Darbe girişimi diğer bir ifade ile kalkışma bir ülkenin yaşayabileceği en hazin durumların başında gelir.
Darbe, darp yoluyla mevcudu devirmektir.
Bu darp; sınır tanımayan ,merhameti olmayan ve aklın arka planda tutulduğu kinin ve intikamın ön plana alındığı aşağılık bir anlayıştır.
Ülkeme bu anlayışı tattıranlar ve acıların yaşanmasına sebep olanlar, yaşarken cehennem ateşinde yanarlar umarım..
Bu vesileyle şehit düşen tüm vatan evlatlarına Rahmet,Milletimize ve Ailelerine sabırlar diliyor,yaralılarımıza da Allah’tan acil şifalar temenni ediyorum..
Kırk yıl öncesinde devletin tüm kritik noktalarına,Silahlı Kuvvetlere sızan kin tohumları ve onlara göz yuman, görmezden gelen siyasiler, Allah katında ve mahkemeler nezdinde cezalarını bulurlar umarım.
Cumhuriyetle hesaplaşma anlayışı ile hareket eden aşağılık insanlara, bu Cumhuriyetin onlara kazandırdıkları ve yedikleri her lokma için bu Cumhuriyetin onurlu bir ferdi olarak onlara hakkımı helal etmiyor, “HARAM” olsun diyorum.
Onlarla el ele , kol kola yürüyen gözünü oy hırsı bürüyen tüm siyasilerin halkın vicdanında mahkum olmalarını ve bu vebalin altında kalmalarını temenni ediyorum.
Hangi aşamada sorumluluk varsa ,hesap vermesi gerekenler o ölçüde hesap vermelidirler.
Koca bir ülkeyi yönetiyorsanız, bizleri kandırdılar, saflığımızdan faydalandılar demeye hakkınız olamaz..
Halkın teveccühü ile gelen; üç beş paçavranın baskısıyla gitmemeli.
Demokrasi denilen yaşam kültüründen her ne sebepten olursa olsun asla vazgeçilmemelidir.
Demokrasi demokrasi diye yırtınmaların boşuna olmadığı, yaşanan bu musibetten gerekli çıkarımları herkesin çok iyi yapmasında fayda vardır.
Kalıbımıza göre dikilmiş elbisenin hiç bir yerinin değiştirilmesine gerek olmadığı gibi kişilerin de ihtiraslarına ve taleplerine heba edilemez.
Olsa olsa elbisenin yıkanıp temizlenmesi ve tekrar ütülenmesi yeterli tedbir olacaktır.
Zafiyetten beslenen tüm asalaklara ve onlardan nemalanacağını düşünen tüm siyasilere tarihi bir ders olsun.
Ülkemin ayrışmaya ,bölünmeye ve ötekileşmeye değil her zamankinden daha fazla birbirine sarılmaya ve birbirini kabullenmeye ihtiyacı vardır.
Milletin önceliği vardır, şahısların veya zümrelerin değil.
Bu yüzden Büyük önder şöyle buyurmuştur.
“Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir”
Kalın sağlıcakla…