALARIN AĞLAMASINI MI İSTİYORSUNUZ’ KARŞILIĞINI VERİYORLARDI
Sokağa çıkma yasakları ve terör operasyonları konusunda da değerlendirmeler yapan Mustafa EĞE, “Diğer taraftan ülkemizin bir bölümünde, haftalardır devam eden sokağa çıkma yasakları ile olağanüstü bir dönem yaşıyoruz. Açılım Süreci’nde yapılan yanlışların, Çözüm Süreci’nde atılan yanlış adımların acı sonuçlarını bugün çok daha net görebiliyoruz. Her gün gelen şehit haberleri canımızı acıtıyor yüreğimizi dağlıyor. Şehirlere silahların yığıldığını, PKK terör örgütünün dağ kadrosunu gençleştirerek, daha da sayıca artış sağladığını dile getirilen açıklamalar iktidar kanadı tarafından hiç dikkate alınmadı. Hatta bu uyarılar ‘Ne yani siz anaların ağlamasını mı istiyorsunuz?’ gibi yorumlarla karşı karşıya bırakıldılar. O gün bu uyarılara böyle cevap verenler, şimdi analar ağlamasın diye diye anaların anasını ağlattılar. IŞİD’le mücadele adı altında PKK’nın Suriye kolu olan PYD’ye verilen ABD desteği bugün doğrudan halk hareketi adı altında güvenlik güçlerimizi şehit ediyor, sivil kayıplarımıza sebep oluyor” şeklinde eleştirdi.
GÜVENLİK GÜÇLERİNE ALGI TUZAĞI
Terör operasyonları ile yaşanan süreçte ortaya bir algı oyunu da konduğunu aktaran Mustafa EĞE, “Oyuna bakınız ki, bir tarafta Doğu ve Güneydoğu’muzdaki insanımızın devlete olan aidiyet duygusu zayıflatılmak isteniyor, diğer taraftan güvenlik güçlerimizin PKK terör örgütü ve uzantılarının yönelik değil de, sanki halka karşı bir operasyon yürüttüğü algısı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu büyük bir tuzaktır ve bu tuzağa düşmeden yola devam edebilmeyi başarmalıyız” açıklamasını yaptı.
HÜKÜMETE, ACİL ONARIM PROGRAMI ÖNERİSİ
Mustafa EĞE, “Gelinen nokta kaygı verici ve hatta 77 milyon insanımızın bir beraber yaşama bilinci ve duygusu büyük yara alıyor” diyerek, şu ifadeleri kullandı: “Milli birliğimizin, bütünlüğümüzün muhafazası zorlaşıyor. Böyle bir durumda hükümetin bir an evvel toplumun farklı kesimlerini de dahil ederek Türkiye için acil eylem ve onarım programını hayata geçirmesi gerekiyor. Böyle bir çağrı ilk etapta herkesin makul olarak kabul edeceği bir çağrıdır. Ancak varlığını kutuplaşmadan, ayrıştırmadan elde ettiği kazanımlara borçlu olanlar bu çağrıyı ne kadar dikkate alır, bu çağrı onlar için ne anlam ifade edebilir onu da kestiremiyoruz”
TÜRKİYE ÇÖZÜMÜ BRÜKSEL’DE, WASHİNGTON’DA ARAMAMALI
Türkiye’nin kendi sorunlarını çözebilecek güçte olduğunu da ifade eden Mustafa EĞE son olarak şu çağrıyı yaptı: “Ayrımcılık, bölücülük yapmadan, sorunlarımızın çözümünü, Brüksel’de, Washington’da, Londra’da hatta Tel-Aviv’de aramadan kendi içimizde bulmak zorundayız. Etnik ve mezhepsel farklılıkların hiçbir şekilde kaşınmasına fırsat vermeden, şefkatle ve sabırla toplumun her kesimine dokunan bir çağrıya ihtiyaç var. Akıl bir şeyin sonunu düşünmektir. Türkiye’nin gerçekten yeni bir başlangıca, yeni bir söze, yeni bir sayfaya ihtiyacı vardır.”