Arkadaşlar,dostlar,vatandaşlar sizlere sesleniyorum..
Beyin tutulması mı yaşıyorsunuz,uzayda mı yaşıyorsunuz, farklı alemlerde misiniz?
Karşı karşıya olduğumuz tehlikelerin farkında değil misiniz?
Ülkemiz Sırat köprüsünden geçiyor.
Her an felaketi, her an yıkımı yaşayabiliriz.
Yaşıyoruz da aslında.
Orta doğuda fırtına var.
Fırtına içerisinde sessizliği yaşıyoruz.
Bu sessizlik hiçte hayra alamet değil.
Ürkütücü olmakla beraber,olağanüstü korkutucu.
Resmen bataklığa saplanmışız, kimin umurunda.
Oradan kahramanlık devşirme beklentisi ile avunuyoruz.
Alakamız olmadığı halde başımıza iş açtık,çık çıkabilirsen…
*****
Kendi sınırlarımızda da durum çok vahim.
Her gün ölüm, her gün yaralılar, her gün kan..
Sönen ocaklar , Al bayrağa sarılı tabutlar.
Ağlayan analar,babalar,bacılar, eşler, çocuklar.
Hiç mi ırgalamıyor bu durumlar.
Hiç mi yüreğinizi sızlatmıyor bu acı manzaralar.
Magazinsel yaşama devam değil mi?
Nasıl eğlenebiliyorsunuz?
Nasıl kahkahalar atabiliyorsunuz?
Nasıl hiç bir şey olmuyormuş ve her şey güllük gülistanlıkmış gibi davranabiliyorsunuz?
Nasıl…?
*****
Ülkemde Ahlak çökmüş.
Namus kavramı evrilmiş.
Vıcık vıcık iğrençliklerin tavan yaptığı haberler.
Bedenler pazarlanıyor,sokaklarda caddelerde.
Hem de ülkemin her köşesinden.
Hem de kesintisiz ve mide bulandırıcı ölçüde.
İşsizlik tavan yapmış,ekonomi uçurumun dibinde.
Esnaf kan ağlıyor,sanayici bıçak sırtında,çiftçi desen perişan..
Tefeciler ve satıcılar türemiş, vampir gibi kan emiyor.
Rezaletler,kepazelikler binlerce…
*****
Bu kadar badireli; bu kadar vahim bir süreçten geçerken;
Ekabir takımının konuştuğu konuya bakın.
“BAŞKANLIK”.
Başkanlıkta başkanlık.
Başkanlık olunca terör mü bitecek?
Başkanlık olunca işsizlik mi bitecek?
Başkanlık olunca ahlak mı düzelecek?
Başkanlık olunca cebimiz mi dolacak?
Başkanlık olunca dünyaya rol model mi olacağız?
Başkanlık olunca orta doğuya sulh mu gelecek?
Şimdiki parlamenter düzenden ve onun getirdiklerinden daha mı evla olacak?
Olmayacaksa bu gürültü niye?
Üstelik her şey berbat vaziyette iken.
Toplumsal önceliklerimizi ve beklentilerimizi ne zaman gündemimize alacağız?
Ne zaman ayaklarımız yere basacak?
Ne zaman?
Sizlere, hepinize soruyorum.
Hey! Oradakiler….