İdareciler Toplumun Aynasıdır

Toplum; kim ki mülayim, dürüst, kendi halinde, efendi, nazik ve bir o kadar da sade bir hayat yaşıyorsa, ona saf, pısırık gözüyle bakmayı kendine adet haline getirmiş durumda.

Bu saflığı; aynı zamanda iş bitiremez ve beceriksizlikle taçlandırıp çokta kabul görmeyen insan modeli olarak yaftalamayı uygun görüyor.

Affınıza sığınarak, kaba tabirle; fırıldaklığı, şeytanlığı, edep dışılığı kendine yaşam tarzı olarak benimsemiş insanları da el üstünde tutarak adamın hası gözüyle görmektedir.

Gerçekte bu ölçüler böylemi yorumlanmalı?

Elbette değil.

Lakin yaşadığımız ülkede ne yazık ki bu değerler bu kıvamda kabul görür vaziyette.

Tespitlere siyaset tarafından bakıp yorumlamaya çalışalım:

Daha önceki yıllarda siyaset arenasında, felsefeler yarışır, söylemler ve siyaset anlayışları dile getirilirdi.

Hakaret, küfür yoktu.

Siyasiler bir masa etrafında toplanır, açık oturum yaparak onları izleyen toplumun gözüne girecek müspetliği sergilerlerdi.

Nezakette yarışır, medeni ölçülerde tartışırlar ve kararı kamuoyuna bırakırlardı.

Olması gereken de, buydu öyle değil mi?

Ya şimdi, durum böylemi?

Ne kadar hakaret, ne kadar küfür, ne kadar çarpık anlayış o kadar kabul görme zihniyeti, o kadar pirim.

Eskiden en ufak bir argo sözde bile “hop beyler aile var” denirdi.

Ya şimdi, ne aile, ne çocuk, ne kimse tınlanmıyor bile.

Eee..

Hal böyle olursa, halk arasında da “imam cemaat” misali kaçınılmaz oluyor maalesef.

Değerli okurlar;

Söyleyene değil söyletene bakmakta fayda var.

İğneyi kendimize,çuvaldızını başkasına batırmanın tam zamanı.

Ne oldu o seviyeli toplum yapısına?

Ne oldu o delikanlılık anlayışına?

Nezaket yanlısı zihniyet zehirlendi mi?

Hakkın rahmetine mi kavuştu?

Seviyenin kaybolduğu yerde, seviyesizliğin her türünün yaşanması kaçınılmaz oluyor maalesef.

Üslup seviyesizliği yetmiyormuşçasına birde mide bulandıracak türden istismar, taciz ve tecavüzlerle çalkalanıyoruz.

Yazılı ve görsel basında her gün iğrençlik boyutlarını aşmış sapıklıkları okuyor veya izliyoruz.

Çocuklarımızın üzerinde bıraktığı etkileri, yarattığı travmaları düşünen var mı acaba?

Bu durum, kimseleri ilgilendiriyor mu?

Ses ver Türkiye’m…

Muhalefet liderinin söylediği bir söz, kıyamete alamet oluyor ama çocukların uğradığı zulme ve reva görülenlere, kulaklar sağırlaşıyor, gözler köreliyor.

Uzun lafın kısası:

Maya ne ise, yoğurtta o olacaktır.

Bilmem anlatabildim mi?

hopp

Zeki Şanlı
1967 İskenderun doğumlu.Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi İstatistik Bölümü mezunu.