İlahi güce inanmak varken, beşeri güce tapmayı alışkanlık edinen bir toplum iflah olamaz.
Beşer gücünün etrafında, el etek durarak nemalanmaya çalışmak ve hayat doğrusunu bu düzlemde görmek, onursuzlukla eş değerdir.
Yanlış mıyım, ne dersiniz?
Mevcut toplumsal görünümün bu tespitlerle alakası var mı?
Var elbet.
Hemde dibine kadar var.
Her katmanda, her platformda bunlara rastlamak çok sıradan ve çok aşina.
Şöyle bir bakın etrafınıza, olup bitenleri gözlemleyin lütfen.
Önemli noktalarda bulunanlardan tutun da , hasbelkader sorumluluk verilmiş insanlara kadar genel eğilimlerini ve tutumlarını gözden bir geçirin.
Ne görüyorsunuz merak ediyorum doğrusu?
O; en tepedekilerin oynadıkları çıkar içerikli iğrenç oyun anlayışlarının minileri altlarda da oynanıyor değil mi?
Sorumlulukları ölçüsünde yukarılardan destek alarak istedikleri gibi at koşturuyorlar..
Etik kurallar,liyakat, düzgünlük,bilgi,beceri hak getire.
Varsa yoksa (mazur görün ifademi) yalakalık..
Yani kime bağlıysan ona “biat et rahat et” durumu..
Sizler anladınız biliyorum..
Kokuşmuş ve sakat olan bu anlayış, toplum nezdinde gayet uygun görülen bir hal almış ne yazık ki.
Dediğim gibi ;biat et rahat et.
Hangi konum ve kategoride olunursa olunsun hiç fark etmez yeter ki biat et.
Tüm işlerin; tere yağından kıl çeker gibi rast gitsin.
Spor,Sanat,Eğitim,İş dünyası ve diğerlerinde de durum hep bu ölçülerde maalesef.
Hayatta tutunmak ve sağlam yer edinmek isteyenlere çizilen mutlak yol bu işte.
İster kabul edin ister etmeyin.
Amiyane tabirle “Yerse” deniyor.
Kişilerden medet umar ve onların çizdiği istikametten başka istikamet tanımaz olduk.
Kendimizi ipotek ettirdik.
Değerlerimiz yer ile yeksan olmuş, kimin umurunda.
İnançların özünden kopmuşluk ,savrulmuşluk kimi ne ölçüde ırgalıyor?
Haksızlık edip hiç kimseyi ırgalamıyor diyemem tabi ki.
Lakin istisnalar kaideleri bozmuyor, hepinizin malumu.
Herkesin inancı ,dünya görüşü ve hayata bakışı elbette farklı olabilir.
Çeşitlilik arz edebilir, etmeli de zaten.
Anlatmaya çalıştığım ve rahatsızlığını derinlerde duyduğum en önemli durum nedir biliyor musunuz sevgili dostlar?
Biz inancımızı ve değerlerimizi yitirmeye başladık.
İlahi gücün sadece söylemlerde kaldığını ve istismar maksatlı kullanıldığını gözlemlemekteyim.
Beşer gücünün tüm güçlerin üstünde algılandığı ve kabul edildiği bir toplumsal yapıya geldik, yada getirildik.
Biz bu muyuz ?
Soruyorum, biz bu muyuz.?
Toplumun tüm yükünü çeken her katmandan insanlara sormak isterim .
Öğretmenler,Öğrenciler,İdareciler,Sanayiciler,Tüccarlar,İş verenler,İşçiler,Çiftçiler,Memurlar,Köylüler,Esnaflar,Çocuklar,Büyükler,Beyler,Hanımlar hepinize ama hepinize sormak isterim lütfen ses verin biz bu muyuz?
Bu mu olmalıyız?
Ses verin ,duymak istiyorum…
Mutlu ve onurlu yarınlar diliyorum..
Hoşça kalın..